Cadılar Bayramı'na beş gün kala gelen "yeni Türkiye" haberi
Dün akşam New York”taki Plaza Oteli”in, şimdi rezidans haline getirilen bölümünün lobisindeyim.
Bu akşam, burada yapılacak olan Türk Amerikan Derneği yıllık gala yemeğinden önce, iş insanı Ahmet Okumuş'un verdiği davete gidiyoruz.
Lobiden adımımı attığımda, Great Gatsby filminin, bu otelde çekilen o muhteşem sahnesi gözümün önüne geliyor.
Yıl 1922… Dünya Birinci Savaş'tan çıkmış. O dönemin otel şaşasını bir Visconti görkemiyle anlatmıştı yönetmen Baz Luhrmann o filmde.
LOBİDEKİ BALKABAĞINI GÖRÜNCE HATIRLIYORUM
Girişteki büyük masanın üzerinde dev bir balkabağı ve harika bir çiçek düzenlemesi görünüyor.
Balkabağının üzerine Plaza'nın amblemleri işlenmiş.
O an hatırlıyorum.
Bu pazartesi günü Hallowen…
Artık bütün dünyada kutlanmaya başlayan “Cadılar Bayramı” yani…
Şimdi anlatacağım haber, işte o lobiden asansöre giderken cep telefonuma geliyor.
AAAA TÜRKİYE O LİSTEDE 147'İNCİ SIRAYA MI DÜŞMÜŞ
Göteborg Üniversitesi'nin “Demokrasi Çeşitliliği Raporu” yayınlanmış.
Felaket daha başlıkta verilmişti.
Türkiye, dünya demokrasi liginde 147'inci sıraya düşmüş…
Bunun ne anlama geldiğini daha iyi anlayabilmeniz için şu rakamı da vereyim.
179 ülke içinde 147'inci sıraya…
Yani bir iki sıra daha düşersek “dünya diktatörlükler” kategorisine geçeceğiz.
“Tam günün adına layık bir Cadılar Bayramı haberi” deyip yürürken farkediyorum,
meğer asıl Cadılar Bayramı haberi en dipteymiş.
MÜSLÜMAN ÜLKE GELENEĞİNİ MAALESEF KİMSE BOZAMAMIŞ
Büyük felaketten önce, küçük tatsızlığı aktarayım.
Demokrasinin ilk 10 sırasında bir tek Müslüman ülke yok.
O ülkeler şunlar:
Norveç, Kosta Rika, Yeni Zelanda, Estonya, İsviçre, Finlandiya, Almanya ve İrlanda…
Bu arada savaşın eşiğine geldiğimiz Yunanistan'ın 36'ıncı sırada olduğunu belirteyim.
Bu ülkenin, 2008'deki o derin ekonomik krizi, demokrasisinden zerre taviz vermeden aşmasını hayranlıkla izlediğimi de itiraf edeyim.
Şimdi geliyorum asıl felakete…
BUNDAN 20 YIL ÖNCE ESKİ TÜRKİYE'NİN ÜZERİNDE BİR MÜSLÜMAN ÜLKE VAR MIYDI?
Bundan 20 yıl öncesine kadar…
Yani bugün resmi ideoloji ve sözcüleri tarafından “eski Türkiye” diye yerden yere vurulan o dönemde…
İslam ülkeleri arasında en gelişmiş demokrasiye sahip ülke hangisiydi?
Hatta tek ülke…
Türkiye değil mi?
Peki 20 yılda nereye geldik?
Hani askeri vesayeti kaldırdık, güya vesayetçi medyayı yok ettik…
Seçilmişlerin üzerinde hiçbir güç bırakmadık…
Yani daha da ileri bir yerde olmamız gerekmiyor muydu…
Şimdi sıkı durun.
NEEE DÖRT MÜSLÜMAN ÜLKE, DEMOKRASİ LİGİNDE TÜRKİYE'NİN ÖNÜNE Mİ GEÇMİŞ
Dün açıklanan sıralamaya göre, şu an demokraside gelişmişlik bakımından nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan dört ülke Türkiye'nin önüne geçmiş.
74'ncü sırada Tunus, 117'inci sırada Pakistan, 118'inci sırada Irak ve 143'üncü sırada İran…
Yok canım, kadınların başını zorla örttüren İran bile mi diyeceksiniz…
Çok da haklısınız. Ama bunun çok makul bir izahı var.
Yanlış anlamayın, şu son 20 yılda, onlar demokraside ilerlediği için önümüze geçmedi…
Biz çok daha fazla gerilediğimiz için geride kaldık.…
Bu arada düne kadar komünist birer diktatörlükle yönetilen Bulgaristan ve Ermenistan gibi komşularımızın da bizim çok üzerimizde olduğunu belirteyim.
Tek tesellimiz Azerbaycan'ın bizim de gerimizde kalması…
20 YILDA ESKİ TÜRKİYE'DEN “KÖHNE TÜRKİYE'YE” GELDİK
Bugünlerde yine abuk sabuk tartışmalar başladı…
“Eski Türkiye'ye döneriz” tenkitleri gırla gidiyor.
“Yeni Türkiye, yeni Türkiye” diye geldiğimiz seviye bu.
O gün eğer eski Türkiye idiyse…
Bugünkü 20 yılda “Köhne Türkiye” haline döndü…
Cadılar Bayramı'na beş gün kala, geldiğimiz yer maalesef burası işte.
Bu yazıyı Cuma günü AKP yönetimi tarafından açıklanacak "Türkiye Yüzyılı" projesi için yazıyorum. Acaba bu projede demokrasi sıralamasında Türkiye’yi hiç olmazsa 1990’ların eski Türkiye'si seviyesine çıkaracak vaatler olacak mı?
Merak ediyorum.
***
NOT: Köhnenin sözlük anlamı şu: “Bakımsız kalarak eskiyip yıpranmış, çağdışı kalmış.”