Bulgur pilav lengerde, Ne hoş olur yiyende
Yiyelim mi?
Yani “Olay bildiğiniz gibi değil” diyerek ve bildiklerimizi unutarak görsellere mi inanalım?
Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş üçlüsünün fotoğrafını “birlik ve beraberlik” diye elbirliği içinde halaya durmak için vesile mi kılalım?
Son dönemin yeniden popülerleşen Van türküsü; “Balığlar tendirde , Lale gibi kızarmış, Bulgur pilav lengerde, Ne hoş olur yiyende” sözlerinde olduğu gibi aslında bunları yemesi hoştur.
“Birlik” kelimesi hoştur. “Beraberlik” kelimesi hoştur. Amma benana!
Siz bize (madem toplanıp poz verdiniz) sonucu açıklayın.
Madem “adaylık tartışmasını” bizzat CHP olarak başlattınız, ön seçim falan dediniz, bu fotoğraftan ne sonuç çıktığını açıklayın.
Görüntü var, ses yok!
Devam edelim efendim: “Eşkili pişmiş çömlekte, Yapılmış uşkun ile, Lavaş ekmek ile, Ne hoş olur yiyende”
Afiyet olsun efendim.
Ama CHP bu süreci çok erken başlattı.
İç ve dış meseleler üzerine elle tutulur çözümler üretmeyen muhalefetin biteviye “adaylık” tartışması ülkeye katkı sağlamadığı gibi muhalif seçmenin de beklentilerini karşılamıyor.
CHP’li yöneticiler hem “sokağı konuşalım” diyorlar, hem de sokaktan çok uzaklar.
“Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” diyen atalarımız ne doğru söylemiş.
Türkiye’de uzun zamandır “eli belinde muhalefet” var.
Devletimiz deprem bölgesine 201 bin konut yapmış, ailelere teslim etmiş. Bu sene 252 bin konut daha yapılıp teslim edilecek.
Muhalefet iki kelime kurup, “Geç kaldınız?” diye kestirip atıyor. Oh ne rahat! Oturduğun yerden, “Beğenmedim” diyerek kestir at!
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum; “Muhalefet 201 bin konutun maketini bile yapamaz” deyince de sus pus oluyorlar.
CHP’li belediye başkanları ki biz onların “belediyeci” olduğunu çoktan unuttuk.
Şehirler çöküyor, ama iş artık; “Hizmet olmasa da oy alıyoruz” rahatlığına dönüştü. Onlar rahat, ama şehirler giderek harap!
Mansur Yavaş; "Benim derdim ekonomi" diyor.
Ekrem İmamoğlu; “Ekonomi...” diyor.
Madem öyle neden birkaç saatlik konsere 80 milyon verdiniz?
Madem öyle daha önce bedava verilen yemeği şimdi “kent lokantası” diyerek para ile satıyorsunuz. Ve bunu “algı yönetimiyle” pazarlayıp sanki taptaze bir hizmet gibi sunuyorsunuz. Of of, işte bunlar hep Game Of Thrones!
Sayın Başkanlar siz tasarruf falan etmiyorsunuz, bildiğin israf ediyorsunuz!
Ekonomiyi devletin size, “Şehirleri imar edin” diye verdiği parayla mı düzelteceksiniz? O zaman devlet kendi yapıyor zaten, size niye versin?
Siz şehirleri bırakıp şimdi “koltuk ve ikbal” peşinde koşuyorsunuz. Nasılsa seçmenleriniz sizden hizmet de beklemiyor. Bir gün herkes mahvolan şehirlerin farkına varacak ama o gün çok fazla birikmiş iş ve zaman kaybı anlaşılacak.
Ne diyor İsmet Özel: “Şehrin insanı, Şehrin insanı, Şehrin... Pahalı zevklerin insanı, ucuz cesaretlerin”
“GAZZE, TÜRKİYE’NİN MESELESİDİR”
“Gazze, Türkiye’nin meselesidir” dediğimizde; “Hayır, HAMAS terör örgütüdür” diyenler birdenbire Galata Köprüsü’nde toplanıp Gazze için ses vermeye başlamış.
CHP İstanbul İl yetkilileri kendi partililerini toplayıp açıklama yapıyorlar.
Özgür Özel ise Başkan Erdoğan'ı “Trump’a karşı sessiz olmakla” suçluyor.
Ne oldu?
Yani siz öyle pek Gazze derdinde değildiniz.
Hatta çok da ses çıkması aslında sizi rahatsız ettiği için “Tarafsız kalmayı” makul buluyordunuz.
Erdoğan-Trump çatışması mı istiyorsunuz?
Eski ABD Başkanı Joe Biden’ın “dostlarıyla deviremediği Erdoğan’ı” şimdi ABD ile söz düellosuna mı davet ediyorsunuz?
Oysa Cumhurbaşkanı Erdoğan gerekeni “masada ve sahada” zaten yapıyor.
Suriye’de Esed devrildi. Hani CHP Genel Başkanı’nın “El sıkışalım” dedikten bir gün sonra Rusya’ya kaçan Esed!
Büyük öngörü!
Şimdi de “Donald Trump'la kavga edelim” moduna geçtiler.
Dünya muhalefeti böyle öngörü görmedi.
Hülâsa; yeniden vekâlet savaşları çok yakında başlayacakken süreci doğru okuyan bir ekip ülkemizi başarıya götürür. Aksi takdirde “asıl” olmaktan çıkıp kendinizi “vekil” olarak gördüğünüzde 100 yıl daha kaybedersiniz.
SON SÖZ: “Ortadoğu” diye bir yer bizim için yoktur. “Ortadoğu” bölgesi buraya İngiltere’nin verdiği isimdir. Çünkü onlara göre Avrupa yakın doğu, Türkiye ve civarı orta doğu; Çin, Japonya vs uzak doğudur. Olaylara İngiltere eksenli değil Türkiye eksenli bakanlar bu “Ortadoğu” ifadesini artık kullanmasın. Burası, Kadim Türkiye Bölgesi’dir.
