Öldürülen minik Leyla'nın davasında sona gelindi!

Ağrı'da kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in ölümüne ilişkin, 1'i tutuklu 7 sanıklı davada cuma günü karar verilmesi bekleniyor.

Öldürülen minik Leyla'nın davasında sona gelindi!

Cumhuriyet Savcısı mahkemeye sunduğu mütalaada, tutuklu yargılanan amca Yusuf Aydemir (43) ile akrabaları Mehmet Ali Aydemir (33) ve köylüleri Besim Dursun'un (48) fikir ve eylem birliği içerisinde Leyla'yı öldürdüklerinin anlaşıldığını belirterek, ağırlaştırılmış müebbet ile 14'er yıla kadar hapis cezası verilmesini istedi. Tutuksuz sanıklar Ayşe Artam (38) ve Yıldırım Artam (41) hakkında cinayete ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna yardımdan 29 yıl 4'er aya kadar hapis cezası talep eden savcı, amca Musa Aydemir (29) ile Besim Dursun'un eşi Hatun Dursun'un (56) ise beraatını talep etti.  

  Kent merkezinde yaşayan Şükran- Nihat Aydemir çiftinin 7 çocuğundan 6'ncısı olan Leyla Aydemir, Ramazan Bayramı dolayısıyla geldikleri dedesinin yaşadığı Bezirhane köyünde, 15 Haziran 2018 tarihinde kayboldu.

Tüm Türkiye'nin bulunması için seferber olduğu Leyla'nın 18 gün sonra, köye 3 kilometre uzaklıktaki Kurudere mevkiisinde cansız bedeni bulundu. Su içinde bulunan küçük kızın babası Nihat Aydemir'in kuzeni Mehmet Ali Aydemir (33), 18 Temmuz günü 'kasten öldürme' suçundan tutuklandı. 
 
Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Mehmet Ali Aydemir'in de aralarında olduğu 7 sanık hakkında çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet, iştirak halinde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan da 14'er yıla kadar hapis cezası istemiyle 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne dava açıldı.

 Davanın 20 Eylül 2019 günü görülen ilk duruşmasında, baba Nihat Aydemir sanıklardan şikayetçi olmadı. Anne Şükran Aydemir ise şikayetçi oldu. Mahkeme heyeti, Leyla'nın amcası Yusuf Aydemir'i 'suçu işlediğine yönelik somut deliller bulunduğu ve dinlenilmeyen tanıklar üzerinde baskı kurma ihtimali olduğu' gerekçesiyle tutukladı. 19 Aralık 2019 günü, dosya üzerinden yapılan tutukluluk değerlendirmesinde ise Mehmet Ali Aydemir, 'mevcut delil durumu ile tutuklulukta geçen süre ve dosyanın geldiği aşama' dikkate alınarak, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 

Cumhuriyet savcısının 17 Haziran'da mahkemeye sunduğu mütalaada, müştekilerin yargılama aşamasında şikayetlerinden vazgeçtikleri ancak söz konusu suçun şikayete bağlı olmadığınu vurguladı. Mütalaada, Yusuf Aydemir, Mehmet Ali Aydemir ve Besim Dursun'un fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettikleri, üzerlerine atılı ve eylemlerine uyan 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme' suçlarını iştirak halinde işledikleri bildirildi.
 devamı aşağıda 


3 sanığın ağırlaştırılmış müebbet ve 4 yıldan 14'er yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi. Ayşe Artam ve Yıldırım Artam'ın da 'cinayete ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna yardım' suçlarından 29 yıl 4'er ay hapisle cezalandırılmalarını isteyen savcı, amca Musa Aydemir ve Hatun Dursun hakkında ise delil yetersizliğinden beraat kararı verilmesini talep etti. Cumhuriyet savcısı, tutuksuz sanıklar Mehmet Ali Aydemir, Besim Dursun, Ayşe Artam ve Yıldırım Artam'ın, hükümle birlikte tutuklanmalarına karar verilmesini de talep etti.


Mütalaa sonrası Ağrı 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde geçen 3 Temmuz'da görülen celsede dinlenmeyen tanıkların ifadeleri alındı. Amca Yusuf Aydemir'in tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme duruşmayı 2 Ekim'e erteledi. Cuma günü yapılacak olan duruşmaya, Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) Genel Başkanı Saadet Özkan, Başkan Yardımcısı Yücel Ceylan, dernek üyeleri, Erzurum ve Ağrı Barosu'ndan avukatlar da katılacak. Bu celse yapılacak duruşmada, karar verilmesi bekleniyor.