Niğde'de araştırmacılardan çiftçilere müjde verildi! Beklentilere uygun tohumlar geliştiriyorlar
Niğde'de araştırmacılardan çiftçilere müjde verildi. Niğde Patates Araştırma Enstitüsü araştırmacıları, çiftçilerin beklentilerine uygun yerli ve milli tohumlar geliştirmek için çalışıyorlar.
Sanayilik, yemeklik, kızartmalık gibi ülkemizde 200’den fazla farklı tescilli patates çeşidi olduğunu söyleyen Niğde Patates Araştırma Enstitüsü Müdürü Uğur Pırlak çeşit geliştirme süresi üzerinde de önemli adımlar attıklarını söyledi.
İLK ENSTİTÜ
10 yerli ve milli patates çeşidini ülke tarımına kazandıran Niğde Patates Araştırma Enstitüsü’nün üreticilerin ve piyasanın istekleri doğrultusunda yeni çeşitler geliştirdiğini kaydeden Pırlak, “Tarım ve Orman Bakanlığı TAGEM'e bağlı olarak faaliyetlerini sürdüren enstitümüz, ülkemizdeki patatesle ilgili ilk konu araştırma enstitüsüdür." dedi.
"TOHUMLUK ÜRETİM İŞLEMLERİ DEVAM EDİYOR"
Uğur Pırlak, "2005 yılından bu yana yapmış olduğumuz ıslah çalışmaları neticesinde bugüne kadar ülke tarımına 10 adet yerli ve milli patates çeşidi kazandırdık. Bunun yanı sıra geliştirmiş olduğumuz bu yerli ve milli çeşitlerimizin de Türkiye'de yine bir ilke imza atarak özel sektöre satışını gerçekleştirdik. Özel sektörümüz tarafından yerli ve milli çeşitlerimizin iri kademedeki tohumluk üretim işlemleri devam ediyor" dedi.
"TÜRKİYE'DE TESCİLLİ 200'ÜN ÜZERİNDE PATATES ÇEŞİDİ VAR"
Pırlak, "Türkiye’de tescilli olan 200’ün üzerinde çeşit olduğunu belirten Uğur Pırlak her çeşidin özelliğinin farklı olduğunu belirterek, "Patateslerin yemeklik, sanayilik, kızartmalık, hastalıklara dayanıklılık gibi her birinin farklı yetenekleri var. Biz enstitü olarak ülkemizdeki üreticilerimiz istekleri doğrultusunda, çiftçilerimiz tarafından benimsenebilecek kaliteli verim özellikleri bakımından öne çıkmış çeşitlerin ıslahına çalışıyoruz." şeklinde konuştu.
KISA SÜRE SONRA TESCİLE SUNULACAĞI BİLDİRİLDİ
Müdür Pırlak, "Bir çeşidin ıslah süresi yaklaşık 12 ile 15 yıl arasında sürüyor. Biz bunu modern yöntemlerle kısaltmaya çalışıyoruz. Enstitümüzde DNA düzeyinde yaptığımız çalışmalarla ıslah sürecini de kısalttık. Sadece yemeklik, sanayilik, hastalıklara zararlı çeşitlerin yanında et ve kabuk rengi farklı yerli ve milli çeşitler üzerinde de çalışıyoruz. Bu çalışmada da sona gelindi. İlk yerli, renkli çeşitlerimizi kısa süre sonra tescile sunacağız" diye konuştu.