İçli köftenin Beyoğlu'ndaki hikâyesi: Sabırtaşı
Mustafa Topçuoğlu... İstiklâl Caddesi'nde 32 yıldır aynı yerde "Sabırtaşı" içli köftelerini satıyor. Babası Ali Topçuoğlu'nun başlattığı geleneği devam ettiriyor. İstanbul'un en iyi 101 lezzeti içerisinde "içli köfte" ile 1. sıradaki yerini koruyor. İşte hikâyesi...
Kahramanmaraşlı Mustafa Bey, "32 yıldır her gün aynı istekle, aynı şevkle çalışıyorum, çünkü babamdan öyle gördüm" diye başlıyor söze. Ve Kahramanmaraş'tan İstanbul'a uzanan başarı öyküsünü anlatıyor...
Kahramanmaraş'ta esnaflık yapan Topçuoğlu ailesi, işleri bozulunca İstanbul'a yerleşmeye karar verir. Ancak yapacak bir iş bulmakta zorlanırlar...
"Ne yapalım diye düşünürken annemden içli köfte yapma fikri çıktı. Babama "içli köfte yapsam satabilir misin?" dedi. Tam çaresiz kaldığımız bir zamandı o. Tek göz bir evde yaşıyorduk. Çok da soğuktu. Sabah uyandığımda kırık pencereden giren karlar omuzumda birikmişti. Annem benim o halimi görünce baygınlık geçirdi, "Gidelim buradan, öleceksek memlekette ölelim" dedi. Babam buna müsade etmedi. Ben orada babamdan umudun ne olduğunu öğrendim. Vazgeçmemeyi öğrendim."
Topçuoğlu ailesi yıllarca Beyoğlu'nda içli köfte yaparak ayakta kalmayı başarır. Bu öyle böyle bir başarı değildir. Mütevazı bir şekilde başlayıp, büyük bir emek ve sabır göstererek "en iyi" olmayı ve onu korumayı başarır.
"Babam işine çok saygılıydı, beyaz önlüğünü hiç çıkarmadı. İçli köfte satarak Kahramanmaraş'taki borçlarını ödedi. Babam yaklaşık 20 yıl İstiklal Caddesi'nde içli köfte sattı. 2009'da babamızı kaybettik. Ben bu geleneğin devam etmesini istedim. Babam önceleri bana 'sen de sat' derdi ben utanırdım, satmazdım. Tezgahın başına geçmezdim. Geçsem bile önlüğü hiç giymezdim. Önlük giymek zor geliyordu, utanıyordum. Babam vefat edince, Kahramanmaraş'ta defnettik. Dönünce ilk işim, babamın önlüğünü giymek oldu."
Şimdi eşi ile birlikte anne ve babasından devraldıkları bayrağı dalgalandırıyor Mustafa Topçuoğlu.. Ve babasının hayatını, üniversitelerde başarı hikâyesi olarak anlatıyor. Bir de kitabını yazmış...
Mustafa Topçuoğlu, içli köfte ile hayatını şu şekilde özdeşleştiriyor:
"İçli köftenin içinde gerçekten çok farklı şeyler var. İçine koyduğumuz kıyma harcı, sevgisi, üzüntüsü, acısı, bütün geçmişimizi koyuyoruz o içli köftenin içine. O içli köfteye elimizle şekil verirken sadece içli köfteye şekil vermiyoruz, kendi hayatımıza da, kendi geçmişimize de, kendi geleceğimize de şekil veriyoruz."