Geçtiğimiz haftalarda eski manken ve sunucu Deniz Akkaya, 16 yaşındaki kızının kendisine saldırıp balkona kilitlediğini söylemişti. Karakolda biten olayda 16 yaşındaki kız, devlet korumasına alınmıştı. Yaşanan bu gelişmelerden sonra Efe Önbilgin, 15 yaşındaki kızının velayeti için dava açmıştı. Önbilgin, ilk duruşmada, yaz tatilinde yanında bulunması adına kızının geçici velayetini almıştı.
SOSYAL MEDYADA ATEŞ PÜSKÜRDÜ
Kızıyla yaşadığı tartışmayı sosyal medya hesabından ifşa eden Akkaya'dan yeni açıklamalar geldi. Geçici velayetin Efe Önbilgin'e verilmesinin ardından sosyal medyada ateş püsküren Akkaya, şu ifadelere yer verdi:
"BABA OLMAK BİR FOTOĞRAFTAN İBARET DEĞİL"
"Öyle kapının önünde fotoğraf çektirerek, baba olunmuyor. Vakit harcayacaksın, emek vereceksin, çocuğunun isteklerini kendi çıkarlarının önüne koyacaksın. Bugün, şartlar bunu gerektiriyorsa eğer ülkeden çıkamıyorsan çocuğa hayatı zindan etmek yerine imkânların var. İlk yaz tatilinde başbaşa baba - kız aşk yaşarsınız. Yaptınız şovunuzu, şimdi sıra gerçek babalıkta. Okula götüreceksin, geri alacaksın, spora götüreceksin. Evde arkadaşlarını ağırlayacaksın, konsere götüreceksin, alışveriş yapacaksın, aile büyüklerine götüreceksin. Her ne kadar istemesen de... Baba olmak bir fotoğraftan ibaret değil. Bunun net çizgilerle çizilmiş gerekleri var. Sizin derdiniz bambaşka."
"ÖYLE BOL KESEDEN ATMAKLA BABALIK OLMUYOR"
"Öyle bol keseden atmakla babalık olmuyor. Bugünü çok iyi hatırlıyorum. Sen Peru'da uyuşturucu batağına düşmüşken, ben kızımın geleceği için belki de bir daha karşılaşma imkânı olmayan insanlarla bir araya getirdim. Ülkesini bilsin, ülkesinden farklı insanlarla tanışsın…."
"BEN ONA HAYATI ÖĞRETMEYE ÇALIŞTIM"
"Sen yine programına bakıp çocuktan kaçarken, telefonlara çıkmazken, ben ona hayatı öğretmeye çalıştım. Defalarca kez deprem bölgesine birlikte gittik... Bunların hiçbirini yaşamamış bir adam bir fotoğrafla baba olduğunu hiç kimseye ispatlayamaz. Hele kendine mümkün değil... Evet, doğru disiplinli bir anneyim. Hayat, sadece Tarabya'daki okulundan, derslerinden ibaret olmadığını göstermek için hiç gerekmediği halde onu her yere taşıdım… Pişman mıyım? Hayır. Yoruldum mu? Çok."
"BABACILIK OYNAMAK PEŞİNDESİN"
"Hangi doğum gününde yanındaydın? Birinci doğum gününde bile tenezzül edip gelmedin. Şimdi bir fotoğrafla babacılık oynamak peşindesin. İnan bu kez en azından hukuki süreçte olduğunuz için göz boyamak için doğru davranmanı bekledim ama nafile senin hamurun bozuk."
"NEDEN SENİN BİR TANE FOTOĞRAFIN YOK BU ŞEKİLDE ÇOCUĞUNLA?"
"Bu fotoğraf için okulda bir kompozisyon yazmıştı. Neden senin bir tane fotoğrafın yok bu şekilde çocuğunla? Bu arada ben çalışıyorum bu benim setim. Dadı yok kimse yok. Hem çalışıyorum hem de oynuyoruz. Bu yollardan geçmeyen hiç kimse bana akıl vermesin."
"HİÇ ATEŞİNİ DÜŞÜRDÜN MÜ?"
"Hiç hastaneye götürdün mü çocuğunu? Hiç sağlık sigortasını yaptırdın mı? Hiç ateşini düşürdün mü? Benim ünlü bir kadın olmam üzerinden bana İtibar suikasti yaparken, arkana dönüp bir bakacaksın. Sen bu yolda hiç emek vermiş misin…"