Öcalan planı 2025 Nevroz'unda mı hayata geçiyor? Kürt cephesinde değişen çok şey var!

Acayip gelişmeler var.

Her şeyin MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin Öcalan çağrısı ile başladığını sananlar fena halde yanılmakta.

Büyük Plan’ın geçmişi 2023 Ekim ayı öncesine kadar uzanıyor. Bahçeli’nin Öcalan çağrısı o büyük hazırlığın sadece bir önemli adımı.

Öyle ilginç ve çarpıcı bilgiler akıyor ki önümüze, meseleye yalnızca “Kürt sorunu ve PKK’nın lağvedilip silahları bırakması” olarak bakılmaması gerektiği anlaşılıyor.

Büyük Plân’ın içinde PKK, Kandil ve Öcalan ile birlikte Kuzey Irak Kürdistanı, Rojava da var.

Hatırlayalım:

KUZEY IRAK’TA PEŞ PEŞE DİKKAT ÇEKEN GELİŞMELER

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani geçen şubat ayında “PKK, Kürdistan Bölgesi ve Irak için büyük bir beladır. Onlar Türkiye'yi topraklarımızdan tehdit ediyorlar” demişti.

Barzani’deki bu cesaretin bir sebebi olmalıydı.

Sonrası malum.

Sonrası malum. Türkiye Irak Merkezi hükümetiyle anlaştı ve Kuzey Irak’a peş peşe operasyonlar düzenledi, ileri karakollar kurdu.

Barzani geçen 16 Ekim’de Ankara’ya gelerek sırasıyla Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Millî İstihbarat Teşkilâtı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'la görüştü.

SEÇİMDEN SONRAKİ İLK İŞ, HDP-PKK OFİSİ KAPATILDI

Oysa üç gün sonra Kuzey Irak’ta genel seçim vardı. Neçirvan Barzani’nin partisi Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) yaklaşık 810 bin oyla seçimi yeniden kazandı.

Ve iki gün önce:

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) Erbil kentinde Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) ofisini kapattı, güvenlik güçleri HDP'nin tüm yöneticilerini Süleymaniye il sınırlarına götürdü ve KYB yönetimine teslim etti.

Ve dün teyit edilmeyen ve Neçirvan Barzani’nin söylediği belirtilen bir söz:

“Duhok ve Erbil’in, Türkiye’nin bir parçası olarak gösterilmesinden gurur duyuyoruz”

BU RÖPORTAJ DAHA ÇOK KONUŞULUR

Şimdi yeniden geriye, geçen aya dönüyoruz ve 24 Ekim’de Rudaw adlı Kuzey Irak’tan yayın yapan Kürt televizyonunda yayınlanan röportaja katılan bir isme kulak veriyoruz.

Kendisi 2013-2015 yıllarındaki çözüm süreci döneminde de Akil İnsanlar heyetinde yer alan Temel Strateji Araştırma Merkezi Başkanı Abdurrahim Semavi.

Son derece çarpıcı bilgiler vermekte.

Söylediklerinin ne kadarı doğruyu yansıtır ne kadarı doğru kaynaklara dayalıdır bilemiyorum ama sarsıcı olduğunu rahatlıkla ifade edebilirim.

ORTADOĞU KÜRTLERİYLE BÜYÜK BİR İTTİFAK KURULACAK

Sorulara verdiği yanıtlarda şöyle diyor Semavi:

-Geçen yılın Ekim ayından bu yana bir büyük plân adım adım hayata geçirilmekte. Hazırlıkları yapıldı. Proje ve süreç yazıldı. Yani Sayın Bahçeli bu sözleri tek başına söylemedi. İki ay önce Avrupa'daki bazı televizyon röportajlarında bu projeden ve süreçten bahsetmiştim.

- Bu proje sadece Türkiye'deki Kürt sorununun çözümüne yönelik değil. Projeye göre Ortadoğu Kürtleriyle büyük bir ittifak kurulacak, Doğu, Batı ve Güney, Kuzey Kürtleriyle ittifak kurulacak. Bu projenin hazırlığıdır.

- Proje çerçevesinde sadece PKK meselesi çözülmeyecek. PKK DIŞINDAKİ KÜRTLER DE MUHATAP alınacak.

ÖCALAN, KANDİL VE ROJAVA’YA MEKTUPLAR YAZDI

-PKK lideri Abdullah Öcalan ile Kandil arasında anlaşmazlık var. Sadece o değil, Öcalan’ın Rojava ve Avrupa ile de anlaşmazlıkları var.

-Öcalan iki mektup yazdı ve her ikisi de Kandil'e ulaştı. Toplantılar ve telefon görüşmeleri yapıldı; PKK'ye, Rojava'ya mektuplar ulaştı, birçok yere ulaştı. Öcalan'ın düşünceleri o mektuplarda var. O mektupları bizzat Öcalan yazdı. Şu anda mektupların içeriğini dile getiremem. Türkiye’ye karşı adımlarınızı ortaklaştırın deniliyor. “Süreç için adım atın ve diyalog kurun” deniyor.

