Sayın Meral Akşener, Devlet Bahçeli’ye güvenin
Değerli dostlar, değerli okuyucular uzun süredir yazılar yazıyorum, tespitlerde bulunuyorum. Çok az yanıldım, tespitlerimin çoğunda haklı çıktım. Akıl süzgecinden geçirmediğim, analiz etmediğim hiçbir iddiada bulunmadım.
Malumunuz üzere son seçim sürecinden önce başlamak üzere uzun zamandır Sayın Meral Akşener’in Cumhur İttifakı saflarına katılması gerektiğini savunuyorum.
Bu bir temenni değil, merkez sağa yerleşmek isteyen İYİ Parti için bir durum tespitidir.
Her zaman söyledim, İYİ Parti, 7’li Masa’dan uzaklaşır, Cumhur İttifakı’nda yer alırsa birkaç puan kaybedebilir ama karşılığında 7-8 puan kazanır.
CHP’nin şantajcı siyaseti, İYİ Parti’yi yıldırmamalı, emin adımlarla Cumhur İttifakı’na doğru yol almalıdır!
CHP’li yazarları, TV’deki yorumcularını dikkatle takip ediyorum. Hepsi tek ses olmuş, “Bizimle ittifak yapmazsanız oylarınız düşer, hezimet yaşarsınız” diyorlar.
Gerekçe olarak İYİ Parti’nin son dönemdeki siyasetini öne sürüyorlar. İYİ Parti’deki istifaları ise tabiri caizse sevinçle karşılıyorlar.
İYİ Parti’ye tepeden bir bakış sergiliyor, “Varlığınızı bize borçlusunuz” diyorlar!
İşte burada itirazım var!
Sayın Meral Akşener, MHP’de siyaset yapmıştır. Bu ülkede İçişleri Bakanlığı yapmış, aynı zamanda partisinde geçmişte ülkücü hareketten yetişmiş siyasetçiler de var. Kendi ayakları üzerinde durabilirler. CHP’ye hiçbir şekilde mahkûm değildir.
Ayrıca hükümete yakın olduğunu iddia eden bazı gazeteciler ve yazalar da Sayın Akşener Cumhur İttifakı’na katılmasın diye adeta mücadele ediyor!
FETÖ imaları ile partinin tamamını dışlıyor, Sayın Erdoğan ve Sayın Bahçeli adına kararlar veriyorlar!
Son derece yanlış buluyorum ve tekrar ediyorum, Sayın Meral Akşener’in yeri Sayın Devlet Bahçeli’nin yanıdır.
Bugüne kadar ne TV’de ne de yazılarımda Sayın Akşener’i ve partisini rencide edecek bir dil kullanmadım, kullanmayacağım.
Sayın Meral Akşener’e sesleniyorum, siz sağdan gelmiş bir siyasetçisiniz. MHP’de siyaset yaptınız. Sayın Bahçeli size zamanında çok önemli görevler verdi. Sizin uygun olduğunuz yer Sayın Bahçeli ve Sayın Erdoğan’ın olduğu yerdir.
Eğer Sayın Bahçeli’nin geçmişteki davetlerine bugün icabet ederseniz yerel seçimlerde de göreceksiniz oylarınız artacak ve daha güçlü olacaksınız.
Millî meselelerde Sayın Erdoğan ve Sayın Bahçeli ile beraber karar verecek, ülke yönetiminde söz sahibi olacak ve katkı sağlayacaksınız.
Son kongrede CHP’nin mağlup Genel Başkanı ve onun uzantısı sözde yeni Genel Başkanı’nın, Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’ya selam gönderdiği zihniyet ile aynı safta olamazsınız!
Mitinglerinizde sözüm ona HDP’li seçmenler, “Biji Serok Apo” naraları atamamalı. PKK’nın siyasi uzantısı HDP, teröristin kravat takmış ve Meclis’e girmiş hali olan milletvekilleri ile aynı safta olamazsınız!
Yakışmıyor, yakıştıramıyoruz size!
Bir inat ile kendinizi ve partinizi zora sokmayın. Halkımızın büyük çoğunluğu sizi MHP ve AK Parti ile yan yana görmek istiyor.
Daha önceki yazılarımda ve TV programlarında size Ekrem İmamoğlu’na gereksiz ve abartılı iltifatlarınız var demiştim. Bu kadar ön plana çıkartmayın demiştim. Zannediyorum bu konuda artık hak veriyorsunuz bu iddialara. İmamoğlu ne Fatih ne kahraman ne de mührü elinde Süleyman’dır. İmamoğlu kendisini var eden, İstanbul Belediye Başkan adayı gösteren Genel Başkanı’nı her fırsatta sırtından hançerleyen fırsatçı bir karakterdir!
AK Parti, 2019 belediye seçimlerini değişim taleplerine direnerek İmamoğlu’na kendi eliyle altın tepside sunmuştur.
Sizin ne işiniz var böyle adamlarla Sayın Akşener?
Gereksiz bir inat içindesiniz.
Bazen bir adım geri atmak, insanı iki adım ileriye taşır!
Ben iddia ediyorum, Cumhur İttifakı içinde olmanız ittifakın gücüne güç katacaktır. Muhteşem üçlü olarak ülke siyasetinde ve dış siyasette gücümüze güç katacaksınız.
Sayın Akşener ve partisi ile ilgili sözü daha fazla uzatmayacağım.
Bir paragraf da Ömer Faruk Gergerlioğlu’na açayım.
Gergerlioğlu, Sayın Devlet Bahçeli’ye “Haddini bil” demişsin ya, haddini sen bileceksin! Sayın Devlet Bahçeli adını söylerken dili sürçmüş!
Sayın Bahçeli, senin gibi PKK’nın siyasi uzantısı bir partinin sözde vekillerinin adını anmaya alışkın olmadığı ve tenezzül etmediği için dili sürçmüştür!
Hâlbuki adını anmasına bile gerek yoktu. PKK’nın siyasi uzantısının vekili, PKK’ya terör örgütü diyemeyen zat deseydi biz anlardık senden bahsettiğini!
Senin gibi PKK’ya tek bir laf edemeyenlere Sayın Bahçeli gayet güzel haddini bildiriyor!
Bakalım Mevla neyler, neylerse güzel eyler.
Allah vatana, millete zeval vermesin.
Vesselam…