Hotamış bataklığı ile Karaman ve Çumra ovaları arasındaki 2 bin 271 rakımlı Karadağ'ın 150 metre çaplı krater çukurunu ve etrafındaki tepeleri yaşam alanı edinen yabani atlar, birbirinden farklı renkleriyle dikkati çekiyor. Kayseri ve Konya'da da yaşayan yılkı atları, kendilerine hayran bırakıyor.
SU İÇERKEN GÖRÜNTÜLENDİ
Atlar, sabah saatlerinde su içmek için dağdaki su sarnıcına giderken görüntülendi. Karadağ’ın eteklerindeki Üçkuyu köyünün muhtarı Tuncer Çınar, bir dönem atların sayısının yüksek olduğunu söyledi.
ŞİDDETLİ KIŞLARDA SAYILARI AZALDI
Bölgede 2015-2017'de şiddetli kış yaşandığını anlatan Çınar, "Bir dönem şiddetli kışlardan dolayı hayvanlar öldü, sayıları azaldı, daha sonra yine çoğalmaya başladılar. Bunlar tamamen yabani oldular, sadece dağda yaşıyorlar." diye konuştu.
ONLARA SAHİP ÇIKIYORLAR
Çınar, dağın zirvelerini ve krater çukurunu yayla olarak kullandıkları için atları sık sık gözlemleyebildiklerini, yaşam mücadelelerini takip ettiklerini ve onlara sahip çıktıklarını ifade etti.
YAKALAMAYA ÇALIŞANLARA TEPKİ
Atları yakalamaya çalışanlar olması halinde durumu hemen yetkililere bildirdiklerini anlatan Çınar, "Bölgede yaşayan atlara karşı oldukça duyarlıyız. İnsanlarımız atların rahatsız olabileceği bir durum gördüğünde bize haber ediyor, jandarmaya ya da Milli Parklara bildiriyor." dedi.
ATLARA VERİLEN YILKI İSMİ NEREDEN GELİYOR
Eski metinlerde sıkça geçen yılkı kelimesi bazı araştırmacılara konu olmuştur. Eski Uygur Türkçesinde, Divân-ı Lügati't-Türk’te kısmen farklı anlamlarda kullanıldığı görülmekteyse de, Orhun Abideleri ve Dede Korkut Hikayeleri’nde, bugün kullanıldığı gibi at, at sürüsü yerine kullanılmaktadır.
YİYECEK BULMALARI İÇİN DOĞAYA SALARLAR
Günümüzde çiftçi gibi hayvana ihtiyaç duyan fakat kışları hayvanı besleyebilecek maddi gücü olmayan kişiler bu atları kendi kendine yiyecek bulması için doğaya salar, sıcak mevsimde hayvana ihtiyacı olduğunda yakalarlar.
SAHİPLERİ YOKTUR
Fakat bu uygulamaların yapıldığı yerlerde yabanda gezen çok at olduğundan tekrar aynı at ertesi sene yakalanamayabilir. Sonuçta, ihtiyaç hayvan olduğundan, hangi hayvanın yakalandığı önemli değildir. Böylece at, seneden seneye başka kişilerin hizmetinde kullanılır. Bu nedenle bu atların sahibi de yoktur. Ayrıca ehlileştirilmemiş anlamında da kullanılan bir sözcüktür.