Tribal enfeksiyon mevsimi

Metroda adamın biri yanımdan sıçradı...

Sebep?

Tıksırıklardan birini içime içime özümseyemedim de nefes alıp veren, arada öksürüp hapşıran bir canlı türü olduğumu fark ettirdim diye.

Hayır yani ne yapayım? Ağzıma geri dönüşüm tesisi mi kurayım?

Ben böyle aşağılanmayı en son ilkokulda altıma kaçırınca yaşadım. Sümüklü Enes bile öyle bakmamıştı o zaman bana. "Sen kimsin de iki durak arası kaşla göz arasında çocukluk travmalarımı depreştiriyorsun" diyemedim.

Bakın, hani yoktur da ola ki sizin aranızda da bunu yapanlar vardır. Yapmayın... Birinin eşref saatine gelirsiniz maskeyi çıkarıp sokuverir ağzınıza.

Ben isterim ki herkes sulh içinde evlerine dağılsın, belasını gitsin evinde arasın.

Bu arada elim de yok artık, düştü. Aslında dezenfektanı da o kadar çok kullanmıyorum ama niye düştü anlamadım.

Altı üstü elimi bir şeye sürdüğümde elime, yüzüme, sonra bir daha elime, sonra bir daha yüzüme ve sonra havaya sıkıp içime çekip kafayı buluyorum.

Sonra kapağı kapatınca elim kapağa değdiği için diğer dezenfektanı önce elime, sonra yüzüme, sonra yine elime, sonra yine yüzüme, sonra yine el...

Biri gelip dürtene kadar böyle...

Sonra beni dürten kişiye de bulaşmasın diye önce onun eline, sonra yüzüne, sonra bir daha el...

Neyse işte bu döngü faiz mi, sebep enflasyon mu, sonuç sarmalından beter.

Şu grip mevsiminde abartmadan üstündeki köpüğü alsak yeter.