Bilim insanları okyanuslarda yaşayan canlılar ve yer altındaki çukur ve benzeri yerleri bulmak için çalışmalar yapıyor. Bu kapsamda Meksika'da önemli bir çalışma yapıldı.
Meksika'nın Chetumal Körfezi'ndeki Taam Ja' Mavi Deliği, bir zamanlar dünyanın bilinen ikinci en derin mavi deliği olduğu düşünülüyordu. Ancak araştırmacılar Pazartesi günü Frontiers in Marine Science dergisinde yayınlanan bir makalede açıkladığı gibi, düşünülenden çok daha büyük bir çukur buldu.
Aralık ayında tüplü dalgıçlar, yaptığı dalış sonrası buldukları çukurun düşünülenden çok daha büyük olduğu sonucuna vardı. TJBH adı verilen çukur, en derin çukur olarak kayıtlara geçti.
BUGÜNE KADAR KEŞFEDİLEN EN DERİN ÇUKUR
Dergi makalelerinde yazarlar, "TJBH şu anda bugüne kadar keşfedilen en derin mavi deliktir; 420 mbsl'yi (deniz seviyesinden metre aşağıda) aşan su derinlikleri sergiler ve tabanına henüz ulaşılmamıştır" dedi. Yeni kaydedilen derinlik, deniz seviyesinden çeyrek mil kadar aşağıda, mezopelajik bölgeye (bu katmandaki güneş ışığı önemli ölçüde azaldığı için alacakaranlık bölgesi olarak da bilinen bir bölgeye) tekabül ediyor.
Daha önce araştırmacılar, ses dalgalarının kat ettiği mesafeye göre boyutunu hesaplamak için yankı sireni olarak bilinen bir cihaz kullandıklarında, Taam Ja'nın kabaca 274 mbsl derinliğe sahip olduğunu düşünüyorlardı.
ÇUKURUN DERİNLİĞİ ÖLÇÜLEMEDİ
Ancak mavi deliklerin şekli tahmin edilemediğinden ve su yoğunluğu değişebildiğinden bu yöntem sınırlıydı. Bu sefer SWiFT CTD olarak bilinen ve su altındaki iletkenliği, sıcaklığı ve derinliği daha iyi ölçen bir yöntem kullandılar. Ancak alet Taam Ja'nın dibine ulaşamadı.
Güncellenen boyut, onu, yaklaşık 301 mbsl ölçen Güney Çin Denizi'ndeki Sansha Yongle Mavi Deliği ve kabaca 202 mbsl derinliğe sahip Bahamalar'daki Dean'in Mavi Deliği gibi bilinen diğer su altı düdenlerinin derinliklerinin çok ötesine yerleştiriyor.
Mavi delikler kulağa korkutucu gelebilir, ancak NOAA'ya göre her biri "çorak deniz tabanında bir vaha" olabilir.
Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA) tarafından yapılan açıklamada, "Mavi delikler, mercanlar, süngerler, yumuşakçalar, deniz kaplumbağaları, köpekbalıkları ve daha fazlası dahil olmak üzere deniz yaşamıyla dolu çeşitli biyolojik topluluklardır" denildi. Ayrıca buralara büyük ölçüde erişilemez olduğundan ve dağılımlarının geniş çapta bilinmediğinden bu alanlar hakkında çok az şey bilindiği belirtildi.