Yüz yüze eğitimde merak edilenlerin başında geliyor! Çocuğunu okula göndermek istemeyenler ne yapacak? İşte tüm detaylar

21 Eylül Pazartesi günü "aşamalı ve seyreltilmiş" olarak yüz yüze eğitime başlanacak.

Peki uyum haftası nedir? Sınıflarda kaç öğrenci olacak? Çocuğunu okula göndermek istemeyen veliler ne yapacak? İşte detaylar...

Milli Eğitim Bakanlığı 21 Eylül’de anaokulu ve birinci sınıf öğrencileri için yüz yüze eğitimin ilk ders zilini çalıyor. Ancak velilerin kafasında ‘Çocuklar hangi gün okula gidecek, kaç saat okulda kalacak, virüsten nasıl korunacak’ gibi sorular hâlâ var.

Hürriyet gazetesi yazarı Nuran Çakmakçı yüz yüze eğitimde merak edilen detayları köşesinde yazdı. İşte yazının o bölümü:

2 GÜN OKUL, 5 GÜN EV: Bakanlığın açıklamasına göre, ‘uyum haftası’ adı verilen ilk hafta okul öncesi ve birinci sınıflar haftada 2 gün okula gidip yüz yüze eğitim alacak.

YARIM GÜN KALACAKLAR: Çocuklar 30’ar dakikalık 5 etkinlik saati olarak ders yapacak. Öğrenciler yarım gün okulda kalacak.

YEMEK YOK: Koronavirüsten korunma tedbirleri kapsamında öğrenciler okullarda yemek yemeyecek.

SINIFLAR İKİYE BÖLÜNECEK: Bir sınıf iki gruba ayrılacak, sınıfın yarısı bir gün, yarısı bir başka gün okula gelecek.

ZİYARETÇİ YASAK: Dışarıdan gelebilecek bir bulaş riskinin önüne geçebilmek için okullara kesinlikle ziyaretçi kabul edilmeyecek.

İSTEMEYEN ÇOCUĞUNU GÖNDERMEYECEK: Çocukların okula gönderilmesi konusu da velilerin inisiyatifinde. İsteyen veli çocuğunu dilekçe yazıp okula göndermeyebilecek.

OKUMA YAZMA İÇİN: Bakanlığın özellikle okuma yazmayı öğrenecek birinci sınıf öğrencilerine öncelik tanıması çok doğru bir karar. Çünkü, birinci sınıf öğrencilerinin eğitim hayatlarının bu ilk adımlarında öğretmenleriyle tanışmaları çok önemli. Yazı yazabilmesi için kaleme dokunması, doğru kalem tutması, el kaslarını doğru kullanması ekrandan öğrendiğinden daha iyi olacaktır. Uzmanlar 6 ay eğitimden uzakta kalanların okula uyumda ciddi zorluklar yaşayacaklarını sık sık vurguluyor. İşte bu nedenle bu deneyim çok ama çok önemli. Ses temelli öğrenim için de yüz yüze eğitim şart.

‘OKULUM TEMİZ BELGESİ’: Okullar defalarca dezenfekte edildi, fiziki olarak hazırlandı. Yaklaşık bir aydır açılış provaları sık sık tekrarlandı. Bu dönemde başta özel okullar olmak üzere birçok okul bir hayli masraf yaparak “TSE Okulum Temiz” belgeleri aldı. Umarım okullar açılır ve belgeler de amacına erişir.

SINAV TÜM MÜFREDATTAN: Aileler ve eğitimciler birinci sınıflar kadar sınava girecek 8 ve 12’nci sınıfların da okulda olması gerektiğini düşünüyor. Bakan Ziya Selçuk’un, sınavlarda tüm konulardan sorumlu olunacağını açıklamasının ardından bu konuda da adım atılması şart. Çünkü, Bakan Selçuk’un açıkladığı gibi öğrenciler, merkezi sınavlarda müfredatın tamamından sorumlu olacak. İlkokulda sınav yok ama ortaokul ve lise öğrencilerinin okullarında yüz yüze sınavlarına girmesi öngörülüyor. Randevulu sistemle yapılması planlanan sınavlarda öğrenciler sırayla okula gidip sınava girecek.

