Tarıma hazine arazisi dopingi! Bakan Kurum duyurdu: Ayçiçek... Zeytin...

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, yaklaşık 55 bin çiftçiye toplam 595 milyon metrekare yüzölçümlü hazine arazisini, başta zeytin olmak üzere ceviz ve badem üretimi için verdiklerini belirtti.

Tarıma hazine arazisi dopingi! Bakan Kurum duyurdu: Ayçiçek... Zeytin...

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, yaklaşık 55 bin çiftçiye toplam 595 milyon metrekare yüzölçümlü hazine arazisini, başta zeytin olmak üzere ceviz ve badem üretimi için verdiklerini belirterek, "2022 yılında, çok daha büyük oranda hazine arazimizi yine başta zeytin ve ayçiçeği olmak üzere, organik tarımın her türü için çiftçimizin kullanımına açacağız" dedi.

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Antalya'nın Manavgat ilçesinde Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü ve Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) arasında iş birliği protokolü imza törenine katıldı.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Kadın İşçiler Hatıra Ormanı için fidan dikeceklerini belirten Bakan Kurum, şöyle konuştu:

"Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğümüz ile Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu arasındaki çevre, doğa ve tüm yeşil alanlarımızı merkeze alan, son derece kıymetli bir protokolü imzalayacağız. Bu protokolle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliği kapsamında Hatıra Ormanı çalışmalarını artık her yıl birlikte yapacağız. Bugün ülkemizin her yerinde milyonlarca fidanımızı, kadınlarımızın yoğun ilgi gösterdiği ve sahiplendiği millet bahçelerimizde toprakla buluşturuyoruz."

'1 yıl içerisinde teslim etmek için çalışıyoruz'

Türkiye'nin iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini derinden hissettiği bir dönemden geçtiğini belirten Bakan Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Son yıllarda iklim krizine bağlı üzücü hadiselere şahit olduk, can kayıpları yaşadık. Rize, Artvin, Kastamonu, Sinop ve Bartın'da sel felaketleri, akabinde Antalya ve Muğla başta olmak üzere ülkemizin birçok yerinde eş zamanlı orman yangınlarıyla karşı karşıya kaldık. Canımızı acıtan tüm bu afetlerden sonra bir seferberlik anlayışıyla yaraları sarmak için vatandaşlarımızın yardımına koştuk. Antalya ve Muğla'da köylerimizin alt yapısını tamamen yeniledik. Bu yangınlardan hemen sonra yeni yuvalarımızın yapımına başladık. Köy evlerimizi, ahırıyla, deposuyla, camisiyle, okuluyla, sosyal donatılarıyla birlikte 1 yıl içerisinde teslim etmek için gece gündüz çalışıyoruz."

'Zeytin ağaçlarımız artmaktadır'

Son dönem gündeme gelen zeytin ağaçlarının ve alanlarının zarar göreceği iddialarının yalan olduğunu söyleyen Bakan Kurum, yaptıkları çalışmaları anlattı. Bakan Kurum, şöyle devam etti:

"Türkiye'de 2002 yılına kadar 620 bin hektar zeytincilik alanı vardı. AK Parti iktidarlarıyla 2021 yılı sonu itibarıyla zeytin alanı büyüklüğümüzü tam 890 bin hektara çıktı. Ülkemizde bizden önce 101 milyon zeytin ağacı varken, bugün bu sayıyı tam 2 kat artırarak, 192 milyona çıkardık. 20 yılda Türkiye, çiftçisiyle, emekçisiyle el ele vererek, zeytinine gözü gibi bakmış, korumuştur. Hem zeytin hem de zeytinyağı üretiminde dünya 5'incisi olmuştur. Bu rakamlar da gösteriyor ki; zeytin ağaçlarımız bırakın azalmayı, yaptığımız desteklerle gün be gün daha da artmaktadır."

