Yunanistan'da Hakan Fidan rüzgarı! Kritik görüşmenin ardından o detaya dikkat çektiler
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde açıkladığı kabinede eski MİT Başkanı Hakan Fidan, Dışişleri Bakanı olarak atandı. Kabinenin açıklanmasının ardından Yunanistan’da birkaç gündür Hakan Fidan rüzgarı esiyor. Yunan basının gündemi ise dün akşam Yunanistan Dışişleri Bakanı Vassilis Kaskarelis ile Fidan'ın gerçekleştirdiği telefon görüşmesi oldu. Yunan basını Fidan'ın dış ilişkilerinde zaten çok tecrübeli olduğuna ve yıllardır pek çok süreçte görev aldığına dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni kabineyi açıklamasının ardından Millî İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan bayrağı Mevlüt Çavuşoğlu'ndan devralarak Türkiye'nin yeni Dışişleri Bakanı oldu.
Fidan'a dünya basını büyük ilgi gösterdi. Görevine hızlı başlayan Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a eşlik edip ilk olarak Türkiye'ye gelen NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile görüştü.
Dün akşam saatlerinde ise Fidan, Yunanistan'ın yeni Dışişleri Bakanı Vassilis Kaskarelis ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, görüşmede Kaskarelis, mevkidaşı Fidan'ı yeni görevi dolayısıyla tebrik ederken, iki Bakan arasında düzensiz göç konusu da ele alındı.
Daha önce Hakan Fidan ile ilgili çeşitli analizlere yer veren ve Fidan'ın Yunanistan'la ilgili nasıl bir politika izleyeceğini merak eden Yunan medyası da Fidan'ı bir kere daha mercek altına aldı.
MÜLTECİ MESELESİ
Yunanistan'ın önde gelen gazetelerinden Kathimerini, telefon konuşmasının merkezinde mülteci meselesinin olduğundan bahsetti.
Militaire News ise Dışişleri Bakanlarının Fidan'la telefon görüşmesinde önemli meselelere değindiğini söyledi.
Ta Nea ise Hakan Fidan'ın yanı sıra yeni Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'i de mercek altına aldı. Gazete, Erdoğan'ın Fidan'a çok önem verdiğini ifade etti.
Haberin devamında ise Fidan'ın zaten şimdiye kadar da Türkiye'nin dış ilişkilerinde pek çok konuda aktif rol aldığına dikkat çekildi.
Fidan'ın Yunanistan'a karşı daha ılımlı olmasının beklendiğine dikkat çekilirken Türkiye'nin politikasının yine de çok değişmeyeceğinden ve keskin çizgilerden ödün verilmeyeceğinden bahsedildi.