“Tek adam Erdoğan” diyenler tek adayla seçime giriyor
CHP'nin kendi adayını belirlemek için “ön seçime” başvurması parti yönetiminin bileceği iştir.
Fakat Genel Başkan Özgür Özel; “İki forvetim var” diyerek cumhurbaşkanı aday adaylığı yarışında İmamoğlu ve Yavaş vurgusu yapıyordu.
Yavaş bu yarıştan adeta çeke çeke zorla kopartıldı.
Bu saatten sonra CHP'de Mansur Yavaş'ın adaylığı söz konusu değil!
Ankara kulislerinde onun 100 bin imzayla yahut başka parti/partiler çatısı altında aday olacağı konuşuluyor.
Özgür Özel ise “genel başkan” olmaktan ziyade “arabulucu” pozisyonuna evrildi. Belkihep öyleydi.
Aslında Özel çok iyi başlamıştı.
“Normalleşme” diyerek toplumda hareketlenme oluşturup takdir kazanmıştı. Onu tebrik edenlerden biriyim. Lakin bugünkü noktada süreci yönetemedi, sürdürülebilir başarı grafiği ortaya koyamadı.
Partiye genel başkan olursunuz ama “damga ve mühür” vuramadıktan sonra neyleyim!
Ve geldik “tek adamlık” mevzusuna...
“Hani Erdoğan tek adamdı, sizin gerçekçi zeminde kaç adayınız var?” diye CHP yönetimine sormak elzemdir.
Esas adaylardan birini (Mansur Bey’i) saf dışı bıraktınız.
Erdoğan bu güne kadar hiç kimseyi egale etmedi, engellemedi.
Hatta 2007’de Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturabilecekken bu hakkından feragat ederek, “Adayımız Abdullah Gül’dür” açıklaması yapmıştı.
2014’te partinin başına ve Başbakanlık makamına Ahmet Davutoğlu’nu getirmişti.
Ama onlardan “ahde vefa” göremedi.
Recep Tayyip Erdoğan ahde vefanın vücut bulmuş halidir. Keşke rakipleri ve dostları (onun kadar olmasa bile) bir miktar vefalı olabilseydi.
Neyse...
Erdoğan'a yıllarca “tek adam” dediniz.
Şimdi “tek adayla” ön seçime gidiyorsunuz ve buna “demokrasi havası”diyorsunuz.
“Havası” var, ama “demokrasi” yok!
22 yıldırtoz pembe hayaller kurdunuz, lakin seçim sonrası pembesi gidip elinizde tozu kaldı.
“MEHMET ŞİMŞEK VE EKONOMİ”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek göreve geldiği günden bu yana “dik ve sözüne sâdık” istikamette ilerliyor.
Gerçekçi hareket ediyor, popülist davranmıyor.
Kimseden övgü beklemiyor.
Bu hafta çok konuştuğumuz TÜSİAD yönetimi bile; “2024 yılında ekonomi yönetiminin uyguladığı program olumlu sonuçlar vermeye başladı” dedi.
Zaten benim TÜSİAD’a kızdığım nokta burada başlıyor.
“Sanayici ve işadamları” olarak esas meseleniz olan “ekonomi yönetiminin” gayet sağlam olduğunu görmenize rağmen adeta siyasete ayar vermeye çalışıyorsunuz.
Mehmet Şimşek sokakta nasıl karşılanıyor?
İnsanlar onun çok çalışkan ve vatansever olduğunun farkındalar.
Anadolu’nun bağrından çıktığınıbiliyorlar.
Emekli maaşları ve asgari ücret düşük; ancak bunun yine Mehmet Şimşek ve ekibi tarafından düzeltileceği düşünülüyor.
Kaldı ki asgari ücreti devlet değil, özel sektör ödüyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bakan Şimşek arasındaki uyumun da toplum farkında ve bu uyumlu düzen kamuoyu tarafından memnuniyetle karşılanıyor.
İşin hülâsası milletimiz “gerçekçi olanı” sever. Acı veya tatlı fark etmez, yeter ki hakikat olsun. Mehmet Şimşek’in doğru sözlü oluşu halkın sevgisini kazanmasında en büyük etkenlerden biri oldu.
SON SÖZ: Ak Parti Kongresi’nde genel başkan yardımcıları noktasında çok köklü değişiklikler geliyor. Zaten 81 İl Başkanı’nın %75’i değişmişti. Ak Parti ve Erdoğan’ın sırrı işte tam olarak budur. “Değişim” çok büyük oluyor, lakin öyle gürültülü ve kavgalı olmuyor.