CHP’nin adayları neden tartışma yarattı?
Yerel seçime sayılı günler kaldı ama ana muhalefet partisi CHP darmadağın bir görüntü içinde…
‘’Değişim’’ vaadiyle iş başına gelen yönetimin aldığı kararlar kimseyi memnun ve mutlu etmiyor.
Neredeyse tüm il ve ilçelerde bir kaos görüntüsü var.
Partinin önde gelen isimleri peş peşe istifa ediyor.
Gürsel Tekin’den Osman Özgüven’e, Soner Çetin’den Akif Akay’a uzanan bir istifa zinciri var.
Aday yapılmayan aday adayları da yeniden aday gösterilmeyen belediye başkanları da zehir zemberek açıklamalar yapıyor ve tek bir şeye işaret ediyor: "Liyakat ve vicdan yok…"
NE OLUYOR?
CHP’nin yeni ilan edilen adaylarının bu denli tartışma yaratmasının birden çok sebebi var.
Bu sebeplerden en önemlisi hiç kuşkusuz ki ‘’Kurultay Hesaplaşması’’nın devam etmesi…
CHP’li Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi istifa ettikten sonra tv100’deki Taksim Meydanı programına katılmış ve “İstanbul’da Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyen tek bir belediye başkanı bile yeniden atanırsa kamuoyundan özür dileyeceğim’’ demişti.
Battal İlgezdi yanılmadı.
CHP yönetimi, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun isteği üzerine kurultay sürecinde Kılıçdaroğlu’na destek veren hiçbir ilçe belediye başkanını yeniden listeye koymadı. Benzer bir manzara İzmir, Antalya ve Adana’nın ilçelerinde de yaşandı.
Bu tablo İmamoğlu ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in hâlâ kurultay salonundan çıkamadığını gösteriyor.
İLGİNÇ BİR TABLO
Doğrusu bu da garip bir durum…
Normal olanı kurultayı kazananların herkesi kucaklayıp kapsaması ve kırgınlıkları gidermesidir. CHP’nin yeni yönetiminde ise tam tersi oluyor. ‘’Kazandıkları’’ halde öfkeleri dinmiyor. ‘’Kaybedenleri’’ yeniden parti içinde görevlendirmek, birlik ve bütünlüğü sağlamak yerine daha da itiyor ve değersizleştiriyorlar.
“Değersizlik’’ hissi kolay kolay tamir edilebilecek bir duygu hali değildir.
CHP yönetimi siyasetin ‘’insan’’la yapıldığını ya bilmiyor ya da umursamıyor.
TARTIŞMALAR BİTMİYOR
Adayların sürekli tartışma konusu haline gelmesi sadece bununla sınırlı değil tabii ki…
‘’Değişimci’’ler kurultay sürecinde herkesin gözü önünde birden çok söz verdiler.
Bu sözlerden en önemlisi ‘’Üyeye dayalı ön seçim’’di.
Özgür Özel, ‘’Değişim gerçekleşecek ve herkesi üyeler seçecek’’ demişti.
Bu söz çok çabuk unutuldu.
“Üye yapımız sağlıklı değil, ön seçim için YSK’nın takvimi yetişmiyor’’ bahanelerinin arkasına sığınıldı ve sözler tutulmadı.
Üyelerden oluşan delegeler kendilerini seçince ‘’sorun yok’’tu…
Ama aynı üyeler ‘’belediye başkan adaylarını da belirlesin’’ denilince “Üye yapımız sağlıklı değil’’ denilmeye başlandı.
‘’YSK takvimi yetişmiyor’’ bahanesini konuşmaya bile gerek yok…
Dolayısıyla ‘’Değişim’’ ilk sınavında sınıfta kaldı ve çuvalladı.
DEĞİŞİM BU MUYMUŞ?
‘’Değişim’’in daha önce de söylediğimiz üzere “Belediye başkanlarını belirleme kavgasından başka bir şey olmadığı’’ açık ve net bir biçimde görüldü.
Genel Merkez ve İmamoğlu, 1 Nisan sabahının korku ve kaygısıyla her yere ‘’yakınları’’nı doldurdu.
Tüm bunlar gözlerimizin önünde yaşandı.
Verilen hiçbir söz tutulmayınca tartışmalar daha da arttı.
Zira ‘’ön seçim yapmaktan korkan’’ CHP yönetimi artan tepkiler üzerine bir süre önce “Aday belirlemek için anket yapacağız’’ demeye başladı.
Özgür Özel, Parti Meclisi toplantısında “Anketler PM’de paylaşılacak ve şeffaf olacak. Herkes kimin anketten çıktığını görecek’’ dedi.
Peki bu yapıldı mı?
Tabii iki hayır!
VİCDAN…
Ön seçim sözünü tutmayan, kamuoyu araştırmaları ve anketleri PM ile paylaşmayan CHP yönetiminin yaptığı atamalar ‘’vicdanlar’’da karşılık bulmadı.
Hiçbir aday neden aday yapılmadığını öğrenemedi… Çevresine ve kendisine tatmin edici bir cevap veremedi.
Bu tablo atanan adayları da hırpalamaya başladı.
Kısacası CHP’nin yeni yönetimi aday atamalarını eline yüzüne bulaştırdı ve CHP’yi tarihinde hiç görülmemiş bir tartışmanın içine soktu.
Kurultay süreci başladığında en büyük korkum “CHP’nin 100. yılında deneyimsiz bir kadronun eline düşüp infilak etmesi’’ydi.
Umarım bu korkum boşa çıkar…
Umarım her şeye rağmen halkın feraseti galip gelir ve CHP’nin adayları üstün bir başarı gösterir.