Dünya'nın tek doğal uydusu ve Güneş Sistemi içindeki beşinci büyük doğal uydu olan Ay'ın dünyaya çok sayıda etkisi bulunmaktadır. Özellikle uzmanlar Ay'ın Dünya'ya yönelik olumsuz etkileri üzerine önemli bir çalışma yaptı.
NASA'dan bilim adamlarının ve Hawaii Üniversitesi'nden bir ekibin çalışmasına göre Ay'ın Dünya'yı rahatsız edecek etkilerine tanık olmak üzereyiz. Yaşanacak etkilerin ayın konumunu değiştirmesiyle olacağı belirtiliyor.
Ay, daireler ve ovaller için de hareket ediyor gibi görünse de dönüşünde başka bir faktör daha vardır ve bizim içim için sorun yaratacak olan şey de tam olarak budur. Okyanus ve deniz seviyeleri yükselmeye devam ettikçe iklim değişikliğinin etkilerini görüyoruz.
İKLİMSEL SORUNLAR KÖTÜLEŞEBİLİR
Kıyı kasabaları için durum daha da kötüleşmek üzere. Elbette bilim adamları ayın bu hareketini yüz yıllardır biliyorlar ancak olası etkiler artmaya devam ediyor. NASA özellikle ay sarsıntısının etkisinin Dünya'nın hali hazırda karşı karşıya olduğu iklimsel sorunları daha da kötüleştireceği konusunda endişeliler.
Ay dünya etrafındaki yörünge düzlemi Dünya'nın Güneş etrafındaki yörünge düzlemine yaklaşık 5 derecelik bir eğimlidir. Bu nedenle ayın yörüngesi zamanla dalgalanıyor gibi görünüyor. Ay her 18.6 yıldır bir düğüm döngüsünde tam bir döngüyü tamamlar bu özellikle yavaş bir ölçekte gerçekleşir. Bununla birlikte bu döngü boyunca ayın yerçekimi öyle bir etki yaratır ki günün iki yüksek gelgitinden birine biraz daha yükseğe çeker veya ikincisi de biraz daha aşağı düşer.
Kıyı kasabaları için durum daha da kötüleşmek üzere. Elbette bilim adamları ayın bu hareketini yüz yıllardır biliyorlar ancak olası etkiler artmaya devam ediyor. NASA özellikle ay sarsıntısının etkisinin Dünya'nın hali hazırda karşı karşıya olduğu iklimsel sorunları daha da kötüleştireceği konusunda endişeliler.
Ay dünya etrafındaki yörünge düzlemi Dünya'nın Güneş etrafındaki yörünge düzlemine yaklaşık 5 derecelik bir eğimlidir. Bu nedenle ayın yörüngesi zamanla dalgalanıyor gibi görünüyor. Ay her 18.6 yıldır bir düğüm döngüsünde tam bir döngüyü tamamlar bu özellikle yavaş bir ölçekte gerçekleşir. Bununla birlikte bu döngü boyunca ayın yerçekimi öyle bir etki yaratır ki günün iki yüksek gelgitinden birine biraz daha yükseğe çeker veya ikincisi de biraz daha aşağı düşer.
ICE SARSINTISI GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULMALI
Ayrıca ay hala normal bir kuvvetle dünyayı çekiyor dahası ayın yalpalamasının etkisi bilinmeden önce bile bilim insanları önemli ölçüde yüksek gerginlik bekliyorlardı. Ancak bu gelgitlerle ilgili tahminlerini elde etmek için karmaşık hava modelleri ile uğraşmakzorunda kaldılar. Bu nedenle çok sayıda karmaşık veri üzerinde çalıştılar. Sonuç olarak Ice sarsıntısı artık göz önünde bulundurulması gereken bir konu.
NASA bilim insanları da olayın deniz seviyesini etkileyeceğini söylüyorlar, önümüzdeki 10 yılın daha derinlerine indikçe ABD'deki Her kıyının önemli ölçüde artan sel riski altında olduğunu görüyoruz. Bununla birlikte Ay henüz gel git büyütme döngüsüne girmemişken bir süreliğine rahat olabiliriz.
SEL SAYILARI ARTACAK
Ay döngüsü tarafından yükseltilen denizler neredeyse tüm ABD ana kara kıyılarında, hatta Havai'de sel sayılarında bir artışa neden olacak. Uzun vadeli jeolojik süreçler nedeniyle Alaska'nın da dahil olduğu sadece uzak luzey kıyıları bir süre için korunacaktır. Peki bu seller ne kadar ciddi olacak? Bu olayı son zamanlardaki bazı yıkıcı sellerle karşılaştırabilirsiniz.
