Bakan Fidan, İranlı mevkidaşı Abbas Arakçi ile basın toplantısı düzenledi: "İsrail, İran'ı savaşa çekmek istiyor"
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ortak basın toplantısında konuştu. Bakan Fidan, "İsrail, İran'ı da savaşın içine çekmeye çalışıyor. Savaşın tüm bölgeye yayılma riski asla hafife alınmamalı" dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İstanbul'da İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ile bir görüşme gerçekleştirdi.
Bakan Fidan, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.
TÜRKİYE- İRAN İLİŞKİLERİ
Dışişleri Bakanı Fidan'ın açıklamalarından satır başları:
"İran'ın yeni kurulan hükümetinin ikili ve bölgesel işbirliğine yönelik olumlu mesajlarını memnuniyetle karşılıyoruz. İran'ın komşularla ilişkilerine öncelik veren vizyonunu biz de paylaşıyoruz. Bölgenin barış, refah ve istikrarına katkı sağlamak temel hedefimizdir.
"SENELERDİR ATILMASI GEREKEN ADIMLAR VAR"
Gerekli altyapı yatırımlarını yapmak ve sınır illerimizi kapsayan bölgeyi bir ticaret havzasına dönüştürmek istiyoruz. Yeni sınır kapıları açmamız gerekiyor. Mevcut sınır kapılarını ve yolları yenilememiz ve bunların kapasitelerini arttırmamız gerekiyor. Ulaştırma, gümrük ve sınır güvenliği konularında senelerdir atılması gereken adımlar var ve gerçekten çok sistemli çalışmamamızı gerektiriyor. Daha fazla gecikmeden karşılaştığımız sorunları yaratıcı ve yapıcı bir anlayışla çözmek zorundayız.
"PKK VE PJAK GİBİ UZANTILARI İKİ ÜLKENİN DE ORTAK DÜŞMANIDIR"
Ortak bir şekilde kararlı ve güçlü adımlar atmamız gereken bir diğer alan da terörle mücadele konusudur. Her iki ülkede terörden çok büyük zararlar gördü uzun yıllar boyunca. Bugün PKK ve PJAK gibi uzantıları iki ülkenin de ortak düşmanıdır. Bu hususta Türkiye ve İran arasında bir anlayış birliği mevcuttur. Bu ortak tutumu ortak bir mücadeleye dönüştürmek zorundayız. Komşuluk ve kardeşlik hukuku gereği teröre karşı beraber savaşmalıyız. Bu konuyu her düzeyde ele almaya devam edeceğiz. Nükleer enerjinin barışçıl ve sivil amaçlarla kullanılmasına karşı değiliz. Diyalog ve müzakere yoluyla nükleer meseleye bir çözüm bulunabileceğine inanıyoruz.
"SAVAŞIN TÜM BÖLGEYE YAYILMA RİSKİ ASLA HAFİFE ALINMAMALI"
Bugünkü görüşmelerimizde bölgesel meseleleri de değerlendirdik. Bölgemiz son derece büyük bir tehdit ile karşı karşıya bulunmaktadır. Gazze'de soykırıma devam eden İsrail Lübnan'ı da kana bulamaya devam ediyor. Netanyahu bölgede sürekli yeni cepheler açıyor. İran'ı da bu savaşın içine çekmeye çalışıyor. İran'ın petrol ve nükleer tesislerini vurmakla tehdit ediyor. İsrail'in saldırgan tutumu İran'ı meşru müdafaaya dönük adımlar atmaya zorluyor. İsrail uluslararası hukuku açık biçimde ihlal eden eylem ve söylemlerine son vermek zorundadır. Krizi başından bu yana yaptığımız uyarıyı tekrarlamak istiyorum. Savaşın tüm bölgeye yayılma riski asla hafife alınmamalı. Küresel düzeyde çok ciddi yansımaları olabilecek bir gerilimin içindeyiz. Bölge ülkeleri ve bölge dışı aktörler geri dönülemez bir adım atmaktan kaçınmak zorundalar.
