Eskiden meyve ve sebze yediğimizde sadece vitamin, mineral ve su aldığımızı zannederken, son yıllarda yapılan çalışmalar meyve ve sebzelerde ‘’fitobesinler’’ olduğunu ve bu besinlerden de faydalandığımızı gösterdi.
Fitobesinler, tek başına bir besin değeri olmayan ama insan vücudu için belki de ilaç kadar etkili özelliklere sahip bileşiklerdir. Bu bileşiklerden bazıları ise sebze ve meyvelere hem rengini hem de faydasını verir.
Peki hangi renkler, vücudumuzda nereye etki ediyor?
ENFLAMASYON VE KIRMIZI BESİNLER
Antioksidanlar ve kırmızı gıda karotenoidleri içerir ve vücudunuzdaki enflamasyonu, iltihabı azaltır.
Çilek, domates, pancar gibi besinler.
TUTUNCU: ÜREME SAĞLIĞINIZ
Cinsiyet hormonlarını, doğurganlığı, üreme sistemi hastalıklarında oldukça etkilidir.
Havuç, turunçgiller vb.
SARI: SİNDİRİM SİSTEMİNİZ
Mide ve bağırsak mikrobiyotamızı destekleyerek yaşanılan sindirim sorunlarını azalma yardımcıdır.
Ananas, kavun, kayısı, limon vb.
YEŞİL: KALP SAĞLIĞINIZ
K vitamini, folat, magnezyum, potasyum ve diyet nitratları açısından yüksektir.
Kalp ve damar sağlığınızı koruyarak hastalıklara yakalanmanızı engeller. Kan sulandırıcı etkisi vardır.
Ispanak, brokoli, maydanoz, nane vb.
MAVİ-MOR: BEYİN SAĞLIĞINIZ
Öğrenmeye, hafızaya ve ruh haline yardımcı olmak için polifenol açısından zengin besinlerdir.
Yaban mersini, mor lahana, böğürtlen, mor soğan, erik vb. besinler.
Yukarda da yazdığım gibi genellikle meyve ve sebzelerde bulunan bu renkleri yeteri kadar tüketiyor muyuz? Amerika’da yapılan ulusal sağlık ve beslenme incelemesine göre Amerikalı yetişkinlerin sadece yüzde 9-12’si yeterli miktarda tüketiyor. Özellikle mavi ve mor besinleri yetişkinlerin yaklaşık yüzde 88’nin yeterli almadığı görülüyor. Bu durumun da hastalıklara yakalanma riskimizi arttırabildiği düşünülüyor.
Bu sebeple, beslenmedeki en önemli şeylerden biri tabaklarımızın ne kadar renkli ve çeşitli olduğu. Çeşitlilik hem bağırsak mikrobiyotamıza hem de vücudumuzun hastalıklarla savaşmasına iyi geliyor.