CHP'de adayları kim belirliyor?
Geçtiğimiz hafta Battal İlgezdi’nin açıklamaları gündem oldu. Ataşehir Belediye Başkanı İlgezdi, “Yedi partinin ortak adayıyım” diyerek CHP’den istifa etti.
Dün yine sosyal medya üzerinden bir açıklama yaptı. Ardından ise tv100 yine tarihi bir yayıncılık gerçekleştirerek Gürkan Hacır’ın hazırlayıp sunduğu Taksim Meydan’ı programında Battal İlgezdi’yle canlı bağlantı yaptı.
Battal Bey oldukça duygusal ve sert konuşma yaptı. Bu konuşmayı yaptığı sırada ben de bu yazıyı kaleme alıyordum.
Dün gündüz saatlerinde Battal Bey ile bir görüşme gerçekleştirdim. Sayın İlgezdi biraz içerlemiş gibiydi.
“Ekrem İmamoğlu’nu partiye ben aldım. Üyelik kaydını bile ben yaptım” dedi.
Kürtler ve Alevilerin tasfiye edildiğine dair görüşünün arkasındaydı. Nitekim Taksim Meydanı programında da bunu yineledi. Kendisi tek tek isimleri saydı. Aday gösterilmeyen belediye başkanlarının ya Kürt ya Alevi olduğunu söyledi.
Dahası devam eden veya yeniden aday gösterilenlerde de ciddi bir Trabzonlu yoğunluğu olduğunu belirtti.
Zeydan Karalar’ın yeniden aday gösterilmesini sordum Battal Bey’e. “Mecbur olmasalardı aday göstermezlerdi” dedi.
“Yılmaz Büyükerşen’e ne diyorsunuz o zaman” dedim?
“Ben de onun gibi veda etmek istedim, müsaade etmediler. Beni aday göstermezseniz birlikte ortak bir aday çıkaralım teklifinde bulundum. Ekrem Bey sizinle çalışmak istemiyorum diyerek cevap verdi” dedi.
Battal İlgezdi’yi, Ekrem İmamoğlu’nun Parti Meclisi kararından önce kendisinin aday gösterilmeyeceğini söylemesi de oldukça kızdırmıştı.
“Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştünüz mü bu süreçte” diye sordum. “İstifa ettikten sonra görüştüm bana ‘Battal Bey biraz sakin olun ve oturun oturduğunuz yerde’ tavsiyesinde bulundu” yanıtını verdi.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ekrem İmamoğlu ile görüşmeyip, Battal İlgezdi ile de bu kadar rahat görüşmesi tarihe bir not olarak düşülmeli. Hele hele “Sakin olun” mesajı aslında oldukça derin anlamlar içeriyor.
Belli ki artık sadece kulislerde değil, Kemal Bey’in 1 Nisan’ı beklediği açık açık konuşuluyor.
CHP’deki bu kavgalı görüntü İstanbul özelinde değil. Ankara’ya baktığımızda aday da bir tartışma yok. Ancak orada da Mansur Yavaş’ın CHP logosuz afişler kullandığını görüyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi seçmeni bunu nasıl karşılar, yaşayıp göreceğiz.
İzmir’de olan durum yine tam bir yılan hikâyesine döndü. Aday Cemil Tugay oldu, ancak yaşanan süreç tam bir yılan hikâyesiydi.
Biz bu kavgaların benzerini birkaç ay evvel İYİ Parti’de gördük. Bugün baktığımız da İYİ Parti müstakilleşme hedefinin sancılarını yaşayıp, tamamlamış görünüyor.
CHP’de ise koltuk kavgaları, değişim iddiasıyla gelenlerin hiçbir şeyi değiştirmemesi ve bitmeyen güç savaşları seçim öncesi partide paramparça bir görüntü veriyor.
Belki fark etmiyorlar ama CHP, Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak üzere. Meşhur sözü hatırlatmakta fayda var. Kavgalı eve kız vermezler…