Formula 1’in efsanesi Michael Schumacher hakkında çirkin şaka! Sosyal medya ayağa kalktı! Ünlü gazeteci hemen özür diledi

Formula 1 denilince ilk akla gelen isimlerden olan Alman Michael Schumacher, 2013 yılında büyük kayak kazası geçirmişti. Sağlık durumu yaklaşık 10 yıl geçmesine rağmen sır gibi saklanan ve Eylül 2014'te ailesinin yaşadığı ABD'nin Wisconsin eyaletindeki Lake Geneva bölgesine götürülen Schumacher, başta eşi Corinna ve sağlık ekibinin desteğiyle gözlerden uzak bir şekilde bakılıyor.

Efsane pilotun sağlık durumu hakkında resmi bir açıklama yapılmadığı için son durumu bilinmezken bazı iddialara göre Schumacher felç oldu ve sadece gözleriyle temas kurabiliyor. Ancak ailesi resmi bir açıklama yapmadığı için tüm bu iddialar spekülasyondan öteye geçemiyor.

Michael Schumacher'in yakın arkadaşlarından İsviçreli gazeteci Roger Benoit, Blick'e verdiği röportajda efsane pilotun sağlık durumu hakkında bazı iddialarda bulunarak, "Bu sorunun tek bir cevabı var, o da oğlu Mick'in 2021'deki ender röportajlardan birinde verdiği cevap. O zaman şöyle demişti: 'Babamla konuşabilmek için her şeyi verirdim'. Babasının yaptığı kazanın üzerinden 3500 gün geçti. Umutsuz bir vaka" demişti.

"BIRAKIN MICHAEL TİTRESİN,O TİTREYEMEZ"

Roger Benoit'in sözleri akıllardaki tazeliğini korurken bir açıklama da İspanyol F1 gazetecisi Antonio Lobato’dan geldi. DAZN'da yayınlanan bir programda Alman pilotun sağlık durumuyla dalga geçen bir şaka yapan Lobato yayında Toni Cuquerella'nın, "Adrian Newey titresin çünkü Antonio Lobato geliyor." sözlerine karşılık "Bırakın Michael titresin ama Michael değil çünkü o titreyemez." sözleriyle büyük bir skandala imza attı.

ÖZÜR DİLEDİ

Söz konusu görüntülerin sosyal medyada gündem olmasıyla büyük tepki toplayan Antonio Lobato, yayınladığı video aracılığıyla kamuoyundan ve Michael Schumacher ailesinden özür diledi.

Lobato özür videosunda şu ifadeleri kullandı:

Her şeyden önce dün, Japonya Grand Prix programı sırasında, herhangi bir kötü niyetim olmadan bir hata yaptığımı itiraf etmeliyim. Bu sadece saf bir sakarlıktan, kendimi doğru ifade edememekten kaynaklanan bir hataydı. Belki de çok fazla saat ayakta kalmaktan, Madrid'deki jetlag'den kaynaklandı- ki bu bir mazeret değil.

Yarış sonrasında Noemi de Miguel, Pedro de la Rosa, Toni Cuquerella ve Red Bull ile Takımlar Şampiyonu olan Paul Monaghan ile röportaj yapmıştık. Paul Monaghan benim iyi bir arkadaşımdır. Fernando'nun (Alonso) 2004'te pist mühendisiydi.

Kaç şampiyonluğu olduğundan bahsediyorlardı, ben de 'Red Bull'da var, çünkü Fernando 2004'te Renault'da şampiyonluk kazanamadı' dedim ve sonra Toni Cuquerella ve Pedro bana takılmaya başladılar, 'Tabii, tabii, Paul Monaghan'dan daha fazla dünya şampiyonluğun var' dediler. Biraz şaka yapmaya devam ettim ve sonra Cuquerella bana Adrian Newey'nin endişelenmesi gerektiğini, onun daha fazla şampiyonluk gördüğünü söyledi.

Bana Adrian Newey'den bahsetiklerinde, elbette Formula 1 dünyasında birçok şampiyonluğu olan, teknik alanda Adrian Newey gibi bir efsane olan başka bir referans aramaya çalıştım. "Evet, evet, evet, Adrian Newey endişelenmeli" dedim ve aklıma Michael Schumacher geldi. Belki de ona duyduğum büyük hayranlıktan dolayı ve rekorlar, unvanlar, galibiyetler sebebiyle. Çünkü bir numara olmak söz konusu olduğunda çoğu kişinin aklına yedi dünya şampiyonluğu olan ve Formula 1 tarihinde en çok zafere sahip ikinci pilot olan Michael Schumacher gelir.

Onun adını verdiğim için pişman değilim ama bunu yaparken sadece F1'deki tarihi dehaya ve efsaneye bir referans arıyordum, ama Lewis Hamilton demeliydim. Michael Schumacher'in kendisi ve ailesi için yeterince karmaşık bir durumu var.

Kendimi düzeltmek istedim ve o anda bir cümle ortaya çıktı. Sanırım beni can kulağıyla dinleyenler frene basmaya çalıştığımı anlayacaklardır. Olay şu ki çok ileri gittim ve iyi, doğru ve ince olmayan bir ifade kullandım.

Şaka yapmak istememiştim. Michael Schumacher ile dalga geçmek istemedim. Beni tanıyan ve nasıl biri olduğumu bilen herkesin böyle bir konuda asla şaka yapmayacağımı gayet iyi bildiğini düşünüyorum. Hata yaptım. ‘Bilin diye söylüyorum, o cümleyi kurduğumda kendime kızan ilk kişi benim. Kendime, 'Bunu nasıl söylersin dostum, yanlış yorumlanacak. Demek istediğin bu değildi. Başka bir şey söylemek istedin ve doğru çıkmadı' dedim.”