"İSRAİL LÜBNAN'A YÖNELİK SALDIRILARINI BİTİRMELİDİR"
Biz Türkiye olarak bölgemize savaş istemiyoruz. Bu konuda sağduyulu ve soğukkanlı davranılması gerektiğini savunuyoruz. Mevcut gerilimi azaltmak için Gazze'de acilen ateşkes ilan edilmelidir. İsrail Lübnan'a yönelik saldırılarını bitirmelidir. İsrail her türlü saldırgan tavırdan ve provokasyondan vazgeçmelidir. Türkiye ve İran bu bölgede ilelebet var olacaktır. İkili ilişkilerimizi her alanda geliştirmeye ve bölgesel konulardaki işbirliğimizi arttırmaya yönelik çalışmalarımızı da sürdüreceğiz. Son dönemde yaşanan gelişmeler bu işbirliğinin önemini daha da arttırmıştır.
"GAZZE'DE ACİLEN ATEŞKES İLAN EDİLMELİDİR"
Biz Türkiye olarak bölgemize savaş istemiyoruz. Bu konuda sağduyulu ve soğukkanlı davranılması gerektiğini savunuyoruz. Mevcut gerilimi azaltmak için Gazze'de acilen ateşkes ilan edilmelidir. İsrail Lübnan'a yönelik saldırılarını bitirmelidir. İsrail her türlü saldırgan tavırdan ve provokasyondan vazgeçmelidir. Türkiye ve İran bu bölgede ilelebet var olacaktır. İkili ilişkilerimizi her alanda geliştirmeye ve bölgesel konulardaki işbirliğimizi arttırmaya yönelik çalışmalarımızı da sürdüreceğiz. Son dönemde yaşanan gelişmeler bu işbirliğinin önemini daha da arttırmıştır.
"GAZZE'DE MİLYONLARCA İNSAN HAYATTA KALMA MÜCADELESİ VERİYOR"
Dün Hamas siyasi büro yetkilileri ile bir araya geldik İstanbul'da. Uzun bir görüşme yaptık. Tabii bölge olağanüstü bir süreçten geçiyor. Savaşın yaygınlaşma riski var. İsrail'in de devam eden bir soykırımı var. Milyonlarca insan şu anda Gazze'de küçük bir alana sıkışmış aç ve çaresiz hayatlarını, hayatta kalma mücadelesi veriyorlar. Konuştuğumuz konular arasında özellikle Gazze'deki insani yardımlar meselesini nasıl iyileştirebiliriz? Bu öncelikli bir husustu. Şu anda ifade ettiğim gibi savaştan dolayı 2 milyon insan gıdasız, susuz, ilaçsız herhangi bir başlarını sokacak bir yer olmadan hayat kalma mücadelesi veriyorlar.
"İLİŞKİLER GÜÇLENDİRİLMELİ"
İranlı mevkidaşı ise şunları söyledi:
"Türkiye ve İran, küresel güvenlikte önemli rol oynayabilir. Bölgemizde istikrar ve ekonomik kalkınmayı tesis etmeliyiz. İki ülke arasındaki ilişkileri ilerletmek için hiçbir sınırımız yok.
Enerji, ulaştırma ve ortak yatırımlarda ilişkiler güçlendirilmeli. Yeni sınır kapılarının açılması ve sınır ticaretinin artması konularını da ele aldık.
"İSRAİL DÜNYA BARIŞINA EN BÜYÜK TEHDİTTİR"
İsrail dünya barışına en büyük tehdittir. Biz barış istiyoruz ama her türlü tedbirimizi de aldık.
ABD, İsrail'e sağladığı destekle Netanyahu'yu cesaretlendirdi. Biz ateşkesi destekliyoruz. Hamas lideri Yahya Sinvar'a düzenlenen suikastı kınıyorum.
İsrail rejimi işlediği savaş suçlarında herhangi bir sınır tanımıyor. Biz Gazze ve Lübnan'da kalıcı ve derhal bir ateşkesi destekliyoruz"