Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkanlığı'ndan istifa etmeli

0:00/ 0:00

Değerli dostlar, değerli okuyucular…

Yüzyılın seçimi 14 Mayıs itibari ile yapıldı. Seçim ikinci tura kaldı. Seçim Millet İttifakı mensuplarının iddia ettiği gibi gergin değil, demokrasi şöleni şeklinde yapıldı. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sağ duyulu söylemleri, “Biz seçimle geldik, seçimden çıkacak her sonuca saygı duyarız”, “Söz milletindir” açıklamaları bu sakin ortamın oluşmasında çok etkili oldu.

Yani Millet İttifakı’ndaki bazı kesimlerin, “Bunlar kaybetse de gitmez, kaos olur” iddiaları boşa çıktı.

Bizler de sık sık TV ekranlarında şunu vurguladık:

Tüm anketlerde Millet İttifakı’nın önde olduğunu iddia edip seçimleri kaybetmeleri halinde “Cumhur İttifakı bir alavere dalavere çevirdi, seçimi öyle kazandı” diyecekler, halkı sokağa dökmeye çalışacaklar.

Üstüne basa basa hem ekranlarda hem de yazılarımda tüm anketlerde Sayın Erdoğan’ın, Sayın Kılıçdaroğlu’nun önünde olduğunu, seçimi kazanacağını söyledim ve hiçbir provokasyona izin vermeyelim, durum ortada dedim.

Nitekim Sayın Erdoğan Sayın Kılıçdaroğlu’nun 4,5 puan önünde birinci turu tamamladı ve elbette şaşırmadık; tüm anketlerde durum böyleydi. İddia ediyorum ikinci turda bu makas açılacak ve Sayın Erdoğan daha büyük bir fark ile seçimleri kazanacak.

Şimdi gelelim asıl konumuza, Sayın Kılıçdaroğlu’na.

Sayın Kılıçdaroğlu’nun şahsı ile ilgili hiçbir sözüm olamaz, saygı duyarım. Kendisini tanımam, o sebeple sözlerim asla şahsı ile ilgili değil, siyaseti ile ilgilidir.

Ben Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun ilk fırsatta CHP Genel Başkanlığı makamından istifa etmesi gerektiğini düşünüyorum.

Haklı gerekçelerim var.

CHP, Kurtuluş Savaşı önderimiz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu, kahraman Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bir partidir, dolayısıyla gerçek bir Atatürkçü olmak zorundasınız.

Sayın Kılıçdaroğlu, siz Atatürk’ün kurduğu bir partinin genel başkanısınız ama PKK’nın siyasi uzantısı HDP’ye yerel yönetimlerde özerklik sözü verdiniz. Bunu gözümüzün içine baka baka, meydan okuya okuya CHP Genel Merkezi’nde haykırdınız.

Sayın Kılıçdaroğlu, siz CHP Genel Başkanı olarak, devletin Suriye’de PKK terör örgütüne yönelik bir sınır ötesi operasyonuna terör örgütünün siyasi uzantısı HDP ile ret oyu verdiniz!

Sizi bu konuda defalarca ekranlarda tenkit ettim.

Siz mitinginizin birinde dediniz ki, “Ben evet deseydim tezkereyle ülkeye yabancı askerler sokacaklardı.”

Ben de size diyorum ki bu ülkede defalarca sınır ötesi operasyon yapıldı, yabancı askerler mi geldi ülkeye?

Milletin beyni ile alay etmeyin.

Siz çok sevdiğiniz HDP’li dostlarınızı küstürmemek adına operasyona ret oyu verdiniz. Vatanını, milletini seven tüm halkımız bunu unutmayacak ve sizi affetmeyecektir. Şehitler veriyoruz, siz ret oyu veriyorsunuz!

Siz PKK’nın siyasi uzantısı HDP’nin mahkûm eski Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a özgürlük istiyorsunuz. Bunu vaat ediyorsunuz.

Bizim nazarımızda Selahattin Demirtaş, terörist başı Apo’nun heykelini dikme vaatleri olan PKK destekçisi bir bölücüdür!

Şehitlerimizin kemiklerini sızlattınız…

Şehit yakınları, yetimleri sizi affetmeyecek Sayın Kılıçdaroğlu!

Sizin HDP ile yaptığınız pazarlıklarda, Suriye’nin kuzeyinden Türk askerlerini çekme sözü verdiğiniz iddia ediliyor. Hayırdır Sayın Kılıçdaroğlu, siz HDPKK’ya ülkeyi böldürmek için ant mı içtiniz? Ne oluyor?

