Suudi Arabistan ve Sahra Çölü'nde son yaşanan olaylar herkesi tedirgin etti. Afrika'nın kuzeyinde yer alan, kıtanın ortası ile kuzeyini ayıran 9.000.000 km² büyüklüğünde bir çöl olan Sahra Çölü, iklim değişikliğinden ciddi şekilde etkilenmeye devam ediyor.
Uzmanlar da iklim değişikliğinin bu denli sert gitmeye devam etmesi durumunda dünya haritasının yeniden çizilmek zorunda kalınacağını ifade ediyor. Bu durumda Türkiye'nin de ikliminin olduğu bölge yeniden çizilmek zorunda kalınacak.
Yaşam koşullarındaki bu kadar sert bir değişiklik kulağa pek çekici gelmeyebilir, ancak işlerin şu anki gidişatına göre başka seçeneğimiz olmayabilir.
ÖNÜMÜZDEKİ 77 YIL ÇOK ÖNEMLİ
Önümüzdeki 77 yılda küresel sıcaklıkların ve yağışların nasıl gelişeceğine dair yeni araştırmalar , yüzyılın sonuna kadar tüm dünyanın yarısının iklimi değiştireceği sonucuna vardı.
Gerçekten de, iklimlerdeki değişim o kadar önemli olabilir ki, muhtemelen gezegenin doruk noktası haritalarımızı tamamen yeniden çizmek zorunda kalacağız.
Şu anda, Köppen-Geiger iklim sınıflandırması en yaygın kullanılan haritalama sistemidir. Sıcaklık, yağış ve mevsimlere göre dünyayı beş bölgeye ayırır, bunlar: tropikal, kurak, ılıman, karasal ve kutupsal.
Sistem ilk olarak 1884 yılında Alman-Rus iklimbilimci Wladimir Köppen tarafından oluşturuldu ve o zamandan beri birkaç kez güncellendi.
Ancak, 2100 yılına kadar görmeyi bekleyebileceğimiz kadar radikal değişikliklere hiç uğramadı.
Çalışmanın yazarlarına göre Birleşik Krallık'ta bizi en çok endişelendiren şey, Avrupa'nın iklim bölgesinde en “belirgin” değişiklikleri görecek olması.
Akademisyenler ekibi (Ankara, Türkiye merkezli) bulgularının bir özetinde şunları yazdı: “Yüzyılın sonuna kadar Dünya'nın karasal alanının yarısına yakını farklı bir iklim kuşağına geçme riskiyle karşı karşıya. Avrupa ve Kuzey Amerika'da beklenen değişiklikler.”