İzmir’de yapılan son açıklamalara göre 180 bina ağır, 190 bina orta, 1267 bina az hasarlı.
Deprem sigortasının olmadığı durumlarda veya sigorta tüm kayıplar telafi edtmiyorsa müteahhite, yapı denetim kurumuna ya da belediye dava açma hakkı bulunuyor.
Zararın tespiti için taşınmazın bağlı bulunduğu yerdeki Sulh Hukuk Mahkemelerine müracaat ederek zarar tespiti yaptırmak önem taşıyor. Tespit çalışmasında hileli durum var mı ve bunun sorumlusu kim ortaya çıkıyor.
Depremden sonra vatandaş muhatabını ve suçu öğrenince 2 yıl içinde dava açmalı. 10 yıl içinde tespit edilmeyen durumlar zaman aşımına uğruyor.
Hürriyet'ten Gülistan Alagöz'ün haberine göre, Avukat Mehmet Aslan, ölümler ve yaralanmalar için izlenecek yolu şöyle anlattı: Depremde canına malına zarar gelen vatandaşlar hem müteahhit hem de yapı denetim firması hakkında dava açabilir. Denetim firması görevi kötüye kullanma suçundan ceza alır ve lisansı da iptal olur. Hatta o firmanın aldığı numuneyi test eden laboratuvar işini doğru yapmadıysa ceza alabilir.
Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu da "Müteahhitler normal şartlarda teslimden itibaren 5 yıl boyunca üretim hatalarından tüketiciye karşı sorumludur. Boru patlarsa, çatı akarsa yapmak zorundadır. Ancak evi 20 yıl önce alan da ‘gizli ayıp’ olduğu için hakkını aramalı. Çünkü vatandaş betonunun kalitesini, demirin cinsini çıplak gözle bakıp anlayamaz" diye konuştu.
Ağaoğlu, Eğer sıfır aldığınız bina depremde hasar gördüyse önce belediyeye risk ve hasar durumunu tespit ettirmeli, ertesinde firmaya ihtarname göndermelisiniz. Tespit aşamasında bir başka yol da Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurmak. Ancak bu yolu seçenler için bir gider söz konusu olur. İhtarname sonrası şikayet için arabulucuya başvurmak gerekir. Yine çözülmezse harç ödemeden tüketici mahkemesinde dava açabilirsiniz" dedi.
İzmir’de ya da başka bir alanda deprem sonrası yaşanan can kayıplarını ‘bilinçli taksir’ diye bir bölüm içinde yer alabilir. Binada kolon kesip yıkıma sebep olunması gibi taksirle bir insanın ölümüne neden olan kişi, iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Fiil, birden fazla insanın ölümüne ya da yaralanmasına neden olmuş ise sorumlusu, iki yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.