Aydın'da bana hanlar saraylar verseler yine de koyunlarımı değişmem dedi. Çobanın takdir edilen hareketi

Aydın’ın Koçarlı ilçesinde hayvancılık işi yapan Halil Karapınar büyük bir aşkla yaptığı çobanlık mesleğini ve koyunlarını çok sevdiğini belirterek, "Şu anda bana Aydın merkezden dayalı döşeli bir ev verecekler çobanlığı bırak gel burada yaşa diyecekler ben gitmem" dedi.

Aydın'da bana hanlar saraylar verseler yine de koyunlarımı değişmem dedi. Çobanın takdir edilen hareketi

Ülkemizde ekonominin en önemli yapı taşlarından biri olan tarım ve hayvancılık sektörü Korona virüs salgını ile birlikte tekrar kıymete bindi. İklimi ve bitki örtüsü çobanlık için oldukça uygun olan Ege Bölgesi'nde ve özellikle Aydın'da hayvancılık özenle yapılıyor. Hayvancılığın en fazla yapıldığı ilçelerden biri olan Koçarlı'da da dedesinden babasına babasından da kendisine devrolan çobanlık mesleği sürdüren Halil Karapınar koyunlarını adeta çocuğu gibi görüyor. Her gün özenle otlattığı koyunlarına gözü gibi bakan Karapınar, gün boyu onlarla vakit geçir 

"ELDE ETTİĞİMİZ GELİR GÜZEL"

Hayvancılıktan elde ettiği gelirin güzel olduğunu ve kendilerini mutlu ettiğini ifade eden çoban Halil Karapınar, "Bu iş bize dededen kalma. O nedenle vazgeçilmezimiz oldu. İşimizden gayet memnunuz. Para kazanmıyoruz dersek de inkar etmiş oluruz. Çok şükür gelirimiz güzel. Yıllık 250-300 bin TL arası gelirimiz oluyor. Bu da kuzu işinde aylık 25 bin TL gibi bir rakama denk geliyor. Şu anda kuzu fiyatları ve bıçak fiyatları çok iyi. Geçen sene bin, bin 200 TL'ye sattığımız kuzular bu sıralarda 3,5 ila 4 bin arasında fiyatları değişiyor. Kargas da da bıçağı 180'e kestiriyoruz. Bahar bu sene fazla olmadı. Ama bizim burası kendi arazimiz olduğu için kendi yerimizde idare ettik" diye konuşarak çobanlığın dışında çiftçilik, peynir üretimi ve kurban bayramları zamanında kurbanlık satışı yaptıklarını kaydetti.

"KOYUN IRKINI ÖZENLE SEÇİYORUZ" 

Koyun ırkını özenle seçtiklerini ve kendilerinden koyun alanların genellikle üretici kesimi olduğunu belirten Karapınar, "Bizim koyunlar elit sürü olduğu için müşterilerimiz genellikle üretici kesimi. Bıçağa vermiyoruz. Koyunlarımız Karya ırkı. Genel olarak damızlık sürüsünden veriyoruz. Erkekleri de koçluk niyetine veriyoruz. Bu ırkta Adnan Menderes Üniversitesi'nin hocaları ile beraber çalışıyoruz. Bizim koyunlar analı kızlı Karya ırkı. Dışarıdan koyun yok. Diğer kuzular bin TL'ye satılırken, bu ırk kuzular bin 500 TL'den satılıyor. Karya'nın özelliği de doğurgan olması, süt oranının yüksek olması bir de buranın iklimini soluyan bir hayvan. Bizim koyunlar yılda 2 sefer çiftleşse kuzu alıyoruz ama biz koçları aralarına katmadığımız için tek seferde kuzu alıyoruz. O da ikizlik oranı yüksek oluyor. Sürümüzde beş tane koçumuz var. Biz genellikle 200-250 koyun yaptığımız zaman biz üreticilere 50 kadar koyun satıyoruz. Çünkü koyunlarımıza talep çok fazla oluyor. Daha önce bizim merinos cinsi beyaz kıvırcık koyunlarımız vardı. Adnan Menderes Üniversitesi hocaları yaptıkları çalışmalar yaparak Karya ırkına çevirdi" diye konuştu. 

Mesleğini severek yaptığını ve koyunlarını çok sevdiğini sözlerine ekleyen Karapınar, "Şu anda bana Aydın merkezden bir ev verecekler çobanlığı bırak gel burada yaşa diyecekler ben gitmem. Ben eve değil toprağa yatırım yaparım" ifadelerini kullandı.