Türk-İş açlık ve yoksulluk sınırını açıkladı
Türk-İş verilerine göre, şubatta dört kişilik ailenin açlık sınırı 2 bin 719 TL, yoksulluk sınırı ise 8 bin 856 TL oldu.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) çalışanların 'geçim şartlarını' ortaya koymak amacıyla otuz dört yıldan bu yana açıkladığı "açlık ve yoksulluk sınırı" araştırmasını yayımladı.
Araştırmaya göre, şubatta dört kişilik ailenin açlık sınırı 2 bin 719 TL, yoksulluk sınırı ise 8 bin 856 TL oldu.
TÜRK-İŞ'in araştırma raporu şöyle:
Gıda fiyatlarında artış bu ay da devam etti. Dar ve sabit gelirli kesimlerin harcamasında ağırlıklı yer kaplayan gıda harcamasının genel fiyat artışının üzerinde olması "yaşanan enflasyonu" daha da katlanmaz duruma getirdi. Ücretli çalışanlar ile emeklilerinin temel sorunu, elde ettikleri gelirin zorunlu harcamalarını karşılamakta yetersiz kalmasıdır. Özellikle gıda maddeleri fiyatlarında ve genel olarak enflasyonda önlenemeyen artış, hayat pahalılığını dayanılmaz bir noktaya getirdi.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), çalışanların 'geçim şartlarını' ortaya koymak amacıyla otuz dört yıldan bu yana, aralıksız olarak her ay düzenli bir şekilde "açlık ve yoksulluk sınırı" araştırmasını yapmaktadır. Fiyatlar doğrudan piyasadan toplanmaktadır. Çalışma bu yönüyle, resmi kurumlar tarafından açıklanan fiyat verilerinin dışında, tamamıyla bağımsız niteliktedir.
TÜRK-İŞ Araştırmasına göre 2021 Şubat ayında,
Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 2.718,89 TL,
Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 8.856,31 TL,
Bekâr bir çalışanın 'yaşama maliyeti' ise aylık 3.296,62 TL oldu.
Dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcamasında (mutfak masrafı) bir ayda 67 TL, temel ihtiyaçlar için yapılması gereken toplam harcamalarda (aile bütçesi) ise 218 TL ek harcama gereği ortaya çıktı. Yılın ilk iki ayı itibarıyla sadece mutfağa gelen ek maliyet 129 TL oldu. Bir yıl öncesine göre aylık gıda harcamasındaki artış 462 TL ve yapılması gereken toplam harcama 1.503 TL arttı.
Milyonlarca ücretli çalışanın bir aylık çalışması karşılığında elde edebildiği ve -işveren ve hükümet tarafından oy çokluğuyla belirlenmiş olan- asgari ücret net 2.825,90 TL'dir. Asgari ücret ile en düşük tutarda olan işsizlik sigortası ödemesi, kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği, işçi ve esnaf emekli aylığı vb. emek gelirleri bir arada değerlendirildiğinde "insan onuruna yaraşır" geçim şartlarını sağlamanın güçlüğü ortaya çıkmaktadır.
Kayıt dışı istihdam edilenler ile işsizlerin durumu ise "izahtan varestedir".
TÜRK-İŞ ile TÜİK tarafından hesaplanan gıda fiyatları endeksi ile TÜİK tüketici fiyatları endeksi değişimi, son on iki ay itibarıyla, aşağıdaki şekilde yer almaktadır. Son aylarda gıda fiyatları genel fiyatların üzerinde bir seyir izlemiş ve yüzde 20'ler bandına yerleşmiştir.
TÜRK-İŞ'in verileri temel alındığında "mutfak enflasyonu"ndaki değişim 2021 Şubat ayı itibarıyla şu şekilde olmuştur:
Ankara'da yaşayan dört kişilik bir ailenin "gıda için" yapması gereken asgari harcama tutarı bir önceki aya göre yüzde 2,53 oranında artış gösterdi.
Yılın ilk iki ayı itibarıyla fiyatlardaki artış yüzde 4,98 oranında oldu.
Gıda enflasyonunda son on iki ay itibarıyla artış oranı yüzde 20,44'dür.
Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 17,68 olarak hesaplandı.
TÜRK-İŞ hesaplamasına temel alınan gıda ürünlerinin fiyatlarında 2021 Şubat ayı itibarıyla gözlenen değişim şu şekildedir:
- Süt, yoğurt, peynir grubunda, süt fiyatındaki artış bu ay da devam etti, yoğurt ve peynir fiyatı geçen aya göre değişmedi. Kutuda satılan peynirin 1 kilogram yanı sıra 0,8 veya 0,9 kilogram olarak satıldığı bilinirken, bu sefer de 0,7 ve 0,6 kg halinde raflarda yerini aldı. Hesaplamada klasik beyaz peynir (inek sütü) dikkate alınırken, koyun sütü peynirinin 60 TL/kg, keçi sütü peynirinin 73 TL/kg, tulum peynirinin 87 TL/kg ve kaşar peynirinin 70 TL/kg tutarında olduğu da dikkate alınmalıdır.
