Atatürk’ün o sözünü duyunca ne düşündüm?
“Cumhuriyet fazilettir…”
Bu sözü, ilk kez 1983 ya da 84’te ilkokul üçüncü sınıfta okurken bir ev ödevim dolayısıyla duymuştum.
Kars Fevzi Paşa İlkokulu’ndaki öğretmenimiz Teslime Serdaroğlu tüm öğrencilerin bir “Atatürk Defteri” hazırlamasını ve en az 20 sayfa olması gereken bir deftere, cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün resim, fotoğraf ve sözlerini yapıştırmamızı istemişti.
DEFTER HAZIR AMA…
Ev ödevimi aldıktan hemen sonra annem ve ağabeyimin de yardımıyla epey bir materyal topladım. Sonra da evdeki defterlerden birini dolaptan çıkardım. Ancak nasıl yapacağımı tam bilmiyordum. Ki; annem tüm ödevlerime yardım ederdi. Ancak ikimiz de ilk kez böyle bir “ödev’’ yapacaktık… Bu yüzden, tam olarak nasıl yapacağımızı biz de bilmiyorduk.
Neyse ki; o gün imdadımıza hem eniştem hem de kirvem olan Mustafa Öztürk yetişti. Teyzem Zennure ile birlikte misafirliğe gelen YSE içsisi (Yol Su Elektrik Hizmetleri Dairesi), cumhuriyet aşığı Mustafa eniştem, defteri ve Atatürk resimlerini görünce “Ne yapıyorsun?” diye sordu. Dilim döndüğünce ödevi anlattım. “Gel birlikte yapalım” dedi.
“YAZ BAKALIM’’
O dönemin öğrencileri hatırlar; 404 ya da UHU adlı yapıştırıcılar vardı. Kokusu biz öğrencilere biraz ‘ilginç’ gelirdi.
Eniştemle birlikte sanırım 404’ümüzü de alarak hemen işe koyulduk. Eniştem Mustafa Öztürk, defterin ilk sayfasını açtı, daha önceden bulduğum Atatürk fotoğraflarından birini seçti ve yapıştırmamı istedi. Dediğini özenle yaptım.
Sonra ise Atatürk fotoğrafının altına şunu yazmamı istedi: “Cumhuriyet fazilettir…”
ANLAMAMIŞTIM…
Bu sözü ilk kez duymuştum… Henüz 10 yaşındaydım. Doğrusu ne anlama geldiğini bilmiyordum. Ancak “Atatürk söylediğine göre kötü bir şey değildir’’ diye düşündüm. Çünkü; evimizde de okulumuzda da Atatürk sevgisiyle büyütülmüştük.
O gece Atatürk’ün resimleri, fotoğrafları ve sözlerinden oluşan 20 sayfalık defteri büyük bir özenle hazırladık ve ertesi gün öğretmenimize teslim ettik. Öğretmenimiz yaptıklarımızı inceledikten sonra not verdi ve defterleri iade etti.
“Atatürk Defteri’’nin girişine el yazımla yazdığım “Cumhuriyet fazilettir” sözünün “değeri” o gün benim için sadece bir ev ödevini yerine getirmekten ibaretti. Ancak yıllar içinde o sözün ne kadar değerli olduğunu ve büyük Atatürk’ün cumhuriyetinin önemini kavradıkça, o söz benim için bir bakıma hayatın anlamı haline geldi.
Sahi sizce de öyle değil mi?
Büyük Atatürk’ün bizlere miras bıraktığı cumhuriyet, bugün yaygın olarak kullandığımız Türkçemiz ile söylersek, “erdem” değil mi?
SULTANLIK MI CUMHURİYET Mİ?
Bakın Atatürk, o eşsiz söylevinde neden “Cumhuriyet fazilettir” diyor:
“Cumhuriyet, ahlâkî fazilete dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. Sultanlık, korku ve tehdide dayanan bir idaredir. Cumhuriyet idaresi faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir. Sultanlık, korkuya ve tehdide dayandığı için korkak, alçak, sefil ve rezil insanlar yetiştirir. Aradaki fark bunlardan ibarettir.” (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s. 231)
BAŞKA SÖZE GEREK VAR MI?
Büyük Atatürk’ün de özetlediği üzere, cumhuriyet “insanı insan yapan” en önemli faziletlerden biridir.
Bugün seçme – seçilme hakkımız varsa, hukuk devleti önünde hepimiz eşitsek, kadınlarımız dünyadaki tüm hakları ve üstelik neredeyse herkesten önce kullanabiliyorsa, işte bu cumhuriyetin fazileti sayesindedir.
Ve en önemlisi; “kula kulluk anlayışı’’nı tarihin çöp sepetine atıp insanı “yurttaş” haline getiren de büyük Atatürk’ün cumhuriyetidir.
İşte bu yüzden, “Cumhuriyet fazilettir…”
Yaşa, var ol cumhuriyet!