Milli Eğitim Bakanı Selçuk'tan TV100 canlı yayınında yüz yüze sınav açıklaması
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Okan Bayülgen'in sunduğu Nokta programında canlı yayında çok önemli açıklamalar yaptı. Yüz yüze sınavlarla ilgili konuşan Selçuk, Bilim Kurulu kararlarına dikkat çekti.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Okan Bayülgen'in sunduğu Nokta programında canlı yayında çok önemli açıklamalar yaptı. Yüz yüze sınavlarla ilgili konuşan Selçuk, Bilim Kurulu kararlarına dikkat çekti.
İşte Selçuk'un konuyla ilgili açıklaması:
"Biz belli sorumlulukları üstlenmiş kişiler olarak verilere bakmak zorundayız. Yani ne var önümüzde, Bilim Kurulu. Ne diyor istatistikler? Neyi gösteriyor eğriler, grafikler. Neyi gösteriyor bize diye baktığınızda hep şunu söylüyorlar; İşte okullar açıyorsunuz, kapatıyorsunuz.
Şimdi mesele şu, okul belli dersleri öğrenmenin çok çok ötesinde bir kurum. Yani sosyalleşmenin de biraz önce söylediğini; sosyal-duygusal edinimlerini de bir şekilde öğretmenle bir arada olmanın arkadaşlıkların, oyunların, eğlencenin, zaman geçirmenin merkezi okul. Okulun bu kimliği çok anlaşılmamıştır.
Ama şimdi bakıyoruz, bana istatistikler, Bilim insanları ile görüştüğümde istatistikler okulların kapalı olmasını gerektiriyor dediğinde biz kapatıyoruz. Ama artık şu noktada, "İyi, açılabilir dediğinde açıyoruz. Eğer ben hiç açmazsam, eğer ben tamamen "Hadi sizin söyleminizle de tırnak içinde salıversem, emin olun çocukların davranış kalıpları, davranış örüntüleri ve çalışma alışkanlıkları, bir şekilde iletişim örüntülerinde bir dejenerasyon oluşacak.
Bana birisi dedi ki, "Yahu Ziya hoca, sen boşver sınavları, kaldır hepsini. Yüz yüze sınav da yapma seni çok severler" dedi. Yani dostane söyledi. Ben şunu söyledim, şunu mu tercih ediyorum zannediyorsunuz, beni sevmesinler diye uğraşıyorum mu zannediyorsunuz. Bir çocuğun bir dönemde 3 sınavı var bunu boşverin diyoruz, kime olsun liselere olsun. İlk dönemde sadece liselere yaptık, ikinci dönemde ortaokullara da yaptık. Üniversite matematiğinde büyük sorun yaşarsınız. Türkiye'nin eğitim sisteminin ciddi zarar görmesi söz konusu. Ben her şeyi boşverin demekten yana mı olmalıyım? Biz bunu bir çok psikiyatr ile görüşüyor, eğitim bilim kurulu ile, il milli eğitim müdürlüklerine, okullara, öğretmenlere danışıyoruz.
Okulları açık tutmaya çalıştık
Canlı sınavlar olmadığında, çocukların yüzde 90 civarında bir kısmı, her şeyi bırakıyor. Çocuğun çalışıp çalışmadığını nasıl anlarsınız. Kayıp kuşak denilen bu, her ülkenin kendisine göre farklı. Bizim toplumumuzun farklı iyileştirici güçleri var.
Burada bakmamız gereken şu, ilkokul, lise, ortaokulların ne kaybı var, üst gelir, alt gelir gruplarında ne kayıplar var buna bakmamız lazım. Böyle baktığımızda problemleri görüyoruz. Köy okullarını açık tuttuk, ilkokulları açabildiğimiz kadar açtık, niye açtık, orada eksik vardı. Sınav gruplarında büyük psikolojik stress gördük, köy okulları, birleştirilmiş sınıflarda akademik stress gördük. Onun için dikkat ederseniz 8-12'leri açık tutmaya çalıştık. İlkokulları önemli ölçüde açık tutmaya çalıştık.
Sınavlar ertenelecek mi?
Lise sınavları 3 Mayıs'a ertelenmişti, önümüzdeki kabine toplantısında, bakanlar kurullarında yapılacak tartışmalar, ortaya çıkacak sonuçlar, bilim kurulunun öneri paketi yeniden karşımıza çıkacak. Biz eğer bilim kurulunun önerisiyle, böyle bir şey gerekiyorsa bunu yaparız. Önce sağlık deyip, bunun gereğini yapmamak olabilir mi?