Doğu ve Güneydoğu’da özerklik verecekler

Konuk olduğum her TV programında 6’lı masayı sorarlar. Her defasında aynı şeyi söylerim.

6’lı masada fikri ve zihni bir çatışma var derim.

Söylemler farklı, eylemler farklı derim.

Bundan sonraki programlarda sık sık tekrar edeceğim bir cümle daha var:

Ülkeyi bölecek, Doğu ve Güneydoğu’da özerklik verecekler!

Abartmıyorum, uyarıyorum.

Aziz Türk milletini, halkımızı uyarıyorum.

Ülkeyi bölmek istiyorlar!

1) Çıktığı bir TV programında malum bir CHP’li yetkili “HDP’ye bakanlık verilebilir” dedi.

2) CHP Genel Merkezi'nde, Sayın Kılıçdaroğlu’nun Danışmanı Nuşirevan Elçi, özerklik istedi, şanlı Türk bayrağını kaldırttı.

3) DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, anayasadaki Türklük kavramını tekrar değerlendireceklerini (kaldıracaklarını ima etti), Türk dilinin tek resmi dil olmayacağını söyledi.

Evet, gözümüzün içine soka soka, yürek yemişçesine bunları söylediler.

Şimdi biz; bunlar ülkeyi bölecekler, özerklik verecekler dediğimiz zaman kimse bize abartmayın demesin. İktidarı devirmek hırsı ile bayrağı düşürecekler, ülkeyi bölecekler!

Atatürk’ün kurduğu partide, laikliğin sarsılmaz savunucularının merkezi, Atatürkçülüğün kalesi CHP’de, PKK zihniyetli, terör zihniyetli, bölücü zihniyetli bir danışman var ey CHP’li kardeşlerim.

Bu şahıs genel merkezinizde şanlı Türk bayrağını, hilaline, yıldızına, al rengine kurban olduğum aziz Türk bayrağını kaldırttı!

Bu şahıs özerklik istedi!

Bundan daha büyük bir gaflet, ihanet, haneye tecavüz, kaleyi içten fethetmek, hakaret olabilir mi?

Sayın Kılıçdaroğlu’na soruyorum.

Nuşirevan Elçi denen şahsa neyi danışıyorsunuz?

Ülkenin nasıl daha kolay bölüneceğini, PKK’nın Türk askerini nasıl şehit edeceğini, çocukların nasıl yetim kalacağını, bebeklerin nasıl şehit edileceğini mi danışıyorsunuz?

Bu şahsa ne danışıyorsunuz?

Ey Kuvâ-yi Milliyeci olduğunu iddia eden CHP’liler!

Ey Atatürkçü olduğunu iddia eden CHP’liler!

Ey Ulusalcı olduğunu iddia eden CHP’liler!

Neredesiniz?

Neden sessizsiniz?

Üzerinize ölü toprağı mı serpildi?

Bu nasıl bir HDP sevgisi, bu nasıl rahatlık, bu nasıl bir gaflettir!

Yazıklar olsun!

Bakın ben size şunu söyleyeyim.

CHP Atatürk‘ün partisidir. HDP’nin arka bahçesi olmasına bizler, CHP’li olmayanlar izin vermeyeceğiz.

6’lı masanın tüm liderleri, mensupları, yetkilileri bilsinler; HDP’ye bakanlık verilmeyecek, günü gelince bu terör sözcüsü sözde parti kapanacaktır.

Anayasa'dan Türklük kavramını kaldırtacak bir babayiğit daha anasının karnından doğmadı.

Türkçe tek resmi dil kalacak, hiç kimseye özerklik verilmeyecek.

Eğer bu milletin basireti bağlanır, sizi kazayla iktidara getirme gafletinde bulunursa,
siz de HDP’ye bakanlıklar vermeye kalkar, özerklik ilan eder, Türkçeyi tek resmi dil olmaktan çıkarmaya cesaret ederseniz; ülke fiili olarak işgal edilmiş sayılır, devletin milli birlik ve bütünlüğü parçalanmış olur, aziz Türk milletinin şerefine, namusuna kastedilmiş olur.

İşte o zaman biz de yani Türk milleti, milli mücadeleyi başlatır, vatanı savunmak için ne gerekirse yaparız, ölürüz ama bu vatanı böldürmeyiz, işgal ettirmeyiz!

Çünkü Türkiye Cumhuriyeti bölünmez ve parçalanmaz bir bütündür, tek merkezden, Ankara’dan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden yönetilir, halklarının üst kimliği Türk‘tür, resmi dili Türkçedir, bu Anayasa'da sabittir!

Kimse kusura bakmasın, o kadar geniş bir özgürlük ve demokrasi anlayışımız yoktur. Söz konusu vatansa akan sular durur…

Türk milletinin sabrını zorlamayın...

Doğuda sempatizanlarının kendisine taktığı ve kendisinin son derece memnun olduğu isim ile sesleneceğim Sayın Davutoğlu’na.

Sayın Serok Ahmet, siyasetteki varlığınızı Sayın Cumhurbaşkanımıza borçlusunuz.

Dün Sayın Erdoğan’ın yanında olduğunuz için siyasette vardınız, bugün Sayın Erdoğan’ın karşısında olduğunuz için 6’lı masada varsınız.

Erdoğan varsa siz varsınız, yoksa siz yoksunuz.

Size bir teşekkür borçluyuz.

Ve size teşekkür ederiz.

6’lı masanın gerçek yüzünü ortaya koydunuz.

Son söylemleriniz gayet açıktı.

“Seçilecek Cumhurbaşkanı masadakilerden herhangi birinin onaylamadığı bir icraat yaparsa tekrar seçime gidilir” dediniz. Bir diğer tercümesi ile 6’lı koalisyon gibi yani.

Altı liderin her birinin derdi vatanın selameti değil, iktidardan alacakları koltuklar, makamlardır; gayet güzel anlatmış oldunuz.

Sonuç olarak; ülkeyi bölme sinyalleri veriyorsunuz, koltuk ve makam hırsı ile bir aradasınız, Allah size fırsat vermesin.

Biz de diyoruz ki, Atatürk ve silah arkadaşlarının, aziz şehitlerimizin kurduğu bu devleti böldürmeyiz. Türklük kavramı bizim için Atatürk'ün “Ne mutlu Türküm diyene‘’ sözü kadar açık ve nettir. Anayasa’dan çıkartılamaz. Resmi dil sadece ve sadece Türkçedir, değiştiremezsiniz!

Ve her zaman olduğu gibi son sözüm değişmez:

Allah, vatana, millete zeval vermesin!

Vesselam…