THY çevreci yakıtla ilk kez Paris'e uçtu
Sürdürülebilir kaynaklardan elde edilen çevreci yakıtlı uçaklarını kullanmaya başlayan Türk Hava Yolları (THY)'nin bu yakıtla ilk uçuşu TK-1823 sefer sayılı Paris seferi oldu.
Havacılık endüstrisinin iklim değişikliğine olan etkisinin farkında olan ve bu etkiyi azaltmak için projeler geliştiren THY, uçaklarında çevreci yakıt ile ilk uçuşunu gerçekleştirdi. İlk uçuş öncesi İstanbul Havalimanı'nda düzenlenen törene İstanbul Havalimanı Mülki İdare Amiri Vali Mehmet İlker Haktankaçmaz, THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat, THY Genel Müdürü Bilal Ekşi, Turkish Fuel Services (TFS) CEO'su Hüseyin Aslan, İstanbul Havalimanı İşletmecisi İGA yetkilileri ve diğer ilgililer katıldı. İlk kez Paris uçuşunda kullanılan çevreci yakıt ile havacılık yakıtı aynı miktardaki geleneksel kerosen yakıta kıyasla yüzde 87’ye varan oranda sera gazı emisyon azaltımı sağlayacak. Turkish Fuel Services (TFS) Akaryakıt Hizmetleri CEO’su Hüseyin Aslanoğlu sürdürülebilir havacılık yakıtlarının ikmalini Türkiye’de ilk kez yapmaktan gurur duyduklarını ifade ederek Türk havacılığı açısından biyojet kullanımı kadar üretiminin de stratejik önem arz ettiğini söyledi
"Nesli tükenmekte olan canlıların yaşamasına imkan tanıyacağız"
Törende bir konuşma yapan Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat, "Paris’e doğru uçuşa geçecek olan TK-1823 sefer sayılı uçağımız misafirlerini konforla ve güvenle taşırken kanatlarını da doğamız ve dünyamızın geleceği için açacak. Türk Hava Yolları tarihinde ilk kez bir uçağımız çevreci yakıt kullanarak gökyüzüyle buluşacak. Toplumsal refah, sosyal katkı ve çevresel duyarlılık odağında gerçekleştirdiğimiz çalışmalarımızın önemli bir adımı olan bu uçuşumuz ve devamında gerçekleştireceğimiz diğer çevreci uçuşlarımız ile sera gazı emisyonlarımızı ve misafirlerimizin karbon ayak izini önemli ölçüde azaltmayı hedefliyoruz. Toplam sera gazı emisyonlarımızın yüzde 99,8’ini oluşturan yakıtlarda verimliliği artırarak belki de nesli tükenme tehlikesi altında olan bir canlının gelecek nesillerimiz ile yaşamasına imkân tanımış olacağız” dedi.
Son uçaklarımız yeni nesil yakıt teknolojisine sahip
Türk Hava Yolları ailesinin çevreyi korumaya yönelik ilk çalışması olmadığının altını çizen Bolat, "2023 yılına kadar filomuza katılacak yeni nesil ve çevre dostu uçaklar, karbon emisyonu ve gürültü seviyesi azaltma hedefimize ulaşmamıza katkı sağlayacak. 2008 yılından bu yana, karbon ayak izimizi azaltmak için 100’den fazla operasyonel optimizasyon projesi başlattık ve başarıyla uyguladık. Yeni optimize uçuş planlama sistemini devreye sokulması, rotaların ve uçak hızının optimize edilmesi, uçak ağırlıklarının azaltılması ile winglet ve sharklet gibi uçak modifikasyon uygulamaları bu projelerimizden bir kısmını oluşturuyor. Tüm bu çalışmalarımız neticesinde, sadece 2021 yılının dördüncü çeyreğinde 10.060 ton yakıt tasarrufu sağlayarak 31 bin 690 ton karbon emisyonunun atmosfere salınımını engellemiş olduk" diye konuştu.
