Neden sustunuz?

İsmailağa Cemaati'ne bağlı Hiranur Vakfı'nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel'in kızını, henüz 6 yaşındayken, 29 yaşındaki bir başka cemaat üyesiyle evlendirmesi, ortaya atılan iddialar Türkiye’nin psikolojisini bozdu.

Sarsıldım. Karnıma ağrılar girdi. İddianameyi ve ilgili haberleri güçlükle okuyorum, yazı yazmakta bile zorlanıyorum.

Bu iğrenç, bu aşağılık olay kadar beni sarsan başka bir konu da siyasi liderlerin üzerinden günler geçmesine rağmen sessiz kalması. Çıldırtıcı bir sessizlik oldu günlerce.

Tüm siyasiler sustu. Konuşmadı. Tepki vermedi. Protesto etmedi. İki satır yazmak için günlerce bekledi. Neden?

Neden günlerce sessiz kaldınız Kemal Bey?

Peki siz Meral Hanım? Siz tepki vermek için neden günlerce beklediniz?

Ya siz Ahmet Davutoğlu? Ki bu yapıları çok iyi bilen birisi olarak, bir parti lideri olarak, bir hoca olarak, bir baba olarak neden bu kadar beklediniz?

Aynı soruyu size sorsam Sayın Babacan ne dersiniz?

Mantıklı bir açıklamanız var mı?

Sayın Karamollaoğlu neden hâlâ sessizliğinizi koruyorsunuz?

Neden susuyorsunuz?

Peki ya siz Devlet Bey, niçin hâlâ suskunsunuz?

Neden bir tepki vermiyorsunuz?

Neden ortalığı ayağa kaldırmıyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanı? Haksızlığa karşı susanı dilsiz şeytan ilan eden sizdiniz. Neden şimdi 6 yaşındaki bir kız çocuğunun başına gelenler, iddialar konusunda ülkenin altını üstüne getirmiyorsunuz? Neden? Farkında mısınız, siz sustukça, bu olayların önü alınamayacak Sayın Cumhurbaşkanı.

İDİDALAR VE AİLENİN YANITI

İstismara uğrayan H.G.K’nın kardeşleri iddiaları çektikleri bir video ile yanıtladı. Kısaca ifade etmek gerekirse, kardeşlerinin psikolojik sorun yaşadığını söyleyerek istismar iddialarını reddediyorlar.

Oysa iddianamede H.G.K kendisine 14 yaşında düğün yapıldığını söylüyor. Yani 6 yaşında başladığı ileri sürülen istismar, 14 yaşında başka bir boyuta evriliyor. Peki bir kız çocuğunun 14 yaşında evlendirilmesi normal mi?

Kardeşlerin iddialarına bu olayı ortaya çıkaran BirGün yazarı Timur Soykan Twitter üzerinden, kanıtlarıyla yanıt verdi. Timur, olağanüstü bir habercilik örneği ortaya koyuyor.

Bu iddialar konuşulurken, akıllara Gezi protestoları sırasında ortaya atılan ve daha sonra yalan olduğu kanıtlanan “Kabataş olayı” geldi.

O olayda tartışmalar sürerken, “Bir kadının beyanı bile yeter” diyerek muhafazakâr medya iddiaların arkasında durmuştu.

O zaman şu soruyu sormak gerekmez mi?

Bu olayda 6 yaşından itibaren istismara uğradığını söyleyen genç bir kadının söyledikleri niçin yeterli olmuyor?

NOT: Bu yazı kaleme alındığı saatlerde, olaya tepki vermeyen isimler sessizliklerini koruyordu.