Öteki Cumhurbaşkanı adayları

Arabayla kırmızı ışıkta durdum. 

Hemen yanıma yanaşan taksici beni tanımış olacak ki cama yapıştı.

Tek hamlede camı açtı. Belli ki bir şey söyleyecek.

Ben de camı aralamıştım ki… Sesi yankılandı.

"Gürkan Abiii… Kim olacak aday?"

İki elimi yana açarak Allah bilir işareti yaptım. Yeşil ışık yandı. Halen hareket etmiyor.

"Abi Allah aşkına söyle sen bilirsin. Kim olacak?"

***

Bir başka gün.

Ocak başında bir şeyler yiyoruz. 

Tuvalete kalktım.

Pisuvarın önündeyim. Hemen yanımdaki pisuvara orta yaşta bir adam geldi. 

Tanıdı haliyle… 

Şöyle kendinden emin edayla sordu. 

"Üstadım siz bilirsiniz kimi aday yapacak bunlar?"

Nezaketen hafif gülümser gibi yaptım.

Ama halen ısrarını sürdürüyor.

"Gene Ekmeleddin vakası yaşamayalım da?"

Dostum istersen bu halde konuşmayalım bu konuyu…? Ne dersin?

***

Arabada… Kırmızı ışıkta… Tuvalette… Çarşıda… Lokantada…

Herkesin peşinde olduğun tek soru var. 

Aday kim olacak? 

Başka bir gündem yok. Başka bir konu yok.

Aday kim? 

***

Farklı bir cevap verseniz o da kesmiyor ahaliyi. Aklındaki cevabı istiyor.

Mansur mu? Ekrem mi?

Bir üçüncü ismi duymaya tahammülü yok.

Ya da memnun olmuyor.

Yüzü düşüyor. 

***

Nöro marketing kuralıdır.

Tüketiciyi dualiteye sokacaksın.

Yani ikili tercihe…

Bu mu, bu mu?

Coca Cola mı, Pepsi Cola mı?

Hayır, ben meyve suyu istiyorum.

Iııhh… Olmaz… Cola mı, Pepsi mi?

Seçmen de tıpkı tüketici refleksiyle hareket ediyormuş.

Nöropolitik…

Bu mu, bu mu?

Demirel mi, Ecevit mi?

Amerika’da…

Demokratlar mı, Cumhuriyetçiler mi?

***

Neyse…

Biz nöropolitikten biraz ayrılalım.

Sahi… Başka Cumhurbaşkanı adayı kimler var?

Ben bir ara 80 kişiyi saymıştım tek tek.

Önemli bir kısmını buraya listeleyelim mi?

Altılı masanın liderleri zaten potansiyel aday… Onları yazdık bir kenara…

Selahattin Demirtaş siyasi yasaklı olduğu için aday olamıyor. Onu da bir kenara yazalım.

Başka kimler var?

Abdullah Gül’ü bambaşka bir yere yazmak lazım. Bana kalırsa halen en güçlü aday o…

Bir başka güçlü aday ismi hiç adaylıktan düşmeyen CHP’li İlhan Kesici var.

2018’de de adı en çok konuşulan isimlerdendi. 

Abdüllatif Şener var.

CHP’de gönlünden geçiren çok isim var bence…

Levent Gök… Murat Karayalçın…

Bir de kendilerinin bile haberi olmayan adaylar var.

Mesela Muhtar Kent… Coca Cola’nın eski CEO’su… Her seçim gündeme gelir. Ama haberi olduğunu çok sanmıyorum. 

Hocaları atlamayalım…

Prof. Dr. Özgür Demirtaş… "Adaylığı düşünüyorum" demedi. Ama çıkışları, siyasete olan ilgisi ve ahalideki karşılığı aklına şeytanı sokuyordur.

Prof. Dr. Ersan Şen. Ekranların rating makinası Ersan Hocam. Önce bizim Taksim Meydanı’nda "Düşünüyorum neden olmasın" dedi. Sonra, "En uygun aday Mansur Yavaş’tır" diyerek rotayı çevirdi.

Aziz Sancar… Hiç düşündüğünü sanmıyorum.

Sinan Ogan… Eski MHP’li Ogan bizim yayında açıkladı, "Ben adayım" dedi.

Şimdilerde ekranlarda yok… Çünkü kendi medyasını kurdu.

Avukat Ömer Lütfü Avşar… O da aday…

E bizim Serdar Hoca’yı atlamayalım. Doktor Serdar Savaş otobüsle tüm yurdu geziyor. "Birleştirici adayım" diyor.

Liyakat olarak on numara ama yaş olarak fazla olur…

Hocaların Hocası Korkut Boratav var. Merdan Yanardağ onu aday göstermişti. Ama sanırım Merdan Abi, Hoca'nın 1930 doğumlu olduğunu göz ardı etti. Boratav Hoca 92 yaşında…

***

Say say bitmez…

Kendini adaylığa hazırlayanlar…

Aday olmayı bekleyenler…

İstemem ama yan cebime koy diyenler…

Yurt dışında kendi dünyasını kurup hiiiç ilgilenmeyenler… 

Hepsi var… 

***

Yazıyı tamamlarken bir de internete bakayım dedim. Atladığım çarpıcı bir isim var mı diye.

Wikipedia bu konuda bir başlık açmış.

2023 cumhurbaşkanlığı seçimi…

İlk sırada adaylığını açıklayanlar var.

İkinci sırada olası adaylar var. Yukarıdaki isimlerin pek çoğu orada da var. Atlamış olmayayım. Ama MSB Hulusi Akar ile mesela eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç da olası adaylar arasında yazılmış.

Tam sayfadan çıkıyordum ki...

En altta tek satırlık bir bölüm daha açılmış. Son anda fark ettim.

Aday olmayı reddedenler…

1- Devlet Bahçeli…

2- Meral Akşener… 

Türk siyasetini domine eden bu iki ismi görünce oyuncuya değil, teknik direktöre bakmak gerektiğini bir kez daha anladım.

Gülümseyerek kahvemi yudumladım…