Hedeflerini çevreci yakıtı kullanmanın ötesinde üretmek olduğun ifade eden Prof. Dr. Ahmet Bolat, "Boğaziçi Üniversitesi ile TUBİTAK tarafından desteklenen, “Mikroalg Tabanlı Sürdürülebilir Biyo-Jet Yakıtı Projesini (MİKRO-JET) yürütüyoruz. Proje kapsamında, sürdürülebilir kaynaklardan 2022 yılında elde edilecek bu biyoyakıtı, Turkish Technic tarafından yapılacak motor testleri akabinde uçuşlarımızda kullanacağız. Bu projede elde edilecek biyoyakıt ile Ortaklığımız, IATA tarafından kabul gören en temiz biyoyakıt türünü kullanan ender global firmalardan biri olacak. Bu projede elde edilecek biyojet yakıtın üretileceği rafineri, tam kapasite çalışmaya başladığında Türkiye ve Avrupa'nın ilk karbon-negatif entegre biyo rafinerisi olacak. Operasyonlarımızı optimize ederek, yeni teknolojilere yatırım yaparak ve altyapımızı geliştirerek yakıt tasarrufu noktasında önemli çalışmaları hayata geçirmeye, dünyamızın eşsiz güzelliklerini korumak için çaba harcamaya devam edeceğiz” dedi.
Başlangıç aşamasında haftada bir kez kullanılacak
Yakıtın uçaklara yüklenme süreci Türk Hava Yolları iştiraki olan TFS (Turkish Fuel Services) Akaryakıt Anonim şirketi tarafından gerçekleştiriliyor. Neste firmasından tedarik edilen çevreci ürün TFS’nin yakıt çiftliğinde depolanarak geleneksel jet yakıtı ile harmanlanıyor ve sonrasında uçaklara ikmal ediliyor. Bayrak taşıyıcının bir sonraki hedefi ise uçaklarda çevreci yakıt kullanmaktan çok daha fazlasını kapsıyor. Küresel marka Boğaziçi Üniversitesi ile TUBİTAK tarafından desteklenen, “Mikroalg Tabanlı Sürdürülebilir Biyo-Jet Yakıtı Projesini (MİKRO-JET) yürütüyor. Proje tamamlandığında Türkiye ve Avrupa'nın ilk karbon-negatif entegre biyo rafinerisi hayata geçecek. Yüksek enerji içeriğine sahip çevreci yakıt temiz yanma sayesinde SOx ve NOx emisyonlarının zararlı partiküllerini de azaltmaya yardımcı oluyor. Sürdürülebilir ham maddelerden üretilen ve içeriğinde zararlı ağır metaller bulunmayan yakıt İstanbul –Paris uçuşlarında başlangıç aşamasında haftada bir kez kullanılacak.
Tasarruf sağlandı
Havayolu şirketi, 2008 yılından bu yana karbon ayak izini azaltmak için 100’den fazla operasyonel optimizasyon projesi başlattı ve bu projeleri başarıyla uyguladı. Seyahatin her aşamasında ve yer operasyonlarında hayata geçirilen uygulamalar sayesinde 2021 yılının üçüncü çeyreğinde 15 bin 363 ton yakıt tasarrufu sağlanarak 48 bin 394 ton karbon emisyonunun atmosfere salımını önlendi. Pandemi öncesinde, küresel havacılık sektörünün en iyi yılı olan 2019’da ise şirket yalnızca uçak bakım faaliyetlerinde aldığı önlemler ile 63 futbol sahası büyüklüğünde toprağı kurtarırken 3 bin 648 ağacın kesilmesini önledi. Öte yandan makine ve uçak yağlarının doğal su kaynaklarına karışmasını önleyen Türk Hava Yolları Teknik A.Ş. 784 adet olimpik yüzme havuzu kadar suyu kirlenmekten korudu.