CHP Grup Sözcüsü Zeynel Emre: Aday Şubat ayında açıklanır

tv100 ekranında her pazar yayınlanan Pınar Işık Ardor'un sunduğu Pazar Siyaseti'nin bu haftaki konuğu Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Zeynel Emre oldu.

Zeynel Emre, Altılı Masa'nın 26 Ocak'ta yapacağı toplantının gündemini anlattı. Hükümet programı ile adayın konuşalacağını aktaran CHP Grup Sözcüsü Emre, "Aday Şubat'ta açıklanır" dedi. Adayın kim olacağıyla ilgili "Biz Sayın Genel Başkanımızın olmasını istiyoruz" diye konuştu.

Seçim tarihi için muhalefet liderlerinin 14 Mayıs'ı desteklemeyeceğini açıkladı.

İşte Zeynel Emre'nin açıklamaları...

26 OCAK'TAKİ ALTILI MASA TOPLANTISINDA ADAY KONUŞULACAK

Altılı Masa'nın bir önceki toplantısı sonrasında ortak aday konusunda çalışmanın başlamasına karar verildiği açıklanmıştı. Bu toplantında adayın kim olacağı ve ortak yönetim konuşulacak.

30 Ocak'ta yapılacak ikinci toplantı sonrasında ise ortak hükümet programı açıklanacak.

Daha önceki toplantılarda 84 maddeyi açıkladık, biz orada yargının pozisyonu, Cumhurbaşkanı’nın pozisyonu vesaire anlattık. Bizde başından beri Türkiye’nin ortak akılla yönetilmesi iddiası var. Maddeler halinde bu anlayışı Türkiye’ye duyuracağız.

DAVUTOĞLU'NUN İMZA YETKİSİ AÇIKLAMALARI

Detaylarda boğulmak istemiyoruz. Masadaki insanlar adayı belirledik, ortaya çıkardık diyerek köşeye çekilmeyecek. Beraber yönetecek, beraber kararlar alacak, beraber çalışacaklar. Kamuoyu da sanırım tek kişinin yönetimine alıştı. 2017'de yapılan referandumdan bu yana hangi başlıkta biz geriye gitmedik. Bu yönetim bizi geri götürdü. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi bu nedenle istiyoruz.

Bir cumhurbaşkanı adayı önümüzdeki dönemi nasıl yönetteceğini şeffaf olarak açıkladıktan sonra hiçbir problem yaratmayacaktır. Parlamentoda liderlerin düşüncesinin aksine kararlarda çıkar, yasamanın fonksiyonunu ayrı yürütmenin fonksiyonunu ayrı değerlendirmek lazım. Buradan kriz çıkacağına dair söylemlerin masayı yıpratmaya yönelik olduğunu düşünüyorum.

Anayasanın itiraz ettiğimiz çok maddesi var ama mevcut kanunlar yürürlükte olduğu müddetçe uymak zorundasınız. Dolayısıyla anayasanın amir hükümlerinin dışına çıkmak mümkün değildir. Ben detaylarını biliyorum ama liderlerin 30 Ocak'taki açıklamasından önce söylemek doğru olmaz. 

"ŞUBAT AYINDA ADAY AÇIKLANIR"

Şubat ayında açıklanır, sonuna kalacağını düşünmüyorum. Seçim tarihi açıklandı, masa da toplantı yapacak fazla da bir süre kalmadı zaten. Seçim takvimi açıklansın biz de adayımızı açıklarız demiştik. Aday Şubat ayında açıklanacaktır. Kuvvetle muhtemel Sayın Genel Başkanımızın aday olacaktır. Bizim beklentimiz bu yönde.

İMAMOĞLU'NUN GEZİSİ

Sayın İmamoğlu, Belediye Başkanı seçildikten sonra hiç Anadolu turuna çıkmamış olsaydı başka anlamlar doğabilirdi. Sayın Genel Başkan’ın haberi var zaten Seyit Torun’da onunla birlikte geziyor.

"SAYIN KILIÇDAROĞLU 14 MAYIS SEÇİM SONUCU SONRASI İSTİFA EDER"

Genel Başkanımız İzmir toplantısında çok açık çağrı yaptı ‘Benimle misiniz, değil misiniz?’ diye. CHP tabanında ortaklaştığı bir şekilde herkes Genel Başkanımızı aday olarak görmek istiyor ama yetki burada Sayın Genel Başkanımızda.

