Meydanların dili kararsızları etkiliyor mu?
Seçimlere günler kala hem milletvekili adayları hem de cumhurbaşkanı adayları kıyasıya bir yarış içerisindeler.
Adaylar bazen esnaf ve ev ziyaretleri yapıyorlar, bazen de sivil toplum kuruluşları ile toplantılar düzenliyorlar.
Bir taraftan kendi kitlelerine ulaşılmaya çalışırken diğer taraftan da kararsız olanları da ikna etmeye çalışıyorlar.
Bu dönem net kararını vermiş olan seçmeni ikna etmek için biraz geç kalınmış bir dönem.
İktidar açısından problem 20 yıllık iktidarın getirdiği zaman zaman yorgunluk sebebiyle bazı alanlara yeterince özen gösterilmiyor olmasıdır. Mesela bir tarafta uzay teknolojileri ile İHA, SİHA, KIZILELMA gibi ileri teknolojilerde başarılar kaydetmiş bir dönem var. Diğer taraftan daha önce hiç kimsenin denemediğini deneyerek doğalgazı bulmuş olmak. Türkiye’den en fazla yurt dışına kaynak aktarılmasının önüne geçilmesi açısından çok önemli bir gelişmedir. Yine aynı şekilde Libya ile birlikte Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarındaki hakkımızı almak için gerekli adımları atmak ve başarılı olmak. Bunların hepsi çok önemli, çok kıymetli ama bir taraftan da tarım alanındaki görevlilerin işini tam anlamıyla yapmaması sebebiyle toplumda patates soğan üzerinden yapılan dezenformasyonlar var.
Tüm bunlar sebebiyle özellikle AK Parti seçmeninin bir kısmının kafasının karışık olması ve bu sebeple de tercihinin netleşmemesi seçiminin sürecini etkileyecek en önemli unsur.
Nitekim, kararsızların özellikle AK Parti’ye daha önce oy vermiş seçmen olduğunu görüyoruz.
Kararsızların kararını belirlemek noktasında bazen yapılan mitinglerin de etkisi olabiliyor.
Mesela İYİ Parti Genel Başkanı Akşener’in, Kılıçdaroğlu’nun sofrasından kalkıp arkasından da oturtulduktan sonra İYİ Parti'nin tabanında bir çözülme başladı. Oyları yarı yarıya düştü.
Nitekim Akşener, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile birlikte gittiği Konya’da, benim de memleketim olan Kayseri’de ve Erzurum’da ciddi anlamda hezimet yaşadı. Bu sonuçlara bakınca meydanlarla partilerin aldığı oy arasında da bir korelasyon olduğunu gözlemliyoruz.
Bazı trol hesaplar, Erdoğan’ın, İzmir Gündoğdu’daki mitingi kalabalık değil gibi göstermeye çalışadursun olayın çok da öyle olmadığını biliyoruz.
Dün İzmir mitinginin sayısını sorduğum AK Parti Tanıtım Medya Başkanı Hamza Dağ’dan aldığım bilgilere göre, Gündoğdu mitinginin İzmir’in en iyi mitingi olan 2014 ve 2011 seçimleri öncesi mitinglerle aynı oranlarda olduğunu söyledi. Zaten, bakıldığında o coşku da bunu gösteriyor.
Dün bana mesaj atan İzmirli bir takipçim kendisinin de gitmek istediğini ancak mahallelerinde dışlanmamak için gidemediğini söyledi.
Az önce bahsettiğim kitlenin de kendilerinden olmayanlara nefretini bazı sosyal medyaya düşen videolarda gördük.
Netice olarak, kararsızların azaldığı bu süreçte miting meydanlarının dili kararsızların karar vermesine etki edecektir.