Mansur Yavaş tv100'e konuştu: Cumhurbaşkanı yardımcılığı formülü nasıl işleyecek? Meral Akşener'i masaya dönmeye nasıl ikna etti?

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, tv100'de yayınlanan Az Önce Konuştum programında İYİ Parti lideri Meral Akşener'i masaya nasıl geri döndürdüğünü anlattı. Yavaş "İmamoğlu'yla birlikte randevu alarak evine gittik. "Bu kadar insanın beklentisi geri çevrilemez, mutlaka gelmesiniz" dedik. O da 'oluruz ama Ekrem Bey ve siz bizzat işin içerisinde olursanız, yoksa kendi partimizle seçime gireriz' dedi. Biz de kabul ettik." dedi.

tv100'ün ses getiren programı Az Önce Konuştum'a konuk olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Candaş Tolga Işık'ın sorularını yanıtladı.

Mansur Yavaş'ın açıklamalarından satır başları:

SEÇİM SONUCUNU NASIL GÖRÜYOR?
- İlk turda farkla olmasa da kazanacağımızı söyleyebilirim. Sadece miting meydanlarına bakıp karar verilmez, şehirlerden, caddelerden geçiyoruz. İnsanların ilgisinden bir mesaj alıyoruz. Ben ilk defa bu seçimde genel başkanımızla gezme fırsatı buldum. Muhafazakar kesimin çok büyük ilgisini gördüm. Genel başkanımızın helalleşme çağrısı ve diğer partilerle ittifak yapması halktaki eskiden yaşanan güvensiz ortamı ortadan kaldırmış. Halk çok sıcak mesajlar veriyor. İlk turda kazanacağımıza inanıyorum.
 
MERAL AKŞENER'İ NASIL İKNA ETTİ?
- Son anda yaşananlar insanlarda hayal kırıklığı yaşattı. Ben iki tarafı da tanıyan biri olarak araya girilmesi lazım diye düşündüm. Önce 11 başkan olarak gidelim diye düşündük, daha sonra 2'si gitsin derken bir karışıklık oldu. İmamoğlu'yla birlikte randevu alarak evine gittik. "Bu kadar insanın beklentisi geri çevrilemez, mutlaka gelmesiniz" dedik. O da 'oluruz ama Ekrem Bey ve siz bizzat işin içerisinde olursanız, yoksa kendi partimizle seçime gireriz' dedi. Bizde kabul ettik. 

"ANKARA HALKINDAN 1 AYLIK İZİN ALDIM"
- 7 buçuk milyon civarında takipçim var Twitter’da orada bile ayırdım çünkü o Twitter’dan belediye faaliyetlerini paylaşıyorum, siyaset yapınca ayrı bir hesap açtım çünkü seçim bittikten sonra görevimize döneceğiz. Ankara'da herkesi kucaklayan bir şekilde çalışmamıza devam edeceğim. 1 aylık izin aldım Ankara halkından. 1 ay boyunca siyaset yapıp vazifeme döneceğim. Tavrim yine aynı olarak, belediyenin internet sitesinden siyaset görmeyecek Ankara halkı. Ankara'da hiç kimse 'siyasi görüşümdem dolayı bana farklı muamele yapılıyor' diyemez. İnsan hayatını öncelik alarak hizmet ediyoruz. Ayrım yapılmasını hiç kendime sindiremiyorum.

"AKŞENER İCRACI VE ETKİLİ OLMAMIZI İSTİYOR"
- Cumhurbaşkanlığı yardımcılığında Akşener, icracı ve etkili olmamızı istiyor. Anketlerde gençler, insnalar başka şeyler bekliyor diye. Yönetim tarzımız Türkiye'de beğenildi ki böyle bir ilgi oldu. 

"CUMHURBAŞKANI TARAFSIZ OLMALI"
- Ben cumhurbaşkanının tarafsız olması gerektiğine inanıyorum. Sistemi değiştiremesek de mazbatayı aldıktan sonra herkese eşit davranması gerektiğini düşünüyorum. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bunu yapacağına inanıyorum.

"ÇOCUKLARIMA KÖTÜ SÖZ SÖYLETMEDİM"
- Ben daha çocuklarıma kötü söz söyletmedim. Bir Allah’ın kulu çocuklarıma, yakınlarıma ‘Senin baban bunu yaptı’ diyemez, dedirtmem. Yarın bu görevi bırakacağız sivil hayatın içine gireceğiz, aynı itibarın devamını makamı bıraktıktan sonra da istiyorum.

"1 AYLIK BEDAVA ÇALIŞIYORUM"
- Maaş almıyorum, 1 aylık bedava çalışıyorum. Dilekçe verdim Mali Hizmetler Müdürü’ne, bu ayın 15’inde maaş almadım. Biletimizi aldık, progama geldik sonra Ankara'ya tarifeli uçakla döneceğiz. Başka türlü davranmak içime sinmez. 

"EN AZ ONLAR KADAR MÜSLÜMANIZ EN AZ ONLAR KADAR VATANSEVERİZ"
- ("Seccade ya da şampanya" tartışması) Bu gözle bakamazsınız, vatandaşı içki içiyor, içmiyor diye ayıramazsın. Kimin neye inandığını bilen bir kişi var, o da Allah. Sizin bunu yargılama hakkınız yok, yargılarsanız şirk koşuyorsunuz. Sayın Genel Başkanımızla konuştuk, bu polemiklere girmeden insanlara vaatlerimizi anlatmaya devam edeceğiz ama diller çok yanlış, bizi incitiyor. En az onlar kadar Müslümanız en az onlar kadar vatanseveriz. 

