Kriz büyüyor! Türkiye tarımda ne yapıyor?

Türkiye, zengin topraklara sahip ancak iklim krizi gerçeği etkisini sürdürüyor. Toprakların verimliği ve son dönem Rusya Ukrayna savaşının tarımda yarattığı sıkıntıları Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Uğur Bilgili ile değerlendirdik.

Dünyada atmosfere salınan gazların, doğal sera gazlarının etkisini arttırması sonucunda ortalama sıcaklığın yükselmesi ve meydana gelen iklim değişiklikleri küresel ısınma olarak ifade ediliyor. Son 100 yıl içerisinde yeryüzünde sıcaklığın 0.7-0.8 °C civarında arttığı, 2100 yılına kadar 0.9-3.5°C arasında artacağı ve gerekli önlemlerin alınmaması durumunda sıcaklık artışının devam edeceği tahmin ediliyor. Bunun tarım gibi birçok alanı olumsuz etkileyeceği kaydediliyor. Rusya Ukrayna savaşının tarımda yarattığı sıkıntılar ve iklim krizine ilişkin konuları Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Uğur Bilgili ile değerlendirdik. Bilgili, açıklamasında, "Türkiye tarımda ne yapıyor?" konusuna ilişkin detayları paylaştı.

Prof. Dr. Uğur Bilgili'nin aktardıklarına göre; tarımsal aktiviteler büyük ölçüde iklime dayanıyor. İklim değişikliğiyle sıcaklık artışı, yağış rejiminin düzensizliğiyle doğal afetler gibi olumsuz etkiler tarımda da önemli sebep oluyor. Doğaya bağlı yapısı gereği, tarımsal faaliyetler iklim değişikliğinden en çok etkilenen sektörlerden biri.

"Türkiye karmaşık iklim yapısına sahip"

Bilgili “Türkiye’nin sahip olduğu karmaşık iklim yapısından dolayı, küresel ısınmaya bağlı olarak görülebilecek iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek ülkelerden biri olarak görülmektedir” dedi.

Türkiye'de yaz ve kış sıcaklıklarının artacağını, yağışların ve tarımsal üretimin azalacağını dile getiren Bilgili, denizlerdeki su seviyesinin de yükseleceği yönünde ciddi endişeler bulunmakta olduğunu söyledi.

Küresel ısınmanın meyve üretimine etkisi

Özellikle ılıman iklim bölgelerini ele alan Bilgili, meyve türlerinin yetiştiriciliğinde çiçeklenme ve meyve tutumu ile yüksek, kaliteli ürün elde edilmesi için kış döneminde soğuklanma ihtiyacına gereksinim duyulmakta olduğu belirtti.

“Hava sıcaklıklarındaki bu değişimlerin meyve türlerinin çiçeklenme dönemleri üzerine de olumsuz etkileri olacaktır” diyen Bilgili, küresel ısınmanın kış döneminde hava sıcaklığını arttırma potansiyeline sahip olduğunu söyleyerek öngörülen bu sıcaklık değişiminin meyve yetiştiriciliğinin yaygın olduğu bölgelerde olumsuz etkileri olacağı üzerinde durdu.

Kurak koşullara dayanıklı bir tür olmasına karşın zeytinin yetiştiricilerine seslenen Bilgili, küresel iklim değişiminden en fazla etkilenecek tarımsal ürünlerin başında geldiğini ifade ederek zeytin yetiştiriciliğinde acil önlemlerin alınması gerektiği bildirdi.

“Türkiye tarım ülkesi olsa da belli başlı sorunlar devam ediyor”

Önemli bir tarım ülkesi olan Türkiye tarımsal üretimde dünyada belli başlı ürünlerde önde gelmekte olduğunu ifade eden Bilgili “Fındık kiraz incir gibi ürünlerde dünya üretimde birinci paya sahip iken, kavun, kayısı, karpuz, hıyar, haşhaş (tohum) ile ikinci, mercimek, antep fıstığı, vişne, ayva, kestane, biber, fasulye (taze) ile üçüncü sırada yer alıyor” dedi.

Tarımın geleceği açısından belli başlı sorunların artarak devam ettiğini söyleyen Bilgili, tarım alanları hızla daralmakta olduğundan ve Türkiye’de çiftçi eline geçen fiyatlarla girdi fiyatları arasındaki makasın giderek açılması ile tarımsal üretim daha zorlu hale geliyor.

Son zamanlarda yaşanan ekonomik kriz sadece şehirlerde yaşayanları değil kırsalda da yaşayanları büyük bir sıkıntıyla karşı karşıya bırakmakta olduğunu belirterek bitkisel ve hayvansal üretimde; gübre, mazot, elektrik, zirai ilaç, tohum, yem fiyatları ve diğer girdilerdeki yükselen fiyatlar tarımsal üretim için çok büyük bir tehdit haline gelmiş olduğunu dile getirdi.

Tarımda dönüşüm

Rusya-Ukrayna savaşının ortaya çıkardığı tarımsal sıkıntılara dikkat çeken Bilgili, "Geçmişten günümüze uygulanan politikaları değerlendirmeliyiz" diyerek tarım sektörü ihracat kalemleri içinde önemli bir ağırlık taşımakta olduğunu belirtti. 

Bilgili, “Ülkemizde 1980’lerden beri uygulanmakta olan tarım politikaları sonucunda özellikle küçük üreticilerin üretimde kalmaları zorlaşmış ve artan nüfusa rağmen 2000 yılında yaklaşık 8 milyon olan tarımda istihdamın günümüzde 5 milyon kişiye düşmüş olması tarımdan önemli bir kopuş yaşandığına işaret ediyor” dedi.

Bilgili, "Bir yandan girdi piyasalarında tekelleşme bir yanda ise devletin küçük üreticiyi koruyan rolünün zayıflaması üreticiler açısından önemli bir belirsizlik ve güvensizlik yaratmakta" ifadelerini kullandı.

Bugün için gıdaya ulaşmada sıkıntı olmasa da mevcut durumun sürdürülebilir olmadığının ileri süren Bilgili, muhakkak üreticilerin korunmasının ve de gıda arzının güvence altına alınmasını sağlayacak tarım politikalarının hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı. Bilgili, hem savaş dönemlerinde hem de iklim krizi açısından harekete geçmenin önemli olduğunu vurguladı.

Sonraki Haber