Sayılar düşmezse zorlayıcı kısıtlamalar gelebilir

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüs tedavisi, ilacının ruhsatı ve test fiyatları hakkındaki iddiaları yanıtlayarak, önlemlerin rakamları düşürmemesi halinde zorlayıcı kısıtlamaların gelebileceğini duyurdu.

Sayılar düşmezse zorlayıcı kısıtlamalar gelebilir

Özel hastanelerde koronavirüs testlerinden ücret alınması ve vatandaşın her hastanede farklı ücrete tabi tutulması tartışmaları devam ediyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, özel hastanelerdeki bu eşitsizlik durumu için aldıkları önlemlerle, yapılan kısıtlamalarla ve koronavirüs tedavisinde kullanılan ilaçla ilgili ruhsat iddiaları hakkında köşe yazarı Fatih Altaylı'yı bizzat cep telefonundan arayarak açıklamalarda bulundu.

Özel hastanelerin koronavirüs testlerinde farklı fiyat politikaları gütmesi nedeniyle tartışmalar devam ediyor. Devlet hastanelerindeki yoğunluk ve belirti taşımayan temaslıların test yaptırma zorluğu nedeniyle tercih ettikleri özel hastaneler PCR testi olarak bilinen Kovid-19 testi için farklı ücret talep ediyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yaptığı açıklamada, muhalefetten gelen eleştirilere de açıklamada bulundu.

“Fatih Bey, muhalefet partisinden milletvekili arkadaşımız bana hatalı bir suçlama yöneltti. Ben özel hastanelerde 250 TL’den pahalı PCR testi yok demedim. Onun bana ithamı kurucusu olduğum hastanelerde 250 TL’den daha pahalı test yapıldığı yolundaydı. Ben kendi hastanelerimin fiyatı için konuştum. O ise bunu sanki bütün hastaneler için söylemişim gibi beni suçladı. Siz de 500 TL’ye yaptırdım dediniz” dedi. açıklamasına ithafen Altaylı'nın elinde Koca'ya ait hastanelerde iki farklı test için iki farklı ücret alındığına dair makbuzlar olduğunu iler sürmesi üzerine Bakan Koca, bu ücretlerin yüksek olanıda muayene ücreti eklentisi olduğunu ve kontrol ettireceğini ifade etti.

250 TL'ye sabitlendi

Koronavirüs testlerinde alınan farklı test fiyatları tartışmasıyla özel hastanelerde PCR test ücretleri tavan fiyatları 250 TL'ye sabitlendi. Bakan Koca, para iadesi de şart koşulduğunu belirterek, özel hastanelerin daha yüksek ücret talebinde ilk şikayette uyarı, ikinci şikayette ise test lisansının iptali ile cezalandırma yapılacağını duyurdu.

"Koronavirüs ilacı lisansını 3 şirkete verdik"

Koca, özel sektör usulüne uyulduğunu belirttiği koronavirüs tedavisinde kullanılan ilaç olan Favipiravir ve benzerlerinin üretimi ile ilgili tekel oluşmasın diye 3 ayrı firmaya ruhsat verildiğini açıkladı. Koca "İlgili firma yani bizim üniversitedeki öğretim üyesinin de bağlantılı olduğu firma bu ilaç için 140 dolar diyordu. Oysa ben bu ilacın maliyetini biliyorum. 10 dolar. Firma bize en son 350 TL dedi. Bunu da çok bulduk. Çok firmaya lisans verdik ve şimdi bu ilacı biz 14 dolardan alıyoruz. Tüm sektör burada adil davrandığımızı hatta hak sahibinin biraz da hakkını yediğimizi ama bunun da Türkiye’ye yarar sağladığını biliyor herkes. Bu meseleyle ilgili olarak da aynı gün Daire Başkanı’nı görevden aldım. Kurucusu olduğum sağlık grubuna da asla bir ayrıcalık yapmadım. Herkese ne yapıyorsak aynısını yapıyoruz. Hatta daha da dikkatliyiz." dedi.

Her biri 3 kişiden oluşan 14 bin filyasyon ekibinin yani toplamda 42 bin kişinin sahada tarama yaptığını belirten Bakan Koca, ara sıra aksaklıklar olsa da özverili çalışmalarından ötürü filyasyon ekiplerine teşekkür etti.

Tablolardaki sayılar neden değişti?

Altaylı'nın Temmuz ayında vaka ve test sayısı ayrıştırılarak rakamlara güvenin neden düştüğünü sorduğunda Koca şöyle yanıtladı: “Yazla beraber pandemideki sayılar düşmeye başlayınca Avrupa filyasyonu ve tarama testlerini durdurdu. Sadece hastanelere başvuran hastalara test yapmaya başladı. Buna bağlı olarak sayılar düştü. Bunun üzerine biz de uyum sağlamak için vaka ve hasta ayrımına gittik. Çünkü biz filyasyonu ve tarama testlerini durdurmadık. Onlar solunum sıkıntısı olmayana test yapmazken, biz tarama yapıyorduk ve asemptom hastaları da sayıyorduk. AB 3. basamaktaki hastaları açıklarken, biz 1 ve 2. basamağı da açıklıyorduk. Baktık ki bu doğru bir parametre olmuyor DSÖ’nün “Critical ve Severe” yani kritik ve ciddi hasta tanımlarına uygun açıklayalım dedik.Çünkü hasta sayısına oranla ağır hasta ve vefat çok fazla görünüyor ve sanki biz tedavide başarısızmışız gibi bir sonuç çıkıyor. Oysa böyle bir şey yok. Bakın vefat sayımız yüzde 1’in altında aslında. Tedbir almak için evde yatan pozitif sayısını bilmek mi önemli yoksa ölen sayısını, ağır hasta sayısını bilmek mi önemli. Onu hiç az söylemedik.”

İstanbul'da üçüncü pik geliyor!

Yaz sonunda önce Batman, Antep, Urfa'nın patlama yaptığını ifade eden Bakan Koca, ardından Ankara'nın 2. pikini, şu an ise İstanbul'un 3. pikini yaptığını söyledi. Önlemler konusunda da yorum yapan Kocai "Önlemler yeterli mi? Bu zor bir durum aslında. Bir gönülden geçen önlem vardır bir de alınabilecek. Bu tüm dünyanın sorunu. Tüm sistem düşünülerek önlem alınıyor. Biz öneriyoruz. Konuşuluyor. Belirleniyor. Sayın Cumhurbaşkanı’nın önlemleri bizzat açıklaması ve önlem paketi olması şu açıdan iyi, farkındalığı arttırıyor ve ciddiyeti herkese hatırlatıyor. Bu iş ciddi, şakası yok mesajı en iyi böyle veriliyor. Daha fazlası olabilir miydi? Olabilirdi. Mesela ben kendi adıma hafta sonu biraz daha sert bir önlem isterdim. Ama bu da halka yeterince mesaj verdi. Rakamların bu önlemlerle düşüşünü göreceğiz." dedi ve ekledi;

"Tam kapanma o kadar etkili olmayabiliyor her zaman ama şunu çok net söyleyeyim. Bu önlemler işe yaramaz ise hala tedbirlere uymakta sıkıntı çıkaran olur ise ve sayılar beklediğimiz, dilediğimiz oranda düşmez ise emin olun daha zorlayıcı kısıtlamalar da getireceğiz. Tam kapanma mı olur, şehirlerarası seyahat kısıtlaması mı olur, gece sokağa çıkma yasağı mı olur, buna karar veririz. Ama her şey sayılara bağlı. Düşerse yasaklar azalır. Düşmezse artar”