Emekli amirallerin bildirisine sert tepkiler: Haddinizi bilin
Montrö Boğazlar Sözleşmesi’yle ilgili bildiri yayımlayan emekli 104 amiralle ilgili, art arda tepkiler geldi.
İçişleri Bakanı Soylu, Twitter'dan yaptığı paylaşımda, "Demokrasiye, devlete ve millete sadakatle bağlı, rütbesini üniformasını siyaset malzemesi yapmayanları daima şükranla yad ederiz... Ya diğerleri..." derken, AK Parti Sözcüsü Çelik, "Bazı emekli amirallerin geçmişteki kötü ve çirkin olayları hatırlatan bir yöntem ve üslupla bildiri yayınlaması kabul edilemez" ifadelerini kullandı. İletişim Başkanı Fahrettin Altun da konuyla ilgili sert çıkarak "Haddinizi bilin" dedi. Öte yandan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 103 emekli amiralin Montrö bildisiriyle ilgili resen soruşturma başlattı.
Montrö Boğazlar Sözleşmesi’yle ilgili bildiri yayımlayan emekli amirallere, siyasilerden art arda tepkiler geldi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ise, 103 emekli amiralin Montrö bildisiriyle ilgili resen soruşturma başlattı.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Türkiye'nin bekasını korumanın, demokrasiye saygıdan ve hukuka bağlılıktan geçtiğini bildirdi.
Bakan Gül, Twitter'dan yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
"Seçilmişlere parmak sallamaya kalkan darbe heveslileri şunu iyi bilsin, köhnemiş vesayetçi zihniyetin prangalarından kurtulan, bu zihniyetten hesap soran, gücünü milli iradeden alan bir Türkiye var artık. Bu ülkenin bekasını korumak demokrasiye saygıdan, hukuka bağlılıktan geçer."
İLETİŞİM BAŞKANI ALTUN’DAN 'MONTRÖ BİLDİRİSİ' TEPKİSİ: HADDİNİZİ BİLİN
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’yle ilgili bildiri yayımlayan emekli amirallere tepki gösterdi. Altun, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Neymiş, birkaç emekli amiral bir araya gelip bir ’bildiri’ yazmışlar. 5’inci kol unsurları da hemen heyecanlanmış. Oturun oturduğunuz yerde. O Türkiye eskide kaldı. Bu millet 15 Temmuz’da darbe heveslilerini nasıl tepelediğini dosta düşmana gösterdi. Haddinizi bilin" ifadelerini kullandı.
’NE HAKLA PARMAK SALLIYORSUNUZ?’
Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğuna işaret eden Altun, "Siz kimsiniz? Ne hakla milli iradenin meşru temsilcilerine parmak sallıyorsunuz? Türkiye bir hukuk devletidir. Bunu asla unutmayın. Vesayetçiler bir daha asla demokrasimize zarar veremeyecek. Dış güçlerin ezik piyonları büyüyen, güçlenen Türkiye’nin önünü kesemeyecek" açıklamasında bulundu.
'103 HADSİZİN VERDİĞİ MESAJ AYAKLARIMIZIN ALTINDADIR'
Son sözü milletin söyleyeceğini belirten Altun, "15 Temmuz’a 103 gün kala 103 hadsizin verdiği mesaj ayaklarımızın altındadır. Bu topraklarda son sözü aziz milletimiz söyler. Bu ışıklar antidemokratik her girişim ve niyete karşı aziz milletimiz için hiç sönmeden yanacaktır. Görevimizin başında, milletimizin emrindeyiz" ifadelerini kullandı.
TBMM BAŞKANI MUSTAFA ŞENTOP: KENDİ UYDURDUKLARI GÜNDEMLERLE KAOS SİMSARLIĞI ÜSTLENMİŞLER
Şentop, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Yıllardır içeride, dışarıda vatan ve millet düşmanlarıyla cephe cephe amansız bir mücadele sürerken ortalıkta gözükmeyen emekliler, kendi uydurdukları gündemlerle kaos simsarlığı üstlenmişler; belli. Kahraman milletimiz 15 Temmuz'da sadece FETÖ'cü darbecileri değil, aynı kaynaktan beslendiğini bildiğimiz bütün darbe sevdalılarını da toprağa gömdü. Düşünce açıklama başka, darbe çağrışımlı bildiri hazırlamak başka." ifadeleriyle söz konusu bildiriye tepki gösterdi.
