Emekli Büyükelçi: Doğal gaz keşfi finansmanında sorun yaşamayız
Emekli Büyükelçi Mithat Rende, Sakarya Gaz Sahası'ndaki 320 milyar metreküplük doğal gaz keşfine uluslararası kurumlardan da finansman sağlanabileceğini söyleyerek, "Finansmanında sorun yaşanmaz" dedi.
Türkiye'nin Karadeniz'deki doğal gaz sahasında kanıtlanmış rezerv miktarının anlaşılabilmesi için ilk olarak test kuyularının açılması gerekirken, keşifle birlikte Türkiye'nin küresel anlamda doğal gaz üreticileri sınıfına gireceği ve uluslararası gaz müzakerelerinde Türkiye'nin elinin güçleneceği belirtiliyor.
Yazıcı Avukatlık Ortaklığı tarafından Petrol ve Doğal Gaz Platformu Derneği (PETFORM) ile Karadeniz'deki doğal gaz keşfine ilişkin gerçekleştirilen online toplantının moderatörlüğünü Yazıcı Avukatlık Ortaklığı Kurucu Ortağı Murat Yazıcı yaptı.
Toplantıda konuşan Emekli Büyükelçi Mithat Rende, Sakarya Gaz Sahası'ndaki 320 milyar metreküplük doğal gaz keşfinin Türkiye'ye yeni bir boyut kazandıracağını ifade etti. Bu keşifle Türkiye'nin küresel anlamda doğal gaz üreticileri sınıfına gireceğine dikkati çeken Rende, "Sahada daha alt katmanlara inildiğinde bu rakamın artacağını umuyorum. Bunu anlamak için de test kuyularının açılması gerekecek. Belli bir zaman alacak bu süreç sonrasında sahadaki kanıtlanmış rezerve ulaşacağız. Kanıtlanmış rezervin bir enerji şirketiyle ortaklık kurularak mı değerlendirileceği yoksa Türkiye'nin tek başına mı devam edeceğine ilişkin soruların cevabını zaman gösterecek. Fakat, gaz keşfi ihtilaflı bir bölgede olmadığı için kısa zamanda Türkiye ekonomisine katkı sağlayacağını düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu. Rende, "Sahada daha alt katmanlara inildiğinde bu rakamın artacağını umuyorum. Bunu anlamak için de test kuyularının açılması gerekecek. Belli bir zaman alacak bu süreç sonrasında sahadaki kanıtlanmış rezerve ulaşacağız. Kanıtlanmış rezervin bir enerji şirketiyle ortaklık kurularak mı değerlendirileceği yoksa Türkiye'nin tek başına mı devam edeceğine ilişkin soruların cevabını zaman gösterecek. Fakat, gaz keşfi ihtilaflı bir bölgede olmadığı için kısa zamanda Türkiye ekonomisine katkı sağlayacağını düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Karadeniz'deki doğal gaz keşfinin uluslararası gaz kontratları açısından kritik önemde olduğunu kaydeden Rende, 2021'de süresi dolan söz konusu kontratların müzakerelerinde keşfin Türkiye'nin masadaki konumunu güçlendireceğini dile getirdi.
Rende, Karadeniz'deki gaz keşfinin yanı sıra Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de de faaliyetlerine devam ettiğini anımsatarak şöyle konuştu:
"Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de de deniz sondajlarını sürdürmesi ve mümkünse keşif yapması çok önemli. Bizim Doğu Akdeniz'de de üretici bir ülke konumuna gelmemiz gerekir. O zaman koşullar değişebilir. Bu yüzden, Doğu Akdeniz'deki bugünkü gergin durumun diyalog yoluyla giderilmesini umuyorum ama Türkiye'nin buradaki yaşamsal çıkarlarını kararlılıkla koruması da çok önemli."
- "Finansmanında sorun yaşanmaz"
PETFORM Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kalay, Karadeniz'deki gaz sahasında üretim aşamasına geçerken 3 ana süreçten bahsedilebileceğini söyledi. Bu süreçleri sahanın geliştirilmesi, düzenli üretim seviyesine geçilmesi ve gerileme dönemleri olarak açıklayan Kalay, özellikle geliştirme döneminin maliyet odaklı olduğunu ifade etti.
Sahada 2023'te üretime başlanmasının hedeflendiğini anımsatan Kalay, şöyle konuştu:
"Bu hedefin ulaşılabilir olduğu kanısındayım. Bu tür bir projenin finansmanında ise sorun yaşanacağını düşünmüyorum çünkü Türkiye'nin yıllık 45-50 milyar metreküp gaz tüketimi var. Bu açıdan, Karadeniz'deki gazın tüketilmesi ve pazara ulaşması konusunda ciddi bir sorun yaşanmayacağını düşünüyorum. Bu şekilde riskin minimize edildiği ve pazara ulaşabildiği durumda, finansmanda sorun olmayacağını düşünüyorum. Uluslararası kurumlardan da bu projeye finansman sağlamak kolay olabilir. Ayrıca, Karadeniz'de Romanya ve Bulgaristan'ın da yatırımlarını dikkate aldığımızda, burada ortak akılla, uluslararası oyuncuların katıldığı ortak bir sinerji de yaratılabileceğini düşünüyorum. Bu da projenin finansmanını olumlu şekilde etkiler."
ADG Anadolu Doğalgaz Danışmanlık Ortak ve Şirket Müdürü Gökhan Yardım ise sahadaki üretim maliyetinin ithal edilen gaz maliyetinden düşük olması gerektiğini belirtti. Türkiye'nin uzun dönemli gaz ithalat kontratlarının 2021'den başlayarak sona ereceğini aktaran Yardım, "Uzun vadeli kontratlarla boru hatları ve sıvılaştırılmış gaz (LNG) olarak ithal edilen doğal gazın yerine yerli üretim doğal gazın kullanılması çok mantıklı olacaktır. Bu açıdan, yerli üretim doğal gazın spot LNG ithalatını etkilemeyeceğini düşünüyorum." dedi.