Erdoğan'dan YSK'nın İstanbul kararı için ilk değerlendirme

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan AK Parti grup toplantısında YSK'nın İstanbul seçimlerinin tekrar edilmesine yönelik kararını değerlendirdi. Erdoğan, "Biz bu yapılanların hesabını milli irade hırsızlarından sormazsak millet bizden sorar" dedi.

Erdoğan'dan YSK'nın İstanbul kararı için ilk değerlendirme

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan AK Parti grup toplantısında konuştu. İşte Erdoğan'ın açıklamalarının satırbaşları:

- TBMM çalışmalarımıza yeniden ağırlık vermeye başlıyoruz. Dün ilk iftarını yaptığımız ramazanı şerifinizi tebrik ediyorum. lkemiz, İslam dünyası için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Sulh dini olan İslamın, her türlü zulmü kati olarak yasakladığı, iyiliği, güzelliği ihsanı yardımlaşmayı teşvik ettiği ramazan ayını hakkıyla değerlendirebilirsek ne mutlu bizlere.

- Yaşadığımız şehirde, tek bir mağdur, tek bir mazlum varsa ve bizim bundan haberimiz yoksa daha da kötüsü imkanımız olduğu halde kendisine el uzatmamışsak ramazanımız heba olmuş demektir.

- Yakın arkadaşlarımızdan başlayarak, küskün, dargın olduğumuz, kin ve nefret izlerini yüreğimizden silip atamadığımız tek bir kişi varsa ramazanı gerçek anlamda idrak edemedik demektir.

- Bu mübarek günlerde Müslüman kanı döken İsrail gibi, Esed rejimi gibi, Sisi gibi, terör örgütleri katil yapılara elimizle yapabileceklerimizi yapamıyorsak ramazanımız boşa geçiyor demektir.

"Gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz"

- Rabbim, Türkiye ortak paydası altında 82 milyon olarak kucaklaşmayı nasip etsin. Rabbimiz bize defalarca zorluklarla beraber kolaylıkların da olduğunu müjdeliyor. En büyük gücümüzün, dualarımız, ibadetlerimiz olduğunu aklımızdan çıkarmadan bu mübarek günleri en iyi şekilde değerlendireceğiz.

- Rabbimizin vaadine sonsuz teslimiyetle, karşımızdaki zorlukların içindeki veya sonundaki kolaylıklara güvenerek mücadelemizi sürdüreceğiz. Son nefesimize kadar gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Bu kutlu dava yolunda, bizimle birlikte olan her bir kardeşime tekrar tekrar şükranlarımı sunuyorum.

YSK'nın İstanbul seçimlerini yenileme kararı

- YSK'ya sunduğumuz belgeler gayet sağlamdı. Gördük ki 15 bin seçmenin iradesi gasp edilmiş. Bu hataların bir kısmı sehven yapılmış olsa da önemli bir bölümünde kasıt olduğu bellidir. Biz bu yapılanların hesabını milli irade hırsılarından sormazsak millet bizden sorar.

- İstanbul’daki yaklaşık 62 bin sandık görevlisinden neredeyse 20 bine yakınının seçim kanunundaki açık emre rağmen, kamu görevlisi değil de banka çalışanlarından seçilmiş olması şüphelerimizi daha da artırdı. Bir takım kirli ellerin işin içine girdiği ve konuyu adım adım bu noktaya getirdiği anlaşılıyor. İBB seçimlerinde organize bir yolsuzluk ve tam kanunsuzluk, usulsüzlük olduğuna samimi olarak inanıyoruz.

- Tek tek kusurlar mazur görülebilir ama sandık kurulu üyelerinin, başkanlarının neredeyse 3’te 2’sinin kanuna aykırı atanmasını, iptal edilen oyların AK Parti’ye ait çıkmasını kimse masum bir hata veya yanlış olarak izah edemez. Hukuk mücadelemizi dün akşama kadar sürdürdük. Yoksa AK Parti’nin sandıktan çıkan sonucu kabullenmemek gibi bir derdi asla yoktur, olamaz.

"Önce herkes haddini bilecek"

- Bazı iş adamı grupları, dün açıklanan bu karardan sonra baktık ki garip garip açıklamalar yapıyorlar. Güzel, bundan sonra da tabi ki bizden bu tavırlarınızla, ülkemizin geleceğine yönelik bir normalleşmeyi konuştuğumuz dönemde sizler burada seçim hukukunu işletildiği bir yerde, böyle bir açıklamayı yaparsanız işte bunlar normalleşmeyi getirmez.

- Bunlar anormalleşmeyi getirir. Yanlış yapıyorsunuz, önce herkes haddini bilecek. Herkes işini yapacak. Ekonomiyle mi uğraşıyorsun? İş adamı mısın? Sen işini yap. Sana düşeni sandığında git kullan.

- Ama kalkıp da seçim yargısını vermiş olduğu karara, müdahale mahiyetinde açıklamalar yaparsanız bu sizin de nerede olduğunuzu, nereye oturduğunuzu gayet güzel bir şekilde ortaya koyuyor. Müsaade edin de bizim size bakışımız ona göre değişecektir. Biz bu ülkede siyaset yapıyoruz.

"Tam bir ekonomik sabotaj halidir"

- Ekonomide yaşanan dalgalanmaların sebebini doğru okumazsak yanlış sonuçlara varmamız kaçınılmaz olur. Bu dayatmaya karşı biz milletimizle birlikte biz istiklalimize sahip çıktıkça, ekonomimize yönelik sabotajlar artıyor. Ekonomide 15 Temmuz darbe girişimine kadar iyi giden göstergelerin birden bire allak bullak olmasını, tek başına ülkemizin dinamikleriyle açıklayabilmek mümkün değildir. bugün önümüzde duran manzara tam bir ekonomik sabotaj halidir. Peki ne yapacağız?