Bir elimize kameri, bir elimize güneşi verseler senden vazgeçmeyiz Erdoğan
Pandeminin yıkıcı etkileri tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hissedildi.
Sayın Cumhurbaşkanımız, var gücüyle bu sıkıntılı süreçte vatandaşı bir nebze olsun rahatlatmak için elinden gelen her şeyi yapıyor.
Elbette kolay değil; vatandaşa verirken ülkenin gelir gider dengesini de sağlamak zorunda.
Allah yardımcısı olsun.
Son yapılan asgari ücret zammını destekliyorum. Ev kiraları bu kadar yüksekken, gıda fiyatlarında olağanüstü pahalılık varken, elbette asgari ücret zammı iyi oldu. Fakat işverene de mutlaka destek olmak gerekir.
Özellikle ürün satmayan, hizmet veren sektörlerde ciddi sıkıntılar var.
En başta eğitim sektörü ciddi sıkıntıya girdi.
Sene başında öğrenciler alınmış, günün mevcut şartlarına göre fiyatlar belirlenmişti.
Eğitim öğretim dönemi başından itibaren asgari ücret, 2 bin 500 TL’den 8 bin 500 TL’ye yükseldi!
Her artışta öğretmen maaşları ve sigorta primleri arttı ve özel okullar zarar etmeye başladı.
Velilerden ek ücret talep etme dışında başka bir çözüm yolu kalmadı.
Bankalar kredi vermiyor.
Özel okulların çoğu iflas edebilir.
Sayın Cumhurbaşkanımızdan talebimiz ya öğrenci sayısı kadar devlet teşviği ya da düşük faizlerle en az sekiz ay ertelemeli ödeme sistemi ile kredilerin açılmasıdır.
Fabrikalar sattığı ürüne zam yaparak süreci yürütürken özel okulların eli kolu bağlanmış durumdadır.
Son asgari ücret düzenlemesi ile özel okullar milyonlarca lira zarara uğradı.
Devletin mutlaka özel okullara destek çıkması gerekir.
En azından sigorta primleri düşürülebilir.
Bu seneyi ancak bu tedbirle özel okullar bitirebilirler.
Önümüzdeki sene mevcut şartlara göre kayıt ücretlerini belirler ve devlet desteğine ihtiyaç duymazlar.
Devlet okullarının yükünü alan özel okullar göz ardı edilmemelidir. Bankalar kredi verseydi özel okulların böyle bir destek talebi olmayacaktı.
Eminim hiçbir özel okul sahibi bu süreçte çalışan sayısını azaltmak istemez!
Fakat bu durumda mecbur kalabilirler.
İşsizlik oranının artmamasına da dikkat etmek gerekir.
Bu yazı vesilesiyle ifade etmek isterim ki, benim Sayın Cumhurbaşkanımıza bir sözüm var:
Bir elimize kameri bir elimize güneşi verseler sizden vazgeçmeyeceğiz.
Sözümün arkasındayım, var olduğu sürece tüm benliğimle yanındayım …
Eleştirilerimiz samimiyettendir.
Son 10 yıldır yaptıklarımıza göz atanlar bizi anlarlar.
Bizi bilen bilir, bilmeyende kendi gibi bilir.
Son sözüm değişmez;
Allah vatana, millete, zeval vermesin…
Vesselam…