Kızıma ve tüm kız çocuklarına...
İki gün önce Dünya Kız Çocukları Günü’ydü. Biraz hüzün kapladı içimi. Her tarafta bombaların patladığı, masum çocukların öldüğü bir ortama tanıklık etmek ruhuma dokundu. Bu zamanda çocuk olabilmek, çocuk kalabilmek ne zor. Elimden bir şey gelmeyince kâğıda kaleme sarıldım her zamanki gibi. Evladıma ve tüm dünya çocuklarına bir mektup yazsam acım hafifletir mi? Deneyelim...
İncir ağacısın, gam götürensin.
Kız evlat anasının kalbidir.
İncir ağacımsın
Gam götürensin.
Her dem çağlayan ırmakların olsun içinde, kıymet bilenler için gözlerinden boşalsın. Sulu göz bilsinler ne gam! Gözyaşı kalbin can suyudur, bırak kendini, kuruyan yaraların şifa bulsun.
Ak benizli, kara gözlü tıpkı senin gibi ya da senden fersah fersah uzak, senden farklılara yüreciğinde yer olsun.
Bırak dolasınlar dillerine tıka kulaklarını. Hak bildiğin yolda alemi karşına alacak yüreğin olsun.
Arayıp bulmadığın, hür iradenle seçmediğin, doğuştan piyangodan çıkan (dilin, dinin ailen, cinsiyetin, kültürün vb.) hiçbir özelliğinle övünme. Merakını koru, şaşkınlığını diri tut. Her şeyi, ama her şeyi sorgula. Benden bile gelse önüne konana peşin peşin eyvallah deme. Emin ol yolda buldukların eline tutuşturulanlardan çok daha ilham verici olacak.
"Yapamazsın, edemezsin, yerini bil, rolüne bürün" diyenler olacak.
En büyük ahlaksızlıkları alkışlayıp sana ahlak satanlar olacak.
Yapayalnız kalacağını bilsen de kimsenin kalıbına girmek zorunda hissetme. Elin terazisinde ancak mala paha biçilir.
Uzaktan izlemek, geride durmak zannedilenin aksine iyi bir şeydir. Görüşün netleşir. Sen sen ol kimseye yakın olmak zorunda hissetme. Kimsenin yancısı, fanatiği olma. Fanatiklik geri zekalılığın alametidir. Sana verilen akla haksızlık etme.
Mükemmel olmamak gibi mükemmel bir özelliğe sahipsin. Herkes kadarsın, fakat herkeslerden farklısın. Herkesle eşit, ama tek ve biriciksin. Seni sen yapan, diğerlerinden ayrılan yönünü bul ve odaklan. Oraya vardığında yaşadığını hissedeceksin.
Seni her halinle, her şekilde ve her şartta koşulsuz seveceğimden emin ol. Bana borçlu değilsin, ben senden gelecek her sıkıntıya bile isteye razı oldum. Karşılığında evlat kokusu denilen akıl almaz şeye sahip oldum. Sana her kızdığımda ayaklarıma serilecek bir cennet kozunu, süt hakkımı falan öne sürersem huzurevine gönderilmeyi hakketmişimdir, çekinme!
Ve ne olursa olsun, heyecanında, merakında, şaşkınlığında dobralığında, inadında, bağımsızlık tutkunda, samimiyetinde üç yaşında kal.
Tükür yüzüne amcaların evladım, korkma arkandayım, tükür!