- Et, tavuk, balık, sakatat, bakliyat ürünlerinin bulunduğu grupta, kıyma ve kuşbaşı et fiyatı aylar sonra artış gösterdi. Buna karşılık sakatat (ciğer, yürek, böbrek) ürünleri fiyatı şimdilik- değişmedi, tavuk fiyatı da aynı kaldı. Balık fiyatları, geçtiğimiz aya göre yine artış gösterdi. Ancak hafta sonu sokağa çıkma yasağının balık satışlarını olumsuz etkilediği ifade edildi. Yumurta fiyatı aynı kaldı. Bakliyat ürünleri (kuru fasulye, kırmızı-yeşil mercimek, nohut, barbunya vb.) fiyatları bu ay yine değişmedi.
- Sebze-meyve fiyatları, kış koşullarının da etkisiyle, ortalamada artış gösterdi. Hafta sonu sokağa çıkma sınırlaması nedeniyle Cumartesi-Pazar günü kurulan semt pazarları genelde hafta içi günlere kaydı. Bu nedenle semt pazarlarına çıkan kişi sayısı azaldı. Öte yandan -satıcıların ifadesiyle- "mal tedarikinde çekilen sıkıntının etkisiyle" çoğu esnafın pazarda tezgâh açmadığı da dikkati çekti. Mevsim sebze ve meyvelerinin temel alındığı hesaplamada bu ay 19 sebze ve 7 meyve olmak üzere toplamda 26 ürün yer aldı. Yaş sebze-meyve ortalama kilogram fiyatı bu ay 7,25 TL olarak hesaplandı ve geçtiğimiz aya göre (6,62 TL) artış yüzde 9,52 oranına ulaştı. Geçen ay ortalama sebze kilogram fiyatı 6,68 TL iken bu ay 7,34 TL oldu (artış oranı yüzde 9,88). Ortalama meyve fiyatı ise bu ay bu ay 7,00 TL (geçen ay 6,50 TL) olarak hesaplandı.
Hesaplama yapılırken -her zaman olduğu gibi- pazarda yaygın bulunan mevsim ürünleri esas alındı. Ürünlerin tek tek ağırlığı yerine harcama sepetindeki meyve-sebze tüketiminin toplam miktarından hareket edildi.
- Ekmek, pirinç, un, makarna, bulgur, irmik gibi ürünlerin bulunduğu grupta, irmik fiyatındaki artış dışında önemli bir fiyat değişikliği tespit edilmedi.
- Son grup içinde yer alan gıda maddelerinden, geçen ay fiyatı artan tereyağı, margarin, zeytinyağı ve ayçiçeği yağı fiyatı bu ay aynı kaldı. Hesaplamada dikkate alınan siyah ve yeşil zeytin ortalama fiyatı da değişmedi. Yağlı tohum (ceviz, fındık, fıstık, ay çekirdeği vb.) ürünlerinde de fiyat değişikliği olmadı. Aynı şekilde baharat ürünleri (kimyon, nane, karabiber vb.) fiyatı da aynı kaldı. Çay ve ıhlamur yanı sıra bal, reçel, pekmez ve tuz fiyatı ile salça fiyatı da bu ay fiyatı değişmeyen gıda ürünleri oldu. Şekerin kilogram fiyatı ise artış gösterdi.
Konfederasyonumuzca hesaplanan tutarlar ücret düzeyi olmayıp haneye girmesi gereken toplam gelir miktarıdır. Ancak hanede çalışan sayısının sınırlı ve fakat ele geçen ücretin yetersiz olduğu durumlarda, elde edilen gelir birden fazla kişinin geçimini karşılayamamakta, kişi başına "insanca geçim için" yapılması gereken harcama tutarı yetersiz kalmaktadır.
TÜRK-İŞ'in bu araştırması alanında ilktir. Daha sonra bu alanda yapılan benzeri çalışmalara da örnek olmuştur/olmaktadır.
"Açlık ve Yoksulluk Sınırı" çalışmasında hesaplamaya temel alınan gıda maddelerinin fiyatları, Konfederasyonumuzca piyasadan, market ve semt pazarları sürekli ve düzenli dolaşılarak doğrudan tespit edilmektedir. Benzeri yapılan çalışmalar gibi, TÜİK tarafından derlenen fiyat verileri kullanılmamakta, ancak gelişmeleri değerlendirmek ve kıyaslama yapmak için sonradan izlenerek kıyaslama yapılmaktadır. Çalışma bu niteliğiyle bağımsızdır.
Konfederasyonumuz her ayın son haftasında ve TÜİK açıklamasından yaklaşık bir hafta önce hesaplama sonuçlarını kamuoyuna açıklamaktadır ve bu yönüyle, tüketici fiyatlarındaki artış eğilimini yansıtan "öncü gösterge" niteliğini de taşımaktadır.