Genel başkan değişti, lider hâlâ yok
Cumhuriyet Halk Partisi’nde üç gün süren uzun bir kurultay yaşandı. Otoritelerin beklentisinin aksine Özgür Özel seçimi kazandı. Değişim diye yola çıkan Özel ve İmamoğlu, parti meclisinde de gerçekten kendi arkadaşlarından pek çok isme yer vermediler. Hatta kamuoyuna yansıyan zoom toplantısında yer alan kimse parti meclisinde yok.
Özgür Özel’in CHP genel başkanlık seçimini kazanması da pek çok soru işaretini beraberinde getirdi. Partinin genel başkanı görünürde Özgür Özel, perde arkasında İmamoğlu mu olacak? İmamoğlu tekrar belediye başkan adayı olacak mı? Aday oldu ve seçimi kaybettiği senaryoda Özel’in genel başkanlığında İmamoğlu’nun rolü ne olacak?
Neticede Özgür Özel’in seçilmesinde, İstanbul örgütleri üzerinde büyük etkisi olan Ekrem İmamoğlu’nun rolü yadsınamayacak derecede önemli.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun da CHP genel başkanlığına geliş sürecinde Önder Sav çok etkili olmuştu. Kılıçdaroğlu’nun ilk icraatı ise Önder Sav’ı partide pasivize etmek oldu. Bugün aynı korkuyu İmamoğlu yaşıyordur diyemem. Ancak Özgür Özel’in, Önder Sav’ı pasivize eden planların bir benzerini yapmadığını da söyleyemem. Çünkü mevcut tabloda Özgür Özel daima İmamoğlu’nun etkisi ve gölgesinde kalacaktır.
Esasen tarihimize baktığımızda dönemler hep liderlerle anılır. Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman gibi padişahların dönemleri tarihte incelenirken, padişah olmayan Sokullu Mehmet Paşa’nın da sadrazamlık dönemi, bir liderlik göstergesi olarak incelenmektedir.
Cumhuriyet tarihimizde de benzer bir durum söz konusudur. Kurucu Cumhurbaşkanı’mız Mustafa Kemal Atatürk’ün döneminde başbakanlar olduğu halde, Atatürk yaşadığı sürece pek tabii ki kendi liderliği ile anılır. Sonrası ise İnönü’nün Milli Şeflik dönemi ile devam etmiştir. Demokrat Parti iktidara geldiğinde, Cumhurbaşkanı ve Demokrat Parti’nin Genel Başkanı Celal Bayar olduğu halde, 1950-1960 arası rahmetli Adnan Menderes’in liderliği ile geçilmiştir.
Cumhuriyet Halk Partisi’nde bugün yaşanan ise yalnızca bir genel başkan değişimidir. Özgür Özel’in değil muhalefet bloğuna, kendi partisine dahi liderlik yapabileceğini ön görmüyorum. Bunu bir eleştiri olarak değil, bir analiz olarak ifade ediyorum. Aynı çizgide olan ya da olmayan herkes için İmamoğlu bir liderdir. Ancak Özel, liderlik özellikleri konusunda seçmeni tatmin etmeyecektir.
Dikkat ederseniz benzer eleştirilere ilk günden beri Kemal Kılıçdaroğlu da maruz kaldı. Hatta muhalif seçmenin pek çoğu da Kemal Bey’in aday olmasına karşıydı. İYİ Parti’nin kazanacak aday üzerinde yoğunlaşmasının sebebi de yine Kemal Bey’in aslında liderlik özellikleri üzerine akıllarda olan, herkesin düşündüğü ancak dillendiremediği gerçeklerdi.
CHP genel başkanını değiştirdi. Yaşı daha genç olan biri bugün CHP’nin direksiyonuna geçti. Ancak araba yine aynı araba. Daha hızlı bir araba alınmadı. Aynı araba, sadece sıfır modeliyle değiştirildi.