'Çiftçilerimiz rahat olsun'

Bakanlık olarak yaklaşık 55 bin çiftçiye toplam 595 milyon metrekare yüzölçümlü hazine arazisini, başta zeytin olmak üzere ceviz ve badem üretimi için verdiklerini kaydeden Bakan Kurum, "Şimdi yeni bir hedef daha belirledik. Bunu da çiftçimize bir müjde olarak Antalya'mızdan veriyorum. 2022 yılında, çok daha büyük oranda hazine arazimizi yine başta zeytin ve ayçiçeği olmak üzere, organik tarımın her türü için çiftçimizin kullanımına açacağız. Zeytin üreticisi kardeşlerimiz, çiftçilerimiz rahat olsun, müsterih olsun. Sadece zeytinde değil, tüm bitki ve meyve çeşitlerinde stratejik adımları, geliştirici adımları, zeytinin alanını genişletecek adımları, çiftçimizle, üreticimizle el ele vererek, kararlılıkla atacağız" diye konuştu.

Sit alanları yalanıyla milletimizi yanlış yönlendirmeye çalışıyorlar”

Geçtiğimiz gün bazı basın yayın organlarında yer alan “sit alanlar” ile ilgili haberlere de değinen Bakan Murat Kurum, tepkisini şu sözlerle dile getirdi:

“Biz yavrularımızın daha yeşil bir dünyada yaşaması için, tüm ekibimizle birlikte bu denli titizlikle hareket ederken; yine aslı astarı olmayan, mesnetsiz, yalan yanlış açıklamalarla karşı karşıya kaldık.

Antalya’da, Muğla’da bir daha yangınlar olmasın, canlarımız bir daha yanmasın diye 3 gün önce ‘Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’ yayınladık. Bu yönetmelik, sit alanlara dair yeni bir ek düzenleme içermeyen, bunun tam aksine, şu anda korunan alanlarda devam eden faaliyetlere bile sınırlamalar getiren bir yönetmelik oldu. Tabii ülkemizin, doğamızın geleceğini ilgilendiren her konuyu saptıran, çarpıtanlar yine boş durmadılar. Aynı insanlar Salda Gölü’nde de sahneye çıkmışlardı. Ama bizim Salda’ya yönelik, dünyaya örnek olan çevre koruma projemiz tamamlandıktan sonra sesleri tamamen kesildi.

 Tıpkı Salda’da yaşadığımız gibi yine, ‘Nitelikli Doğal Koruma Alanlarının tanımı değişti, artık daha fazla yapılaşma olacak.’ diyorlar. Yine her zamanki gibi doğa koruma ve çevre projelerimizi, doğru yanlış demeden politik bir argüman olarak kullanmaya devam ediyorlar. Halbuki bir kere olsun objektif olabilseler, ‘rant’ amaçlı bir yapılaşmanın kesinlikle söz konusu olmadığını göreceklerdi. Tamamen çevre-doğa-insan ortak menfaatinin gözetildiğini apaçık göreceklerdi.

Gerçi ‘göreceklerdi’ diyorum ama bunlar, yönetmeliğin eski hâliyle karşılaştırıldığında yapılan düzenlemelerin izinleri genişletmediğini, tam aksine daha çevreci hâle getirdiğini, herkesten çok iyi biliyorlar. Geçtiğimiz yıl milletimizi yasa boğan yangınlara karşı tedbirleri güçlendirdiğini de çok iyi biliyorlar ama milletimizden gizlemeye çalışıyorlar.

 Biz ‘Doğal alanlarda yeni bir yol güzergâhı açmak yasak’ diyoruz, bunlar ‘bakın yol açacaklar’ diyorlar. Biz yönetmelikte açık açık ‘ormanlarda mevcut yol güzergâhı kullanılacak’ diyoruz, bunlar ‘Yok, yok başka amaçları var’ diyorlar. Antalya’da Muğla’da içimizi yakan yangınlar bir daha olmasın diye, yangınla mücadele edecek adımları yönetmeliğimize yazdığımız hâlde çarpıtıyorlar. Yangın gibi acil durumlarda; altyapı uygulamaları yapılmasını istemiyorlar, bunlar ‘ormanlarımızda yangın yolu açılmasına’ bile karşı çıkıyorlar. Son günlerde, zeytin ağaçlarının ve alanlarının zarar göreceğine dair yeni bir yalanla, milletimizi yanlış yönlendirmeye çalışıyorlar.”