Sahte icra takibi
Sosyal medya uygulamaları içerisinde akışta gelen reklamlar vesilesiyle hiç bilmediğimiz internet sitelerine yönlendirilebilmekteyiz.
İnternet üzerinden yapılan alışveriş sonrasında bir gün tanımadığınız bir numaradan ödeme yapmadığınıza dair aranabilmekte, icra tehdidi ile karşı karşıya kalınabilmektedir. Son dönemde artan yeni dolandırıcılık yönteminin ne olduğu, böyle bir durumla karşılaşılması halinde ne yapılması gerektiği ve bu kişilerden korunabilmek için neler yapılması gerektiğini anlatan yazımızı gelin birlikte inceleyelim.
Sağlık ürünü/Kargo iade bedeli/Fatura Dolandırıcılığı
Vatandaşlar; teknolojinin getirmiş olduğu nimetler ile zaman tasarrufu, erişim kolaylığı, fiyat muhakemesi yapabilmesini sağlarken; bir yandan da aldatarak haksız kazanç sağlamaya çalışan kötü niyetli kişilerin de hedefi olabilmektedir. Bu durumu meslek edinen kişiler ilk olarak kendilerini sözde avukat, şirket yetkilisi ya da memur olarak tanıtarak adını dahi duymadığınız bir firmadan “sağlık ürünleri” aldığınız, “kargonuzun iade” olduğu yahut “faturanın ödenmediği” şeklinde akla gelmeyecek enteresan gerekçelerle vatandaşı aramakta yahut ödeme vasıtalarına doğrudan yönlendiren mesajlar göndermektedir.
Bu gibi durumlar karşısında şüpheli görülen işlemler nazarında herhangi bir ödeme yapılmamalı ve kredi kartı bilgisi kesinlikle paylaşılmamalıdır.
Haciz Tehdidi
Sizinle iletişime geçen dolandırıcılar kendilerine ödeme yapılmaması halinde icra takibi başlatılacağı ancak ücretin yarısını belirttikleri banka hesabına göndermeleri halinde konuyu mahkemeye taşımadan çözebilecekleri yönünde telkinlerle kişiyi dolandırmaya çalışmaktadır.
Bu dolandırıcılar vatandaşın alın teriyle kazandığı parayı adeta icra tehdidiyle korkutarak elinden almaya çalışmaktadır. Hatta dolandırıcılar sadece telefonda korkutmakla kalmayıp kendilerinin hazırladığı ancak sözde icra dairesince hazırlanmış olan ödeme emrini vatandaşa göndermekte ve parayı belirtilen banka hesabına göndermemesi halinde malvarlığı üzerine haciz koymakla tehdit etmektedirler.
Tuzağa Düşmeyin!
Belirtmekte fayda var ki hiçbir avukat, müvekkilinin hak ve alacağı için borcun tahsilini gayri resmi yollardan yapmaz. Bu yüzden sizi arayan kimsenin gerçek bir avukat olup olmadığını baroya sorarak öğrenebilir, dolandırıcıların paylaştığı hesap numaralarının bambaşka kişi ve şirketler üzerine kayıtlı olduğunu kolayca anlayabilirsiniz. Tarafınıza resmi yollardan ulaşmayan bir borcun sözde alacaklısını dikkate almayın ve dolandırıcıların sizi telefonda ikna etmelerine müsaade etmeyin.
İcra Takibi Yapma Yetkisi
Kanunlarımıza göre özel hukuk kişileri arasındaki alacak borç ilişkisinin talep edilebileceği tek yer icra daireleridir. İcra dairesinden başka hiçbir kişi/kurum borçlu hakkında düzenlenen takip talebini kabul edemez ve borçluya ödeme emri gönderemez. Bu bağlamda icra dairesinden başka hiçbir yerin sizin hakkınızda takip yapma ve kesinleşen bir icra takibi sonrasında malvarlığınıza haciz koyma yetkisi bulunmamaktadır. Telefonda kendisini sözde avukat, şirket yetkilisi yahut memur olarak tanıtan kimselere itibar edilmemesi gerekmektedir.
Başlatılan İcra Takibi E- Devlette
Daha önce hiç alışveriş yapmadığınız, alacaklısını tanımadığınız kişi/kurumların sizle telefon üzerinden iletişim kurması yahut size mesaj, e-mail göndermesi hatta tebliğe benzer birtakım evrakları teslim etmeye çalışan kişilerin tarafınızca tespit edilmesi halinde hiç vakit kaybetmeden en yakın polis merkezine ya da Cumhuriyet Savcılığına giderek suç duyurusunda bulunmalısınız.
Unutmayın ki hakkınızda gerçekten bir icra takibi başlatılmış ise e-devlet sistemi üzerinden (https://vatandas.uyap.gov.tr/main/vatandas/giris) başlatılan icra takibini görebilir ve takibe ilişkin tüm bilgileri bu sistem üzerinden kolaylıkla kontrol edebilirsiniz.
Derhal Bulunduğunuz Cumhuriyet Savcılığına Başvurunuz
Böyle bir durumun başınıza gelmesi halinde kendisini sözde avukat yahut şirket yetkilisi olarak tanıtarak sizden maddi yarar sağlamaya çalışan kişiler hakkında durumu derhal bulunduğunuz yer Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunarak bildirmeniz gerekmektedir. Aksi halde mağduriyetiniz bir kat artarak telafisi mümkün olmayan zararlarla karşı karşıya kalabilirsiniz.