"ÖYLE MAİLLER GELDİ Kİ KENDİMDEN UTANDIM"
- Ankara'da 2 konuda öne çıktık. Sosyal yardımlarla ilgili aç ve açıkta insan bırakmayacak şekilde çalışıyoruz. İhtiyaç sahibi öğrencilere kırtasiye parasına, kantin parasına kadar yardım yapıyoruz. Bütün amacımız çocukların okuması. 220 bin aileye aylık 1'er kilo et parası veriyoruz, bir o kadar aileye 3'er aylık doğalgaz parası ödedik. Öyle mailler geldi ki kendimden utandım, biz bunları niye daha önce göremedik, düşünemedik diye. Doğalgaz yardımını yaptığımız zaman ilk gelen mailde "sayın başkanım şimdiye kadar ben hayatımda bir seferlik 200 liralık doğalgaz alabilmiştim. Çocuklarımı ısıtamıyordum. İlk defa hayatımda 500 liralık gaz aldım ve çocuklarımı ısıtabildim" yazıyordu. Bunları görünce insanların ne halde olduğunu görüyorsunuz. Bizden sosyal destek isteyenlerin bilgilerine ulaşabiliyoruz. Birçok talebi reddediyoruz ama bazen öyle şeyler oluyor ki çok sayıda icralık borcu oluyor o zaman reddedemiyorsunuz. Bu bilgilere ulaşmak son derece kolay, buna kaynak var. Kırsal kalkınmada çok farklı çalışmalar yaptık. Nohut eken çiftçilere "yeter ki siz bunu ekin biz alacağız" dedik. Çiftçilere tohum dağıttık, fide ve sıvı gübre verdik. Mazot yardımı yaptık. Elde ettikleri üretime bakınca Ankara çiftçisinin cebine 4,5 milyar lira para girdi. Şimdi de çiftçilere güneş enerjisi vermeye çalışıyoruz. 

"ŞÜKRAN DUYUYORUZ BUNLARI İMAL EDENELERE"
- Sanki İHA’lar, SİHA’lar hangarlara konacak, gemiler yok olacak. Biz şükran duyuyoruz bunları imal edenlere, bize düşen bunları daha ileriye götürmek ve bunların devam edeceği konusunda insanların tereddüt duymaması lazım. Elbette milli politikalar devam eder. Türkiye üzerindeki tehdit kalkıncaya kadar devam edecektir. Mülteciler geri gidecek, Esad’la görüşülecek bunların dönmesi sağlanacak. Kandil silah bırakmadığı sürece İHA'lar orayı bombalayacak. Elinde silah olduğu müddetçe, Türkiye'yi tehdit ettiği sürece sadece PKK değil dışarı da kim olursa olsun.

HDP'NİN KILIÇDAROĞLU'NU DESTEKLEME KARARI
- (Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararı) HDP'nin açıklamasını okudum, çok net şekilde 'tek adam sistemini istemiyoruz, parlamenter sisteme dönülsün' diyorlar. Doğrusu da budur. Biz 85 milyon insanın problemini çözmeye kararlıyız. Şuan ki başkanlık sisteminde meclis tümden yokoldu. HDP'de mecliste olup derdini anlatmak istiyordur, meşrudur bu şekilde düşünüyorsa. Demirtaş'ın 'PKK silah bırakmalı' açıklamasını gördüm. HDP bu şekilde meclise gelip meclisin güçlü olmasını isteyip PKK'ya 'silah bırakın, ne konuşulacaksa mecliste konuşulsun' diyecektir belki. 40 yıldır PKK bu ülkede silahla kan kusturdu, sonuç alamadı. HDP’ye oy veren seçmenin de artık ‘Yeter’ dediğini düşünüyorum. Varsa bir problem ki var, oturulur Meclis’te konuşulur. Meclis’ten çıkan iradeye herkes saygı duymak zorundadır. HDP'nin içinde PKK uzantısı yok mu? PKK ağzıyla konuşlar var, reddediyoruz. Hiçbir şekilde bizi bağlamaz. 

HÜDA PAR HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYOR?
- (HÜDA PAR'ın suç duyurusunda Yavaş hakkında bulunması) O benim şeref madalyasıdır. Görüşleri PKK ile aynı. Onların bize düşman olması gayet normal. 

- (6284'ün tartışılması) Üzülüyoruz, günlük cinayetler var arttıkça artıyor, 6284’te tereddüt ettiğiniz bir şey varsa bunları tartışmak lazım bunlar Meclis’te konuşulup çok rahat şekilde düzenlenebilir. Herhalde ‘Biraz yatar çıkarım’ diye bakıyorlar.

- (BAYKAR'a bakışı) Ülkede üretilen her şeye iyi bakarım. Şu anda Türkiye’deki teknolojiyi ileri seviyeye taşıdı ve gurur duymamak mümkün değil. Türkiye’nin iyi bir şirketidir (BAYKAR), destekleniyor, desteklenmelidir de hükümet değiştiği zaman da desteklenecek.

- İnsanların hayalleri olması lazım, bunu hayal ederse o çocuk üretken olur ama mülakat işi çocukların hayallerini bitirdi zaten. Üzülüyor çocuklar, hayattan kopuyor.