Çalıştığı işten haklı gerekçesiz ayrılan işçi, istifa etmiş sayılıyor. İstifa durumunda işçi önemli haklarını yitirdiği gibi işverene tazminat ödemek zorunda kalabiliyor.
Sadece işten atılanlar değil belli şartların yerine getirilmesi durumunda istifa edenler de işsizlik maaşı alabilir.
Ortada haklı bir sebebi yokken istifa eden işçiye işsizlik maaşı verilmiyor. Ancak haklı fesihle istifa edenler ise haklı olduklarını ispatlarsa işsizlik maaşı için başvuru yapabiliyor.
Eğer işçi-patron arasındaki anlaşmazlık mahkemelik olmuşsa, sonucuna göre yine işsizlik maaşı alınabiliyor.
Maaşın ödenmemesi, gerçek ücretin saklanması, mobbing (psikolojik baskı), iyi niyet ve ahlak kurallarına uyulmaması, sağlık gerekçeleri, işçinin onayı olmadan fazla mesai yaptırılması, SGK’ya düşük ücretten bildirim gibi konular haklı fesih içine giriyor.
İşsizlik maaşı alabilmek için son 3 yıl içinde farklı işyerlerinde de olsa en az 600 gün prim ödemek şart. Yine işten ayrılmadan önceki 120 gün de eksiksiz prim ödenme şartı aranıyor.
Maaşın süresi yatırılan prim gününe göre değişkenlik gösteriyor. Yani son 3 yılda 600 gün primi olan çalışan 6 ay, 900 gün primi olan 8 ay ve 3 yılın tamamında yani 1080 gün primi olanlar 10 ay işsizlik maaşına hak kazanıyor.
İşsizlik maaşı da alınan maaşa göre değişiyor. Yüksek maaş alan çalışanların işsizlik ücreti yüksek oluyor. Ancak bunun sınırı brüt asgari ücretin yüzde 80’i kadar.
İşsizlik maaşı alanların Genel Sağlık Sigortası primleri İşkur tarafından ödeniyor. Kendileri ve bakmakla yükümlü oldukları çocukları ve eşleri de devlet destekli sağlık hizmetinden faydalabiliyor.
Fakat bu süreler emeklilik hesabından sayılmıyor. İşsizlik maaşı alırken iş bulanlar hemen bunu İşkur’a bildirmek zorunda. Bildirmeyen tespit durumunda maaşı faiziyle geri ödemek zorunda.
Bu konudaki mevzuat hükmü açık.