Milli savunmada ‘atak’ hamlesi
Salı gecesi Profesör Murat Ferman, Profesör Fuat Keyman, Profesör Hasan Ünal ve Profesör Kutay Karaca gibi çok değerli isimlerle bu harekatla stratejik olarak nelerin amaçlandığını konuştuk.
Ortak analizde bu harekatın terör örgütünün Kandil’’den Türkiye’ye sızmasını Kuzey Irak’ta engelleyerek bir tecrit operasyonu olduğu yönünde ortak bir görüş oluştu.
Aynı zamanda, bu harekatla PKK’nın Suriye’de PYD, Irak’ta Sincar ve İran’da Pejak bölgesine geçişlerinin de önemli ölçüde engelleneceği resmi ortaya kondu. Bu taktik operasyon sonrası örgütte panik havasının artacağı da değerlendirildi.
Ama bu harekatta önemli bir detay daha vardı. Yerli ve milli savunma sanayinin bu harekatlardaki öneminin anlaşılması.
Ramazan Bayramı’nın ilk günü yani Salı gecesi bu konuyu da çok önemli uzman isimlerle konuşacağız. Sabah Gazetesi Yazarı Ferhat Ünlü, Gazeteci Mete Sohtaoğlu ve Güvenlik ve Terör Uzmanı Ceyhun Bozkurt bizlerle olacak.
Bora füzesinden, yerli İHA ve SİHA’ların öneminden yerli ve milli istihbaratın temininin ne derece hayati olduğuna dek önemli noktaları konuşacağız.
Ancak şüphesiz, önemli bir aktörü de bu harekatta ayrı bir başlıkla konuşmak lazım. Azami yerli ve milli imkanlarla üretilen Atak helikopteri.
Yıllarca savunma konularını takip ederim. Bu tür güvenlik operasyonlarında ABD başta olmak üzere dış temine bağlı Super Cobra gibi taarruz helikopterlerinde yaşanan sorunları çok tecrübe ettim. Bu açıdan yerli Atak helikopterinin de önemini net olarak görmek mümkün.
Bu nedenle Pençe Harekatı’nda da Atak helikopterinin operasyonel katılımını yakından takip ettim. Çok destekleyici bir rol oynadı.
Son dönemde tüm icra edilen harekatlarda da benzer başarıları sergiledi.
Zorunluluk meselesi
Ama askeri ve stratejik güç sürekli bir gelişmeyi de zorunlu kılar. Son yıllarda yerli ve milli savunma sanayimizin her alanda kaydettiği başarının da bu çerçevede hakkını vermek lazım. Fakat dediğim gibi rehavete yer yok.
Bu açıdan Atak helikopterinde de şimdi dünya çapında yeni bir süreç için daha düğmeye basılıyor; Atak-2.
Geçtiğimiz günlerde Anadolu Ajansı’nda merakla beklenen bu yeni yerli ve milli başarı ile ilgili ilginç detaylar vardı. Buna göre;
Yeni versiyon ile yani Atak-2 projesiyle ‘yüksek miktarda faydalı yük taşıyabilen, zorlayıcı çevresel etmenlere dayanıklı, ileri teknoloji hedef takip ve görüntüleme, elektronik harp, seyrüsefer, haberleşme ve silah sistemleriyle donatılmış, yüksek manevra kabiliyetine ve performansına sahip, etkin ve caydırıcı bir taarruz helikopterinin tasarlanarak üretilmesi planlanıyor. Projeyle ayrıca yerli sistem kullanımının azami seviyeye çıkarılması, tedarik güvenliği ve ihracat serbestliğinin sağlanması hedefleniyor.
Atak'ın 2 katı kalkış ağırlığı
Geliştirilecek helikopter, mevcut Atak helikopterinin yaklaşık 2 katı kalkış ağırlığına sahip olacak ve bu alanda dünyada sadece iki örneği bulunan en üst sınıf taarruz helikopterleri arasında yerini alacak. Helikopterin ilk test uçuşunun 5 yıl içinde yapılması planlanıyor.
Teknik özellikler dikkat çekici
10 ton sınıfındaki helikopter, 2 turboşaft motora sahip olacak ve bin 200 kilogramdan fazla faydalı yük taşıyacak.
Tandem kokpitli helikopter, yüksek irtifa ve yüksek sıcaklık şartlarında görev yapabilecek. Helikopter, çevresel etmenlere dayanıklı, yüksek ileri hız limitine sahip olacak. Gelişmiş elektronik harp ve karşı tedbir sistemleri bulunacak helikopterde, yüksek kalibreli top, yeni nesil 2,75 inç roket, uzun menzilli ve farklı güdüm sistemlerine sahip tanksavar füzeleri ile havadan havaya füze sistemleri olacak.’
Ajans’ın bu haberindeki detaylar oldukça önemli.
Bu da bize bir kere daha her alanda birlikte olduğumuzda, kurumlarımızın koordine ile çalıştığında başarının kaçınılmaz olduğunu gösteriyor.
Hep söylüyorum, söylemeye de devam edeceğim; iç siyasi kavgalarımızı edeceğiz ama bu işi birbirimizi yok etmeye götürmeyelim. Milli meselelerde birlik olup ortak akılla hareket edersek dünyanın hiç bir üst aklı bu ülkeyi alt edemez.
En güzel günler sizlerle ve ülkemizle olsun...
Nice güzel bayramlarınız olsun...