Vali Yerlikaya'dan 15 Temmuz şehidinin ailesine ziyaret
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve eşi, 15 Temmuz darbe girişimini engellemek için gittiği Harbiye'de şehit düşen Fahrettin Yavuz'un geride kalan Moritanyalı eşi ve oğulları Mahmut ve Ali'yi ziyaret etti.
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve eşi Hatice Nur Yerlikaya, 15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan Fahrettin Yavuz'un ailesini ziyaret etti.
15 Temmuz darbe girişiminde gazi olan ve yakınlarını şehit veren aileler, o gece yaşananları anlattı. Darbe girişimine karşı çıkmak için gittiği Harbiye'de açılan ateş sonucu ağır yaralanan Fahrettin Yavuz (34), hastanede şehit oldu. Mecidiyeköy'de camcılık yaparak geçimini sağlayan Yavuz, darbe girişimini haberlerden öğrendi. Yatsı namazını kıldıktan sonra 4 erkek kardeşi ve 25 kişilik bir grupla, Mecidiyeköy'de buluşarak tekbirlerle Gayrettepe'ye yönelen Yavuz, daha sonra TRT'deki Harbiye binasına geçti. Yavuz, burada darbeci askerlerin açtığı ateş sonucu ağır yaralandı. Kaldırıldığı Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesinde şehit olan Yavuz, ardında Moritanyalı eşi ile 11 ve 15 yaşında iki oğlunu bıraktı. Ağabeyi Fuat Yavuz, kardeşini ve o gece yaşananları anlattı.
#15Temmuz'da #VatanUğruna, #TürkiyeAşkına şehadete erdi Fahrettin Yavuz🇹🇷
— Ali Yerlikaya (@AliYerlikaya) July 13, 2022
Geride #Moritanya'da tanışıp evlendiği eşi Meryem ve oğulları Mahmut ile Ali'yi bırakarak.
Hem de evliliklerinin 10. yıl dönümünde...
Onlar bu vatana emanet🇹🇷
Unutmadık, unutturmayacağız❗️ pic.twitter.com/ejXln8ay07
"Bize büyük bir mükafat ve unvan bıraktı''
Ağabey Fuat Yavuz, "15 Temmuz'u yaşayanlar bilir. O geceyi biz günlerce anlatsak da bitiremeyiz. O gece dört kardeş yeğenlerimle birlikte en ön saftaydık. Çok şükür bir şehit verdik. Bugün ülkemiz güllük gülistanlık ve bugün burada bu röportajı yapabiliyoruz.
15 Temmuz'da bunlar başarılı olsaydı şimdi bu ülke Suriye'den daha beter durumdaydı. Keşke şehitlik mertebesi bize de nasip olsaydı. Biz şehit ailesiyiz, kardeşimize nasip oldu. Bize büyük bir mükafat ve unvan bıraktı. Kardeşim 20 seneden fazla burada çalıştı.
Ardından Avrupa'ya gezmeye gitmek istediğini söyledi. Bizi kandırarak Moritanya'ya gitti. Orada evlendi, yenge hanım Moritanyalı. Çocukların büyüğü anneye çekti, küçüğü melez. Orada çok mutluydu, iki sene kaldı. Annemiz rahatsızlanınca dönmek zorunda kaldı. Eşini alarak buraya geldi ve burada kaldılar, artık dönmediler.
Sabah 09.00'da gelirdi akşam 00.00'a kadar burada dururdu. Burada devamlı arkadaşları olurdu. Allah ona şehitlik nasip etti. Toparlandık çok şükür, acının yanında verilmiş olan mükafat büyük. Herkese ve her aileye nasip olmaz. Bu bayrakta bizim kanımız var çok şükür. Kanımızın son damlasına kadar onun için mücadele edeceğiz" dedi.