AK PARTİ SÖZCÜSÜ ÖMER ÇELİK: KULLANILAN BU İLKEL DİLİ KINIYORUZ
Çelik, Twitter'dan yaptığı açıklamada, "Bazı emekli amirallerin geçmişteki kötü ve çirkin olayları hatırlatan bir yöntem ve üslupla bildiri yayınlaması kabul edilemez. Bu yöntem ve üslubun siyasi hayatımızda neye karşılık geldiği bellidir." dedi. Bir dönem taşıdıkları üniformayı ve sıfatları istismar eden bu kişilerin açıklamasının yok hükmünde olduğunu vurgulayan Çelik, "Bu yaptıkları hem milli iradeye hem de bir dönem taşıdıkları üniformaya saygısızlıktır. Bu, vesayet özlemiyle tutuşan bir zihniyetin canlı olduğunun da kanıtıdır." değerlendirmesinde bulundu. Doğu Akdeniz'de hak ve menfaatleri için güçlü bir mücadele verirken birtakım emekli askerin suni gündemler üretmek suretiyle Mavi Vatan mücadelesini yürüten Cumhurbaşkanlığı makamını ve Hükümeti hedef almasına en güçlü cevapları vermeye devam edeceklerine vurgu yapan Çelik, şunları kaydetti:
"Seçilmiş siyasi iradeye yönelik kullanılan bu ilkel dili kınıyoruz. Kaldı ki Mavi Vatan'da mücadele veren ordunun başkomutanını cephe gerisinde hedefe koymanın askeri terminolojideki karşılığı da bellidir. Bu zihniyetle siyasi ve hukuki mücadelemiz sürecektir. Bugüne kadar aziz milletimizin karşısında kendisinde bir güç vehmeden her türlü vesayet odağına gereken ders verilmiştir, verilmeye de devam edilecektir. Deniz şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anarak cumhuriyete, demokrasiye, vatana ve Mavi Vatan'a sonuna kadar sahip çıkacağımıza söz veriyoruz."
NUMAN KURTULMUŞ: SÖZDE BİLDİRİ İLE MİLLETE AYAR VERMEYE ÇALIŞIYORLAR
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, eski Türkiye sevdalısı, vesayetçi, kendisini milli iradenin üstünde gören zihniyetin bazı temsilcilerinin, yayınladıkları sözde bildiri ile siyasete akıl, millete ayar vermeye çalıştıklarını bildirdi.
Kurtulmuş, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, şunları kaydetti: "Eski Türkiye sevdalısı, vesayetçi, kendisini milli iradenin üstünde gören zihniyetin bazı temsilcileri yayınladıkları sözde bildiri ile siyasete akıl, millete ayar vermeye çalışıyorlar. O devirler geride kaldı! Haddinizi bilin! İçinize sinmese de şunu çok iyi anlayın ki; bu millet, vatanı da mavi vatanı da demokrasiyi de milli iradeyi de bedelini ödeyerek korumuştur ve koruyacaktır."
BAKAN SOYLU: ÜNİFORMASINI SİYASET MALZEMESİNİ YAPMAYANLARI DAİMA ŞÜKRANLA YAD EDERİZ
Bakan Soylu Twitter'dan yaptığı paylaşımda, "Büyük Türk milleti üniformaya aşıktır. Üniformayı taşımak şereftir. O şerefi emekli olduktan sonra taşımak daha büyük şereftir. Demokrasiye, devlete ve millete sadakatle bağlı, rütbesini üniformasını siyaset malzemesi yapmayanları daima şükranla yad ederiz... Ya diğerleri..." ifadelerini kullandı.
