Kılıçdaroğlu'dan 30 Ağustos tepkisi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarına salgın nedeniyle izin verilmemesine sert tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu "Milli Kurtuluş Savaşı'nın hangi koşullarda verildiğini bilmeyen bir ekiple karşı karşıyayız" diye konuştu.
Devlet Mezarlığı'nda Albay Reşat Çiğiltepe'nin kabrini ziyaret eden Kılıçdaroğlu, eski Başbakan Bülent Ecevit ve bazı şehitlerin kabirlerine de karanfil bıraktı, dua etti.
Kılıçdaroğlu, ziyaretin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Milli Kurtuluş Savaşı'nın çok zor koşullarda yapıldığını, insanların yaşamlarını ülkenin geleceği için seve seve feda ettiklerini vurguladı.
Albay Çiğiltepe'nin, Büyük Taarruz sırasında Çiğiltepe'yi, Atatürk'e söz verdiği saatte alamadığı için hayatına son verdiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Bu gerçekleri acaba devleti yönetenler biliyorlar mı? Milli Kurtuluş Savaşı'nın hangi koşullarda verildiğini biliyorlar mı? Ayağında çarığıyla, kucağında çocuğuyla, omzunda topuyla cepheye silah taşıyan anneleri biliyorlar mı? Bunu şunun için söylüyorum: Devleti yöneten erkan 'keşke Yunan galip gelseydi' diyenin ayağına gidiyor. Ya tarihi bilmiyorlar ya ülkeye ihanet etmeyi bir tutum olarak toplumun önüne koyuyorlar." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet'in kolay kurulmadığını, her karışında acı, gözyaşı ve Mehmetçiğin kanı olduğunu söyleyerek, "Nasıl olur da bu gerçekler görülmez! O nedenle Miralay Reşat komutanımızı bugün sevgiyle, saygıyla andık. Ruhu şad olsun." ifadelerini kullandı.
30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları için alınan tedbirlere ilişkin değerlendirmeleri sorulan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"30 Ağustos, Lozan'a başı dik gitmenin en önemli adımıdır, düşmanın Anadolu topraklarından kovulmasıdır, ağır bedellerin ödenmesidir. Bu tarih için bırakın pandemiyi, bugün milyonlarca insan hayatını vermeye hazırdır. Dolayısıyla Türkiye'yi bilmeyen, tarihini bilmeyen, Milli Kurtuluş Savaşı'nın hangi koşullarda verildiğini bilmeyen bir ekiple karşı karşıyayız."
Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından "Nutuk" kitabının basıldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:
"Onu bütün bakanlara gönderin dedim. Çünkü Nutuk'ta sözü edilen kişilerin kimler oldukları da kısa öyküleriyle, tarihçeleriyle anlatılmış orada. Dolayısıyla en azından onu okuyun, bilin bakalım, bu savaş nasıl verildi, nasıl mücadele edildi, Osmanlı nasıl teslim alındı, Osmanlı'da teslim alınırken tablo neydi? İşgal altında bir İstanbul, Samsun, Erzurum, işgal altında bir Gaziantep, Kahramanmaraş... Acaba bunlar Sütçü İmam'ı biliyorlar mı? Adını üniversiteye verdik ama Sütçü İmam'ın hangi koşullarda mücadele ettiğini biliyorlar mı? Onlar biliyorlar mı acaba sıtma ve trahomdan yüz binlerce insanın hayatını kaybettiğini? Onlar biliyorlar mı acaba Cumhuriyet kurulurken okuma yazma oranının yüzde 8 olduğunu? Onlar biliyorlar mı acaba millet mekteplerinin ne zaman kurulduğunu? Onlar biliyorlar mı acaba köy enstitülerinin neler yaptığını bu ülkeye?"
Türkiye'nin 1940'lı yıllarda dünyaya uçak ihraç eden 5 ülkeden biri olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onlar biliyorlar mı acaba kendi denizaltımızı yapan bir Türkiye'yi ayağa kaldıran bir Mustafa Kemal'i ve arkadaşlarını? Kayseri'de 1925 yılında uçak fabrikasının kurulduğunu biliyorlar mı acaba? Eskişehir'i, Etimesgut'u biliyorlar mı acaba? Bunların nasıl yok olduğunu, kimler tarafından yok edildiğini biliyorlar mı acaba?"
Kılıçdaroğlu, gelinen noktada Türkiye'nin ekonomik açıdan dışarıya teslim edildiğini iddia ederek, "Eğer Türkiye Cumhuriyeti'nin 83 milyonu, 21. yüzyılda hala Londra'daki bir avuç tefeciye hizmet eder hale getirilmişse, bunu sorgulamayacak mıyız? Hangi görüşten, kimlikten, inançtan olursa olsun, 'bayrak bizim bayrağımız, vatan bizim vatanımız' diyorsak oturup bunu sorgulamak zorundayız. Nasıl oldu da Türkiye 18 yılda Londra'daki bir avuç tefeciye teslim edilir hale geldi." değerlendirmesinde bulundu.