Lider ama şampiyon değil
Ligin başlamasıyla beraber heyecan yeniden arttı. Dünya Kupası arasına Fenerbahçe lider girmişti. Aradan hemen önceki Sivas ve Giresun maçları iyi sinyaller vermiyordu. Özellikle içerdeki 1-0’dan 2-1’lik Giresun mağlubiyeti tam bir faciaydı. Fenerbahçe hazırlık maçlarında ve Türkiye Kupası’nda İstanbulspor’a karşı alıştığımız coşkulu futbolunu bizlere gösterdi.
Cumartesi günü oynanan Trabzonspor maçında ise Fenerbahçe, sanki hiç hazırlık maçları yapmamış, kupa maçında oynadığı güzel oyunu bizlere göstermemiş gibiydi. Kelimenin tam anlamıyla silik bir futbol oynadılar. Arjantin karşısında finalde ilk 75 dakika olan Fransa gibiydiler. Maçı da 2-0 kaybettiler.
Ligin 14. haftasını geride bıraktık. Jesus ile ilgili yapılan övgüler inanılmaz. İrfan Can Kahveci “Bir adam gelir bir ülkenin kaderi değişir” dahi dedi. Acaba biraz acele mi ediyoruz? Bu Fenerbahçe Dinamo Kiev’e elenip Şampiyonlar Ligi'ne gidemedi. Geçen sezon Galatasaray çok daha zor bir gruptan UEFA Avrupa Ligi'nde gruplardan çıkmıştı, ancak ilk maçta Barcelona’ya elenmişti. Fenerbahçe’nin özellikle son üç maçında oynadığı oyun çok kötü. Yine de 14 haftanın geneline baktığımız zaman şampiyon gibi oynayan tek takım olduğunu söyleyebiliriz.
Galatasaray ise pazar akşamı ligin en zayıf takımlarından İstanbulspor’a karşı oynadı. İlk yarı 5-0 olması gereken maç, oyunun son bölümünde İstanbulspor’un beraberliği kaçırmasıyla sonuçlandı. Galatasaray liderliği aldı. Ancak oyunun son 20 dakikasındaki performans şampiyonluk için umut vermedi. Bu hafta liderliği alan Galatasaray şampiyonluk istiyorsa Beşiktaş ve Başakşehir maçı seviyesine çıkmak zorunda.
Aynı gün gündüz saatlerinde Antep deplasmanına çıkan Beşiktaş’ta da yine güneş doğmadı. 1-1 berabere bitti maç ama Beşiktaş beraberliği zor kurtardı diyebiliriz. Maçtan sonra ise Beşiktaş taraftarı yönetimi istifaya davet etmeye başladı. Şenol Güneş hamlesine rağmen Beşiktaş’ta işler yoluna girmezse sezon sonu Ahmet Nur Çebi’yi TFF Başkan adaylığında görebiliriz.
TAKIMA İHANET VATANA İHANETTİR
Noel haftası gayrimüslim futbolcular, yıllardır ülkemizde tatile çıkmak isterler. Pek çok futbolcunun da Noel haftası çeşitli sebeplerle kadroda olmadığını geçmişte tecrübe ettik. Bu hafta gördüğümüz ise içler acısı bir durumdu. Trabzonspor- Fenerbahçe maçında Crespo kendini attırmak için her şeyi yaptı. Gaziantep FK- Beşiktaş maçında N’Koudou ortada bir şey yokken bir anda rakibine kafa attı. Eğer hakem eyyam işlerine bulaşmasa, Beşiktaş maçı 10 kişi tamamlamak zorunda kalacaktı. Aralarında en belirgin olan ise Torreira’ydı. Hakem ısrarla çıkacağı yeri göstermesine rağmen başka yerden çıkmak istedi ve sonuç olarak sarı kart görüp kendini cezalı duruma düşürdü. Bu üç oyuncu da Noel haftası tatil yapmak için takımlarını sattılar.
Bu dakikadan sonra top Jesus, Okan Buruk ve Şenol Güneş’te. Bu üç hoca da adamlarsa ki öyle olduklarına şüphe yok, bu üç futbolcuya son maçların bitimine kadar izin vermezler. Bir tek bu üç futbolcunun ailesi yok. Bir tek onlar için tatil değil. Bu haftalarda kaybedilen puan ya da puanların da bedeli ağır olur.