MİLLİ EĞİTİM BAKANI SELÇUK: DEMOKRASİ ADINA UTANÇ VERİCİ
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk bildiri yayımlayan emekli amirallere ilişkin, ''Ülkemizde halen vesayetin telaffuz ediliyor olması demokrasi adına utanç verici. Millet egemenliği ortak bildirimiz, ortak gücümüzdür.'' açıklamasında bulundu.
104 emekli amiral, Montrö tartışmaları ve Deniz İkmal Komutanı Tuğamiral Mehmet Sarı ile ilgili bildiri yayımladı. Bildiride, “Montrö Sözleşmesinin tartışma konusu yapılmasına/masaya gelmesine neden olabilecek her türlü söylem ve eylemden kaçınılması gerektiği kanaatindeyiz” ifadeleri kullanıldı.
Veryansın TV'nin aktardığı açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Son zamanlarda gerek Kanal İstanbul, gerekse Uluslararası Antlaşmaların iptali yetkisi kapsamında Montrö Sözleşmesi’nin tartışmaya açılması endişe ile karşılanmaktadır.
Türk Boğazları, dünyanın en önemli suyollarından biri olup, tarih boyunca çok uluslu antlaşmalara göre yönetilmiştir. Bu antlaşmaların sonuncusu ve Türkiye’nin haklarını en iyi şekilde koruyan Montrö; sadece Türk Boğazlarından geçişi düzenleyen bir sözleşme değil, Türkiye’ye İstanbul, Çanakkale, Marmara Denizi ve Boğazlardaki tam egemenlik haklarını geri kazandıran, Lozan Barış Antlaşmasını tamamlayan büyük bir diplomasi zaferidir. Montrö, Karadeniz’e kıyıdaş ülkelerin güvenliğinin temel belgesi olup Karadeniz’i barış denizi yapan sözleşmedir. Montrö, Türkiye’nin herhangi bir savaşta, savaşan taraflardan birinin yanında istemeden savaşa girmesini önleyen bir sözleşmedir. Montrö, Türkiye’nin II. Dünya Savaşında tarafsızlığını korumasına imkân yaratmıştır. Bu ve benzeri nedenlerle, Türkiye’nin bekasında önemli bir yer tutan Montrö Sözleşmesinin tartışma konusu yapılmasına/masaya gelmesine neden olabilecek her türlü söylem ve eylemden kaçınılması gerektiği kanaatindeyiz.
Diğer taraftan; son günlerde basında ve sosyal medyada yer alan kabul edilemez nitelikteki bazı görüntüler, haber ve tartışmalar ömrünü bu mesleğe adamış bizler için çok derin bir üzüntü kaynağı olmuştur. TSK ve özellikle Deniz Kuvvetlerimiz son yıllarda; çok bilinçli bir FETÖ saldırısı yaşamış ve çok değerli kadrolarını bu hain kumpaslara kurban vermiştir. Bu kumpaslardan çıkarılacak en önemli ders; TSK’nin, anayasanın değişmez, değiştirilmesi teklif edilemez temel değerlerini titizlikle sürdürmesi zaruretidir.
Bu gerekçelerle, TSK ve Deniz Kuvvetlerimizi bu değerlerin dışına çıkmış, Atatürk'ün çizdiği çağdaş rotadan uzaklaşmış gösterme çabalarını kınıyor ve tüm varlığımızla karşı çıkıyoruz. Aksi halde, Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan, bunalımlı ve bekası için en tehlikeli olayları yaşama risk ve tehdidi ile karşılaşabilecektir.
Türk Milletinin bağrından çıkan şanlı bir geçmişe sahip, Ana ve Mavi Vatan’ın koruyucusu Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personelinin Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda yetiştirilmesi elzemdir. Ülkemizin her köşesinde denizde, karada, havada, iç güvenlik bölgesinde ve sınır ötesinde fedakârca görev yapan, Mavi Vatandaki hak ve menfaatlerimizin korunması için Atatürk’ün gösterdiği yolda canla başla çalışan cefakâr Türk Denizcilerimizin yanındayız. Deniz Şehitlerimizi anarak saygıyla duyururuz."