OYUNLAR TEMASSIZ

Öğrenciler okulda temassız oyunlar oynayacak. Okula yeni başlayanların eğitimi daha önce oynanmış, çocukların keyif aldığı birbirinden farklı oyunlarla tamamlanacak. Bakanlık bu amaçla hiçbir fiziksel temas içermeyen toplam 60 oyun belirledi. Her oyun çocuklarda tanışma, iletişim, dikkat, hareket ve işbirliği gibi çeşitli edinimleri geliştirmeyi hedefliyor. Çocuğun okul ortamında maske, sosyal mesafe ve kişisel hijyen kurallarını içselleştirmesi isteniyor. İşe birkaç örnek:

İSMİNİ SÖYLE

1-2’nci sınıflar için hazırlanan oyunun süresi 10-15 dakika. Sınıfta veya açık havada öğrencilerin mesafeye uygun olarak ayakta çember olabilmeleri için durmaları gereken yerler tebeşir ya da boya yardımıyla belirlenir. Çember oluşturulduktan sonra isim söylenirken her isim için farklı bir hareket yapılır. Örneğin, ‘Tol’ derken aynı anda eller birbirine bir kere vurulur. ‘-ga’ derken parmaklar şıklatılır. Ardından öğrencilerin de aynısını tekrar etmeleri istenir.

SEKSEK

Açık alanda öğrenci sayısına göre seksek oyunu için alan oluşturulur. Öğrenciler iki ya da dörderli gruplara ayrılır. Ardından ‘renk, hayvan, şarkı, yiyecek, gün, mevsim’ gibi kelimelerin yazılı olduğu kağıtlar sek sek karelerine yapıştırılır. Öğrenciden taşı attığında taşın geldiği karede yazan ifadeye göre en sevdiği rengi/hayvanı/şarkıyı söylemesi ve ardından taşı bir sonraki kareye atarak ilerlemesi istenir. Eğer taşı kareye atamazsa sıra bir sonraki öğrenciye geçer.

TAHMİN ET

Sınıfta veya açık alanda oynanabilecek oyun için sosyal mesafe kuralına uygun olarak öğrencilerin durmaları gereken yerler belirlenir. Ardından gönüllü bir öğrenci ebe olarak seçilir. Ebe gözünü kapatır. Daha sonra öğrencilerden biri ebenin yanına gelerek konuşur ve kendini tanıtan özellikleri söyler. Ebenin bu kişiyi tahmin etmesi istenir. Doğru tahmin ederse ebe değişir, edemezse ebe yeniden devam eder.

MASKE, MESAFE...

Sınıfta ya da açık alanda öğrencilerin duracakları yerler belirlenir. Öğretmen “Maske” dediğinde öğrenciler üzerine değdirmeden ellerini maskeye yaklaştırır. “Mesafe” dediğinde kollarını iki yana açarlar. “Temizlik” dediğinde ise ellerini yıkıyormuş gibi hareket yaparlar.

BAY SAĞLIK

Öğretmen öğrencilere “Sağlıklı olmak için nelere dikkat etmeliyiz?” sorusunu sorar. Onların düşüncelerini ifade etmelerini sağlar. Daha sonra öğretmen role girmek için gözlük, şapka, önlük giyerek “Ben Bay Sağlık” der ve kendini tanıtır. Öğretmen cümlelerine “Bay sağlık der ki...” diyerek başlar ve öğrencilerin bunu tamamlamasını ister. Örneğin, “Bay Sağlık der ki maske takarım.”

KİM YOK

Sınıfta ya da açık alanda oynanan oyun için öğrencilerin yerleri belirlendikten sonra bir ebe seçilir ve gözleri bağlanır. Öğrencilerden biri saklanır. Öğrenci saklandıktan sonra ebenin gözleri açılır ve kimin saklandığını bulması istenir.

Sonraki Haber