Nuşirevan Elçi gibi bir ismi Atatürk’ün partisinin Genel Başkan Danışmanı makamına nasıl getirirsiniz?

Bir açıklaması esnasında CHP Genel Merkezi’nde Türk bayraklarını kaldırmasına ve özerklikten bahsetmesine nasıl göz yumarsınız?

Sayın Kılıçdaroğlu, siz hiçbir zaman FETÖ terör örgütünü, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin düşmanı olarak görmediniz!

Siz her zaman Sayın Erdoğan’a karşı kullanacağınız bir operasyon aparatı olarak gördünüz! KHK’larla görevden uzaklaştırılmış FETÖ’cüleri affedeceğinizi ima ediyorsunuz!

Yine beynimizle alay edercesine 15 Temmuz Darbesi Girişimi’nin senaryo olduğunu ima ettiniz! 15 Temmuz şehitlerini anmıyorsunuz, Diyarbakır Annelerini yok sayıyorsunuz!

Sayın Kılıçdaroğlu, Allah aşkına HDP’nin başına Genel Başkan olun da kurtulalım.

Siz oraya daha uygun bir Genel Başkan profili çiziyorsunuz.

Lütfen daha fazla Atatürk’ün kurduğu partinin genel başkanlığını işgal etmeyin.

Partinizde sırf size rakip oldu diye Sayın Muharrem İnce’yi, sizin gösteremediğiniz cesareti gösterip aday olduğunda, “Gel bakalım Muharrem” diyerek rezil ettiniz, itibarını zedelediniz.

Şimdi de cumhurbaşkanı adaylığından istifa etmesine sebep oldunuz…

Kendisine yapılan FETÖ operasyonunu gölgelemek adına suçu FETÖ’ye değil Rusya’ya attınız.

Yok artık Sayın Kılıçdaroğlu!

Pes artık!

Bir de üstüne hâlâ kendisini davet ediyor, partililerinin oyunu istiyorsunuz.

Buyurun size engel olacağını, oylarınızı böleceğini düşündüğünüz Muharrem İnce çekildi ve siz yine yenildiniz.

Yedili Masa, iki Belediye Başkanınız, Kandil’in destek açıklaması, FETÖ’nün propagandası, Biden’in sizi yani muhalefeti destekleme açıklaması, uluslararası finans baronlarının ve dünyanın yarısının desteğine rağmen siz Sayın Erdoğan’a yenildiniz!

Çünkü siz Atatürk’ün çizgisinde bir siyaset yapmıyorsunuz.

FETÖ ve HDPKK ile aranıza mesafe koymuyorsunuz.

Bayram değil seyran değil, ilginç bir şekilde seçimlere 10 gün kala kimsenin sormadığı ve önemsemediği halde mezhebinizi öne sürüyorsunuz.

Ne yapmaya çalışıyorsunuz Sayın Kılıçdaroğlu?

Amacınız ülkede mezhep çatışması çıkarmak mıdır?

Biz millet olarak biriz, Alevi-Sünni biz kardeşiz.

Ülkede PKK sorunu var, siz çıkıp diyorsunuz ki Kürt sorunu var.

Ülkede terör sorunu var, PKK sorunu var Sayın Kılıçdaroğlu.

Sayın Erdoğan, tamamen iyi niyetle Kürt kardeşlerimizin geçmişte yaşadıkları mağduriyetleri gidermek adına çözüm sürecini başlattı. Tüm insani haklarını verdi, doğuya yatırımlar yaptı.

Sizin birlikte hareket ettiğiniz HDP ise bu sürecin bitmesine sebep oldu, hendekler açtırdı, halkı isyana teşvik etti.

Hani şu yetkililerinden birinin CHP’li dostlarımıza, “Mustafa Kemal’in askerleri değil, Mustafa Kemal’in generali olsanız ne yazar” dediği, hatta onlara hakaretler ettiği, başka bir temsilcisinin “Sırtımızı PKK’ya, PYD’ye dayıyoruz” diye konuştuğu, bir diğer temsilcisinin daha yakın zamanda, “Suriye’de statü kazandık, Türkiye’de de kazanacağız” dediği HDP.

Son olarak CHP’ye gönül vermiş vatandaşlarımıza ve kendi dostlarıma sesleniyorum. Lütfen CHP’nin başına gerçek bir Atatürkçü, HDPKK ve FETÖ ile mesafeli, mezhep iması yapmayan bir genel başkan getirin.

Elbette son sözüm malum;

Allah vatana, millete zeval vermesin.

Vesselam…