TÜRK HÜKÜMETİ PAZARLIK YAPMAYACAK, HER ADIMI KENDİSİ ATACAK

-Eskiden olduğu gibi Akil İnsanlar heyetleri oluşturulacak mı? Diğer parçaların Kürtleri de içinde olacak mı? Evet 300 kişilik bir heyet oluşturulacağını söyleyeceğim. Bunu büyük bir keyifle söylüyorum. Diaspora Kürtleri, Kuzeyi, Güneyi, Rojavası, Doğusu hepsi bu mecliste yer alacak ve çözüm bu mecliste inşa edilecektir. Büyük bir memnuniyetle bunu dile getiriyorum. Açıkçası bu husus bizi çok mutlu ediyor.

-Türk hükümeti adım atarken pazarlığa girişmeyecek, kendisi adımlar atacak.

ROJAVA’NIN STATÜSÜ TÜRKİYE İLE BELİRLENECEK

-Ankara'da yaşanan saldırı bu süreci engellemez. Her iki tarafta da hem Kürtler içinde hem de devlet içinde bu çözümü istemeyenler var.

-Dünyanın dengesini değiştirecek bir proje inşa edilecek. Türkiye hükümeti, Türkiye devleti bunu göze aldı. Türkler bu projeden geri dönmeyecekler. Rojava'nın statüsü yok edilmeyecek. Türkiye ile birlikte statüsü belirlenecek.

-Önümüzdeki 5 yıl içinde Ortadoğu'da Şam ve Lazkiye'de Suriye diye küçük bir devlet olacak. Suriye devleti yok diyebiliriz.

TANER AKÇAM’IN YAZDIKLARI

Kendisi 1978 yılından itibaren siyasi mülteci olarak yaşamış, 1995'te Hannover Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde, Türk ve yabancı akademisyenler tarafından akademik altyapısı yetersiz ve yanlış bilgilere dayalı olmakla eleştirilen "İttihat ve Terakki Yargılamaları ve Ermeni Kırımı" konulu doktora çalışması ve “Utanç Verici Bir Eylem: Ermeni Soykırımı ve Türk Sorumluluğu Meselesi” adlı kitabın yazarı. Şu anda Amerika’da Minnesota Üniversitesi Tarih Bölümünde görev yapıyor. Ermenistan Taşnak Partisi'nin siyasi ajandası doğrultusunda yayın yapan Zoryan Enstitüsü tarafından desteklenmekte.

Geçen gün o da “Çok önemli gelişmeler oluyor” diyerek bir paylaşım yaptı ve yazdıklarını İBRAHİM HALİL isimli bir “Kürt siyasetçi” nin verdiği bilgilere dayandırdı. İbrahim Halil bu açıklamayı “Yorum değil, bilgi olarak veriyorum” diyerek kamuoyu ile paylaştı.

Onun söylediklerinden aktardığı notlar ise şöyle:

1-Abdullah Öcalan serbest bırakılıyor. Muhtemel tarih: Nevroz - Mart 2025

2-Öcalan, ‘silahlı mücadelenin bittiğini ve PKK’yı tasfiye ettiğini’ açıklayacak!

3-Öcalan'a, ‘siyaset yasağı’ gelecek ve Erbil’e yerleşecek!

4-PKK üst düzey 88 yöneticisi Türkiye’ye giremeyecek (girme izni yok); 34 kişi Öcalan ile Erbil’de kalabilecek; diğerleri Norveç veya Yunanistan’a sığınabilecekler! Geriye kalanlar pişmanlık yasasından yararlanabilecek ve Türkiye’ye dönebilecekler!

ROJAVA KÜRTLERİ ÖSO İLE BİRLEŞİP TÜRKİYE DENETİMİNE GİRECEK

5-Hapiste olanlar için cezalarda indirimler yapılacak ve cezalarını tamamlayanlar çıkabilecekler!

6-Belediyelerde Kürtçe ve Türkçe iki dil kullanılacak!

7-Güçlendirilmiş yerel yönetim ilkesi kabul ediliyor!

8-Okullarda 8’inci sınıfa kadar Kürtçe öğretilecek

9-PKK, Rojava resmi olarak Türkiye tarafından tanınsın, demiş. Türkiye ise Mazlum Kobani görevden alınsın, demiş. Yeni bir isim önerisi var, fakat yıpratmamak için isim açıklanmadı.

10-Rojava Kürtleri Türkiye’ye bağlı Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile bir araya gelecek ve Türkiye’nin denetimine girecekler. Amaç, Rojava’nın ABD denetiminden kurtarılması…

Kısaca yukarıda size aktardıklarım göstermekte ki çok hızlı bir değişimin arifesindeyiz.

İddialar muhtelif, ne kadarı gerçek müphem. Ama altı sanıldığı kadar da boş değil.

Özellikle Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesinden sonra dengelerin çok farklı biçimde değişeceğini şimdiden söyleyebiliriz.