Ancak NASA ayın sallanmasının sel olaylarının sayısının 3 veya 4 katına çıkmasına neden olacağını söylüyor. 2019'u bilim insanlarının 600 sel öngördüğü bir temel olarak ele alırsak NASA'nın beklediği artan sel etkilerini ölçmek oldukça zordur. Seldeki artış nedeniyle en fazla risk alçakta kalan alanlardadır ancak zamanla bu risk daha da artacaktır.
GÜN AŞIRI SELLER OLABİLİR
Araştırmacılar modelleri kullanarak bu taşkınların nasıl görüneceğini tanımlayabildiler ve bu taşkınların bazılarının kümeler halinde gerçekleşebileceğini öne sürdüler. Yani tüm süreç bir aydan fazla sürebilir. Ay, Güneş ve Dünya'nın konumuna bağlı olarak şehirlerde ardışık günlerde veya gün aşırı seller yaşayanabilir.
2080'LERE YÖNELİK PROJEKSİYONLAR
Araştırmacılar Alaska hariç her kıyı ABD eyaleti ve bölgesinde 89 gelgit göstergesi konumunu gözlemleyerek bu noktaları keşfettiler. Ayrıca bilim insanları yaygın olarak kullanılan deniz seviyesi senaryolarını ve sel eşiklerini, bu eşiklerin yılda kaç kez açıldığını astronomik döngüleri ve gelgitleri etkilediği diğer süreçlerin istatistiksel temsillerini haritalayan yeni bir istatistiksel çerçeve oluşturdular ve tüm bunlardan yola çıkarak 2080'lere yönelik projeksiyonlar üretiyorlar. Sonuç olarak çalışmalar devam ediyor.
SEL BASKINI EKONOMİK HASARA NEDEN OLABİLİR
Başka bir açıdan bakacak olursak bu kadar sık sel baskını ağır ekonomik hasara neden olabilir. Ayda 10 veya 15 kez sel yaşayan bir şehir hayal edin. İşletmeler otoparkları su altında kaldığında faaliyetlerine devam edemezler, insanlar işe gidemedikleri için işlerini kaybederler. Sızan su birikintileri nedeniyle sağlık krizleri yaşanır, dahası su kaynakları enerji üretimi ve iletişim ekipmanı gibi çok fazla altyapıya ihtiyaç duyan alanlar büyük zararlar görür.
Ayrıca çiftçiler tüm mahsullerini ve hayvanlarını kaybedebilir ve bu da gıda sorununa yol açabilir. Tüm bu saydıklarımızın bile ABD'de trilyonlarca dolarlık zarar yaratacağı söyleniyor. Bu bahsedilen sel baskınları yaklaşık 0.5 metre derinliğe ulaşabilen sıradan sellerden farklıdır. Ve daha fazla zarar yarattıkları için rahatsız edici eserler olarak adlandırılırlar. NASA elde ettiği verileri risk altındaki şehirlerdeki hasarı önlemek için kullanmayı planlıyor.
SELLER 10 YIL SÜREBİLİR
Ayrıca sel başladıktan sonra 10 yıl sürebileceği için hazırlanmaya şimdiden başlamak gerekiyor. Yani şu an önemli olan şey çeşitli önlemler almak.
KIYILARDA YAŞAMAK RİSKİ HALE GELDİ
Yükselen deniz seviyeleri günümüzde bile kıyılarda yaşamayı riskli bir hale getirdi. Bazı uzmanlar sırf Florida’daki binaların bu sebeple çökebileceğini söylüyorlar. Ancak Ay'ın bu etkileri sadece ABD'de değil tüm dünyada hissedilecek.
SELE EĞİLİMLİ BÖLGELER
Örneğin Birleşik Krallık'ta ve İskoçya'da nehirlere kıyıları olan alçak alanlar genellikle sele eğilimlidirler. İklim Bilinci Örgütünün yakın tarihli görüşlerine göre Glasgow'un bazı bölgelerinin yanı sıra Birleşik Krallık'ın bölgeleri de 2050 yılına kadar su seviyesinin altında kalabilir. Bilim insanları çalışmalara devam ediyorlar ve bu sel olaylarına karşı alınabilecek önlemler konusunda insanları bilgilendiriyorlar.