Harkov'da arkadaşıyla birlikte mahsur kalan Türk öğrenci, saldırı anlarını anlattı

Rusya'nın savaş açtığı Ukrayna'da mahsur kalan Türk vatandaşları, farklı yollarla tahliye ediliyor. Ancak saldırıların devam ettiği bölgelerde tahliye edilmeyi bekleyen Türkler de bulunuyor. Harkov şehrinde kendisi gibi üniversite öğrencisi olan arkadaşı Ezgi Türkoğlu ile birlikte mahsur kalan Merve Buse Develi, görüntülü görüşmeyle yaşadıkları korkuyu gözyaşları içinde anlattı. 

"Bomba sesini duyunca korkudan ağladım"

24 yaşındaki öğrenci İlayda Basmaz, "Normalde çalıştığım için erken saatlerde uyuyorum. Saat 23.00'de uyumuştum. Gece uyandım, kardeşimle konuşuyordum. Telefonla konuşurken, birden bir bomba patladı. Çok kötü hissettim o anı anlatamıyorum. Ağlamaya başladım korkumdan. Sonra arkadaşım aradı 'Yanına geliyorum' dedi. Çok korkmuştum. Arkadaşlarım geldi, çanta hazırlamamız gerekiyordu. Ben şokun etkisiyle çanta hazırlayamadım. Yarım saat kadar oyalandık. O sırada bir bomba daha patladı daha çok korkmaya başladım. Pencereler titriyor, yer sallanıyordu. Bir bomba daha patladı. Sonra biz hemen evden çıktık. Allah'tan arkadaşımızın aracı vardı. Onlar geldi aldı bizi. Ne yapacağımızı bilmiyorduk. Yedi kişi bir yolculuğa çıktık. O sırada açıklama gelmişti. 'Vatandaşlarımız Romanya'dan rahatlıkla geçiş yapabilir' diye. Nerede kalacağımızı bilmediğimiz için Moldova'daki Kişnev Türk Büyükelçiliği'ni aradı ailem. Belki 70 kez aradık ama asla açan olmadı. Gecenin bir köründe bir otel bulduk inanın korku filmi gibiydi o kadar kötüydü ki her şey. 100 dolar paramız vardı. Üç oda kiraladık. Fazlasıyla para vermemize rağmen, savaştan geldiğimizi söylememize rağmen otel bizden ekstra para istedi" dedi.

"Cehennemin içinden geliyoruz"

Basmaz, "Moldova Kişnev Büyükelçiliği'nden sabah saatinde beni aradılar. Karşımdaki kadın, 'Siz şu an kavga etmeye çalışıyorsunuz. Biz size yardımcı olmaya çalışıyoruz' dedi. 'Siz bizim neler çektiğimizi bilmiyorsunuz. Kaç saattir yoldayız. Cehennemin içinden geliyoruz' dedim. Bomba sesleriyle uyanmışız çok korktuk. Doğru düzgün Yemek bile yemediğimizi söyledik. Belki 60-65 saat yolda kaldık. Yedi kişi bir arabanın içinde gerçekten çok zorlu bir yolculuktu. Daha sonra ülkemize döndük ama orada kalan bir sürü arkadaşım var. Onlar için çok üzülüyorum. Bomba sesleriyle güne uyanmak inanın o kadar kötü ki anlatamam" şeklinde konuştu.

"Umarım herkes bizim kadar şanslı olur"

Bir diğer öğrenci Yaren Dikici ise, "İlk çıktığımız günden beri 60 saat boyunca hiçbirimiz uyumadık. İnanılmaz zorlu yolculuk geçirdik ama her şeyi göze aldık. Çünkü bir an önce kaçmamız gerekiyordu. Bir arabada yedi kişiydik. Onun haricinde çok korktuk. Umarım geride kalan herkes bizim kadar şanslı olur ve başlarına hiçbir şey gelmez, tek temennim bu. İlk bomba sesini duyduğumda kalkamadım yataktan. Ondan sonra İlayda'yı aradım. Çanta yapmam gerekiyordu ama yapamadım. Tutulu kaldım çünkü. İnanılmaz sesler geliyordu. Sonra bir şeylerden feragat edip, çıkmak zorunda olduğumuz anlayıp, hemen toparlanıp çıktık" dedi.