Sayın Genel Başkanımız uzun zamandır bu görevde. Özellikle yerel seçimlerden sonra yapılan kongrede rekor oyla tekrar seçildi. Bu zaten Sayın Genel Başkanımıza desteği gösterir.

Sayın Kılıçdaroğlu'nun istifa edeceği tarih 14 Mayıs gecesi seçim sonucunun açıklanmasının ardından olur. 

"SÜREKLİ BİR KRİZ ÇIKMASI ALIŞKANLIĞI"

14 Mayıs'ta sandığa gidileceği görülüyor. Bu karar daha önce alınsaydı Meclis'te beraber karar alabilirdik. Altılı Masa'da bunu söylemişti. 6 Nisan'dan önceki yapılacak seçim tarihine uyacağımızı söyledik. Bu kanunu doğru bulmadığımızı da belirtmiştik. 2023 Nisan'ında eski seçim kanununa göre seçime itiraz etmeyeceğimizi söyledik. Bu tarihten sonraki yeni seçim kanunu başladığı için itirazımız var. Cumhurbaşkanının iki dönemi de bitti. Burada tek istisna Meclis'in karar almasıdır. Bu şekilde tekrar aday olabilir. Bir kimsenin üçüncü kez aday olabilmesinin tek istisnası, ikinci klez Cumhurbaşkanlığı yaparken TBMM’nin 360 ve üzeri bir sayıyla seçim kararı almasıdır. Biz bunu kaldırmayacağız, niye kaldıralım? Çünkü Nisan’ın öncesinde olmuyor. 6 Nisan'dan önce Meclis'ten karar aldırma imkanı varken neden 14 Mayıs'a karar verdi? Sürekli bir kriz çıkması alışkanlığı var. Özellikle Meclis'ten karar çıkartma yolunu seçmedi.

Seçim tarihinde muhalefetle iktidarın ortaklaşması için 6 Nisan'dan önce karar alınması gerekiyordu. Bu tarihten sonrasında ortaklaşmak mümkün değil. Sizce bunu bertaraf etme imkanı varken, anayasada açık madde varken Cumhurbaşkanı Erdoğan neden bu tarihi seçti?Ben nasıl bir kriz ortamı yaratırım, bu krizden nasıl faydalanırım düşüncesiyle 14 Mayıs'ı seçti. Hiçbir seçim vaadi tutmadı. Anayasanın 101'inci maddesi açık. Daha önce karar alınsaydı. Türkiye'nin bu tartışmaya ihtiyacı var mıydı?

"26 OCAK'TA BU DA KONUŞACAK, YÜZDE 99 ERDOĞAN'IN KARARI DESTEKLENMEZ"

26 Ocak'taki toplantıda konuşulacak başlıklardan biri de bu olacaktır. Yüzde 99 muhalefet Erdoğan'ın bu kararını desteklemez. Şunun altını çizeyim HDP'nin ne yapacağını bilmiyoruz.

Siyasi partilerin kapatılmasını yanlış buluyoruz. 6’lı masanın uzlaştığı 84 maddeden birinde bir siyasi partiyle alakalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kapatma davası açabilmesini TBMM’nin iznine tabi kılıyoruz.

HDP'nin geçmişten bugüne kadar ki siyasi söylemleri, siyasi kimlikleri, davranışları sır değildi. Biz HDP'yi kapatsak mı daha fazla kazanırız, kapatmasak mı daha fazla kazanırız hesabı yapıyorlar. Kapatma onlara puan kaybettirir. İktidar cehanın anketlere bakıp ne kazanıyor, ne kaybediyor bakıp Erdoğan ona göre bir karar verecek ve bu şekilde bir karar çıkacak.

Şu an Cumhur İttifakı yüzde 40'ı geçmiyor. 

HDP'nin seçmeni mevcut iktidardan şikayetçi. 6 milyonun oy verdiği partiyi kapatmaya çalışıyorlar. Herhangi bir HDP seçmeninin iktidara oy vereceğini zannetmiyoruz. Onlar bir aday çıkaracak ama masanın adayına da bakacaklarını söylediler. Hatta Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığına sıcak baktıklarını söylediler. Bunlar önemli.